Kilis'in Polateli ilçesine bağlı Belenözü köyünde en küçük oğluyla yaşamını sürdüren Ahmet Kılınç, 1949 yılının son aylarında vatani görevini yapmak üzere Ankara Sarıkışla'daki birliğine katıldıktan bir yıl sonra Birleşmiş Milletlerin çağrısıyla 25 Temmuz 1950'de Bakanlar Kurulunun Güney Kore'ye kuvvet gönderme kararı doğrultusunda Genelkurmay Başkanlığınca görevlendirilerek, Kore Savaşı'na gönderildi. Kore'de kahramanca mücadele ettiği muharebeleri aradan geçen yıllara rağmen unutamayan Kılınç, görevini başarıyla yerine getirmenin gururunu yaşıyor.Kore Gazisi Ahmet Kılınç, tebliğin ardından Ankara'daki birliğinden trenle Hatay'ın İskenderun ilçesine geldiklerini anlattı. Buradan vapurla 23 günlük seyahatle Kore'ye vardıklarını ifade eden Kılınç, "Kore'ye vardığımızda bizi Çin sınırına götürdüler. On binlerce araç vardı. Araçlardan indik, Mançurya bölgesinde dağa çıktık. Sabah ve öğle yemeği yememiştik. Bir asker, aracın üzerine çıkıp bir şeyler alıyordu. Ben de aracın üzerine çıkıp 5 tane ekmek alarak arkadaşlarla yedik." dedi.SİLAH TAKIMINDA GÖREV YAPIYORDUKılınç, cephede silah takımında görev yaptığını ifade ederek, şunları kaydetti: "Cepheye askerleri taşıyan Amerika askeri aracı yolda bozulmuş, Çin ordusu bizim silah arkadaşlarımızdan 44 kişiyi o gece orada basmıştı. 44 kişiden geriye 3 kişi kaldı. Cepheye gittik, karşıdan Çin askeri üzerimize doğru geliyordu. Arkamızda Amerika kolordusu vardı. Topçular ateş ediyordu, adamların gövdesi havaya savruluyordu ama asker sanki yine aynı kalabalıkta üstümüze geliyordu. Düşmana karşı makinalı tüfekler, tanklar, ağır makineler çalışıyordu. Onlarda mevzi alma yok, biz hemen mevzi alıyorduk. Birinci havancıydım, hemen havanı kurduk ve ateş etmeye başlayarak düşmanı uzaklaştırmaya çalıştık." AA