Gaziantep'te yaşamak artık eskisi gibi insanı keyiflendirmiyor. Her ne kadar kent sosyal yönden gelişim gösterse de, en büyük sorun ulaşım ve trafik olunca, insanlar keyif almaktan çok canından beziyor. Hele gürültü tam bela. Sabahı gece yarısı yok, bu kadar başıboş bırakılan bir kentte haliyle sorumsuz insanlarda özgürce her istediğini yapabiliyor. Maalesef kentte sorunları çözmekle mükellef olanlar, vatandaşın birebir çektiği sıkıntıları bilmiyor. Bilenler de umursamıyor. Hatta küçümsüyor. Hal böyle olunca, Gaziantep'i yönetenler ve temsil edenler ile yaşayan halk arasında görüş ve düşünce olarak inanılmaz bir uçurum oluşuyor.
Şunu net bir şekilde görmeliyiz. Bir kere Gaziantep merkezde iyice sıkıştırıldı. Nefes alamaz duruma getirildi. Sayın Asım Güzelbey'in projelerde yeni alanlar yaratma yerine kolaycılığa kaçması, her şeyi hazır üzerine inşa etmesi, kentin ulaşımı dahil, yaya ve araç trafiğini içinden çıkılmaz hale dönüştürdü. Tramvay macerasının yeni versiyonu İbrahimli'de zaten yetersiz olan mevcut cadde ve yollara birde tren raylarını eklemesi, bu bölgeyi perişan etti. Ara yollardaki düzensizlikler, şehir planlamasındaki keyfiyete dayalı başıbozukluklar Tramvay inşaatı yüzünden iyice su yüzüne çıktı. Ne yapılır ne edilir bilemiyorum. Ama kentte yaşayanlar ile kenti yönetenlerin arasındaki görüş ve düşünce uçurumunun gittikçe büyümesi, herkesi endişelendirmektedir.
SURİYELİLERLE NÜFUSUMUZ 2 MİLYON OLMUŞTUR
Sıkıştırılan ve nefes alamayacak duruma getirilen şehrin nüfusu bence Suriyeliler ile birlikte 2 milyonu bulmuştur. İster geçici, ister kalıcı, artık bu kentin Suriyeli gerçeğini kimse yok sayamaz. Bundan sonra gelecekleri de unutmayın sakın. Maalesef her konuda olduğu gibi, Gaziantep Suriyeler konusunda da plansız yakalandı. Çadır veya Konteynır kentler ile sınırlandırılabilseydi bu Suriyeli akını, kentte bu kadar kargaşa yaşanmayabilirdi. Ama atı alan üsküdarı geçti demek yerinde olacaktır.
KENT KONSEYİ GENEL KURUL YAPMALIYDI
Suriye konusunda gerçekten çok yararlı olabileceğini düşündüğüm genel kurul önerisinin Kent Konseyi'nce askıya alınmasına şaşırdığımı söylemeliyim. Çok sayıdaki Akademik Meslek Odaları'ndan oluşan GAMOP'un Kent Konseyine yaptığı genel kurul çağrısının yerine getirilmeyişi de tartışma yaratmaktadır. Kendim de içinde bulunduğum Kent Konseyi'nin şehrin en önemli sorunu konusunda genel kurul çağrısına uymayışı eleştiri konusu olmaktadır. Bu yönde açıklanan rapor, asıl sorunun çözüm yollarını bir kenara itmek manasına gelmektedir. Kentin önemli sorunlarının birinci adresi olan Kent Konseyi'nde tartışılması ve çözüme ulaştırılması gerekmektedir. Çünkü Kent Konseyi bunun için vardır. Aynı durum geçen yıl Gaziantepspor için çalışma grubu arkadaşlarımızın hazırladığı rapor içinde yaşanmıştır. 15 temsilcinin hazırladığı rapor, eğer genel kurula götürülmüş olunsaydı, kimbilir belki de şimdi Gaziantepspor bu durumlarda olmayacaktı. Burada itiraf etmek isterim ki, Gaziantep'in önemli meselelerinde çözüm yolları üretme ve sorunlarını masaya yatırma konusunda, Kent Konseyimizin Başkanı Sayın Yavuz Coşkun idare-i maslahatçılık yapmaktadır. Haliyle Spor Çalışma Grubu Başkanlığı'nı yapmış olduğum konseyde ben dahil gece gündüz mesai harcayan dostlarımızın hızı kesilmektedir. Sürekli birlikte olduğumuz Yavuz Hocamızın bu gözlemimi sağlıklı ve objektif biçimde değerlendireceğini umuyorum.
SÖZ OKURLARIMIZIN
Son dönemlerde inanılmaz şikayetler almaya başladık. Mail gönderen, yorum yapan, faks çeken, telefon açan vatandaşların şikayetleri bitmiyor. Galiba tek başvuracak mercii biz kaldığımızdan arayan arayana. Bu duruma elbette duyarsız kalamayız. Katılırsınız katılmazsınız ama öneriler kadar şikayetlere bu gazete açıktır.
KIŞ GELİYOR KALE ÇÖKEBİLİR
Sayın Özekşi; Gaziantep kalesiyle ilgili olarak daha önce haber yapmıştınız. En çok üzerinde duran da sizsiniz ama o günden bu güne kadar Kaleye hiçbir müdahalede bulunulmamıştır. Kalan kısmı da en ufak bi yağmur yağmasında çökecek gibi duruyor. Bunu valimiz, belediye başkanımız görmüyor sanki. Ancak sizin yaptığınız haberler ses getiriyor ve ilgileniliyor. Biz kalenin etrafında oturanlar bunun farkındayız. Galiba Asım Güzelbey nasılsa belediye başkanı olmayacağım diye bu işlerden elini çekti. Ama valimiz ve bürokratlarımızın da hiçbir girişimi yok. Lütfen bu konuyu da gündeme getiriniz saygılar... Ahmet Yılmaz
BİR ÖĞRENCİ VELİSİ VE EĞİTİMİN DURUMU
Aslında bu mesajı Milli Eğitim Müdürü Sayın Ekrem Serin'e göndermiştim. Ama tekrar dönmedi. Hiç yapmazdı ama dönmedi işte.Haliyle bu sütunlara almak durumunda kaldım. Ben okurken başım döndü, Allah öğrenci velilerinin yardımcısı olsun ne diyeyim. Gelin birlikte okuyalım..
"Sayın Özekşi, aslında bu mesajımı milletvekillerine de gönderdim. Ama değişen bişey olmadı. Kızım Karataş'ta Dr. Sadık Ahmet ilköğretim okulu alt eğitim sınıfında okumakta iken 5. Sınıfa geçmesi ile ortaokul öğrencisi oldu. Fakat okulların açılalı 1 hafta olmasına rağmen hala alt eğitim sınıf olan okul belli olmadı. İlçe milli eğitimle yaptığım görüşmede orada görevli şef arkadaşımız kızımın kaydını Haziran ayında alınan kurul kararı gereğince Turgut Özal ortaokuluna yaptıracağımı söylüyor. Ancak valilik makamından öncelikle okulun teftiş edilmesi gerektiği ve Haziran ayından Bu yana teftiş için müfettiş beklendiğini söylüyor. Okul idaresi alt eğitim sınıfı açmak için yazı beklediğini söylüyor. İlçe milli eğitim müdürü alt eğitim sınıfını 1 hafta sonra Akkent Bölgesi'nde açılacak ortaokulda olacağını söylüyor. Şef arkadaşımız yeni okulda sınıf açılabilmesi için kurul kararı teftiş vs. Kısacası tüm prosedürlerin tekrar edilmesi gerektiğini belirtiyor. Sonuç olarak ben ve benim gibi diğer ailelerde mağdur durumda eğitime ihtiyacı olan çocuklarımızı okula gönderemiyoruz bu konuda yardımlarınızı bekliyoruz. İlginize şimdiden çok teşekkürler. ERKAN SERPİCİ
ADLİYE-BEYLERBEYİ YOLU TRAFİĞE UYGUN DEĞİL
Sayın Özekşi; Gaziantep'in sorunlarını ve az da olsa bazı güzellikleri yazdığınız için teşekkürler. Belediyemizin çıraklık döneminde yaptığı Adliye- Beylerbeyi yolu üzerindeki demiryolu geçidi kısmında her gün kaza olmaktadır. Bilmem size de hiç yansıdı mı. O bölgedeki bariyerler yırtık bohça gibi oldu. Maalesef yaptıkları şey, 30 km hız tabelası koymak! Birde orta refüje 50 cm yüksekliğinde beton perde yapmak oldu. Bu yolu projelendiren, bu yolu yapan ve bu yolu kesin kabul edip trafiğe açan ve bu yol trafiğe uygun değil demeyen kim ise, öbür dünyada ondan çoook hesap soran çıkacaktır. Yoldaki çöküntüleri de saymıyorum daha. Eyyy bu kenti yöneten çok deneyimli bilmiş ve ehil insanlar. Lütfen bu yola bir çözüm bulun resmen kavşak bir ölüm kavşağı konumundadır. Biraz vicdanınız sızlarsa lütfen orada inceleme yapınız. Korhan Antepli
ORGANİZE'DEN BİR GÖZLEM VE ÖNERİ
Ökkeş bey merhaba; size Başpınardan bir sıkıntıyı anlatmak istiyorum. Geçen yıl Dülükbaba- Başpınar arası çok güzel bir yol çalışması yapılmış ve yollarımız 3 şeride çıkmıştı. Ancak Başpınar girişinde (Sam köyü girişi) bulunan büfe ve simit fırınının önünden başlayarak yolda özellikle saat 08.00-09-30 arası çok ciddi kazalar atlatılıyor. Bu işyerlerinin önünde, alışveriş yapılmasından dolayı, bazen 1, bazen 2 sıra araçlar park ediyor. Bu işyerlerinin yoldan en az 10 metre geri çekilmesi ve önünde park yerinin olması lazım. ( Zaten bu işyerlerinin arkası boş arazi ve bu yapılar tek katlı kolaylıkla yıkılıp yeniden yapılabilinir.) Birde bu yolun az ilerisinde 3 şerit akan yol organizeye girmek için aniden sağa tek şeride girmek zorunda kalıyor. Halbuki orda Güneydoğu Birlik önünde ekstra bir yol var. O yolunda buraya dahil olması gerekirdi. Bu bölgede sıkışan yoldan dolayı arkadan, bölge trafikten beri son süratle gelen taksiler, tırlar, özellikle kum kamyonları ani fren yapıp zincirleme kazaya mahal veriyorlar. Sizden bu konuyu gündeme getirmenizi rica eder iyi çalışmalar dilerim. Şakir KOYUNCU
Hepinize iyi haftalar
Gaziantep'te yaşamak artık eskisi gibi insanı keyiflendirmiyor. Her ne kadar kent sosyal yönden gelişim gösterse de, en büyük sorun ulaşım ve trafik olunca, insanlar keyif almaktan çok canından beziyor. Hele gürültü tam bela. Sabahı gece yarısı yok, bu kadar başıboş bırakılan bir kentte haliyle sorumsuz insanlarda özgürce her istediğini yapabiliyor. Maalesef kentte sorunları çözmekle mükellef olanlar, vatandaşın birebir çektiği sıkıntıları bilmiyor. Bilenler de umursamıyor. Hatta küçümsüyor. Hal böyle olunca, Gaziantep'i yönetenler ve temsil edenler ile yaşayan halk arasında görüş ve düşünce olarak inanılmaz bir uçurum oluşuyor. Şunu net bir şekilde görmeliyiz. Bir kere Gaziantep merkezde iyice sıkıştırıldı. Nefes alamaz duruma getirildi. Sayın Asım Güzelbey'in projelerde yeni alanlar yaratma yerine kolaycılığa kaçması, her şeyi hazır üzerine inşa etmesi, kentin ulaşımı dahil, yaya ve araç trafiğini içinden çıkılmaz hale dönüştürdü. Tramvay macerasının yeni versiyonu İbrahimli'de zaten yetersiz olan mevcut cadde ve yollara birde tren raylarını eklemesi, bu bölgeyi perişan etti. Ara yollardaki düzensizlikler, şehir planlamasındaki keyfiyete dayalı başıbozukluklar Tramvay inşaatı yüzünden iyice su yüzüne çıktı. Ne yapılır ne edilir bilemiyorum. Ama kentte yaşayanlar ile kenti yönetenlerin arasındaki görüş ve düşünce uçurumunun gittikçe büyümesi, herkesi endişelendirmektedir. SURİYELİLERLE NÜFUSUMUZ 2 MİLYON OLMUŞTUR Sıkıştırılan ve nefes alamayacak duruma getirilen şehrin nüfusu bence Suriyeliler ile birlikte 2 milyonu bulmuştur. İster geçici, ister kalıcı, artık bu kentin Suriyeli gerçeğini kimse yok sayamaz. Bundan sonra gelecekleri de unutmayın sakın. Maalesef her konuda olduğu gibi, Gaziantep Suriyeler konusunda da plansız yakalandı. Çadır veya Konteynır kentler ile sınırlandırılabilseydi bu Suriyeli akını, kentte bu kadar kargaşa yaşanmayabilirdi. Ama atı alan üsküdarı geçti demek yerinde olacaktır. KENT KONSEYİ GENEL KURUL YAPMALIYDI Suriye konusunda gerçekten çok yararlı olabileceğini düşündüğüm genel kurul önerisinin Kent Konseyi'nce askıya alınmasına şaşırdığımı söylemeliyim. Çok sayıdaki Akademik Meslek Odaları'ndan oluşan GAMOP'un Kent Konseyine yaptığı genel kurul çağrısının yerine getirilmeyişi de tartışma yaratmaktadır. Kendim de içinde bulunduğum Kent Konseyi'nin şehrin en önemli sorunu konusunda genel kurul çağrısına uymayışı eleştiri konusu olmaktadır. Bu yönde açıklanan rapor, asıl sorunun çözüm yollarını bir kenara itmek manasına gelmektedir. Kentin önemli sorunlarının birinci adresi olan Kent Konseyi'nde tartışılması ve çözüme ulaştırılması gerekmektedir. Çünkü Kent Konseyi bunun için vardır. Aynı durum geçen yıl Gaziantepspor için çalışma grubu arkadaşlarımızın hazırladığı rapor içinde yaşanmıştır. 15 temsilcinin hazırladığı rapor, eğer genel kurula götürülmüş olunsaydı, kimbilir belki de şimdi Gaziantepspor bu durumlarda olmayacaktı. Burada itiraf etmek isterim ki, Gaziantep'in önemli meselelerinde çözüm yolları üretme ve sorunlarını masaya yatırma konusunda, Kent Konseyimizin Başkanı Sayın Yavuz Coşkun idare-i maslahatçılık yapmaktadır. Haliyle Spor Çalışma Grubu Başkanlığı'nı yapmış olduğum konseyde ben dahil gece gündüz mesai harcayan dostlarımızın hızı kesilmektedir. Sürekli birlikte olduğumuz Yavuz Hocamızın bu gözlemimi sağlıklı ve objektif biçimde değerlendireceğini umuyorum. SÖZ OKURLARIMIZIN Son dönemlerde inanılmaz şikayetler almaya başladık. Mail gönderen, yorum yapan, faks çeken, telefon açan vatandaşların şikayetleri bitmiyor. Galiba tek başvuracak mercii biz kaldığımızdan arayan arayana. Bu duruma elbette duyarsız kalamayız. Katılırsınız katılmazsınız ama öneriler kadar şikayetlere bu gazete açıktır. KIŞ GELİYOR KALE ÇÖKEBİLİR Sayın Özekşi; Gaziantep kalesiyle ilgili olarak daha önce haber yapmıştınız. En çok üzerinde duran da sizsiniz ama o günden bu güne kadar Kaleye hiçbir müdahalede bulunulmamıştır. Kalan kısmı da en ufak bi yağmur yağmasında çökecek gibi duruyor. Bunu valimiz, belediye başkanımız görmüyor sanki. Ancak sizin yaptığınız haberler ses getiriyor ve ilgileniliyor. Biz kalenin etrafında oturanlar bunun farkındayız. Galiba Asım Güzelbey nasılsa belediye başkanı olmayacağım diye bu işlerden elini çekti. Ama valimiz ve bürokratlarımızın da hiçbir girişimi yok. Lütfen bu konuyu da gündeme getiriniz saygılar... Ahmet Yılmaz BİR ÖĞRENCİ VELİSİ VE EĞİTİMİN DURUMU Aslında bu mesajı Milli Eğitim Müdürü Sayın Ekrem Serin'e göndermiştim. Ama tekrar dönmedi. Hiç yapmazdı ama dönmedi işte.Haliyle bu sütunlara almak durumunda kaldım. Ben okurken başım döndü, Allah öğrenci velilerinin yardımcısı olsun ne diyeyim. Gelin birlikte okuyalım.."Sayın Özekşi, aslında bu mesajımı milletvekillerine de gönderdim. Ama değişen bişey olmadı. Kızım Karataş'ta Dr. Sadık Ahmet ilköğretim okulu alt eğitim sınıfında okumakta iken 5. Sınıfa geçmesi ile ortaokul öğrencisi oldu. Fakat okulların açılalı 1 hafta olmasına rağmen hala alt eğitim sınıf olan okul belli olmadı. İlçe milli eğitimle yaptığım görüşmede orada görevli şef arkadaşımız kızımın kaydını Haziran ayında alınan kurul kararı gereğince Turgut Özal ortaokuluna yaptıracağımı söylüyor. Ancak valilik makamından öncelikle okulun teftiş edilmesi gerektiği ve Haziran ayından Bu yana teftiş için müfettiş beklendiğini söylüyor. Okul idaresi alt eğitim sınıfı açmak için yazı beklediğini söylüyor. İlçe milli eğitim müdürü alt eğitim sınıfını 1 hafta sonra Akkent Bölgesi'nde açılacak ortaokulda olacağını söylüyor. Şef arkadaşımız yeni okulda sınıf açılabilmesi için kurul kararı teftiş vs. Kısacası tüm prosedürlerin tekrar edilmesi gerektiğini belirtiyor. Sonuç olarak ben ve benim gibi diğer ailelerde mağdur durumda eğitime ihtiyacı olan çocuklarımızı okula gönderemiyoruz bu konuda yardımlarınızı bekliyoruz. İlginize şimdiden çok teşekkürler. ERKAN SERPİCİ ADLİYE-BEYLERBEYİ YOLU TRAFİĞE UYGUN DEĞİL Sayın Özekşi; Gaziantep'in sorunlarını ve az da olsa bazı güzellikleri yazdığınız için teşekkürler. Belediyemizin çıraklık döneminde yaptığı Adliye- Beylerbeyi yolu üzerindeki demiryolu geçidi kısmında her gün kaza olmaktadır. Bilmem size de hiç yansıdı mı. O bölgedeki bariyerler yırtık bohça gibi oldu. Maalesef yaptıkları şey, 30 km hız tabelası koymak! Birde orta refüje 50 cm yüksekliğinde beton perde yapmak oldu. Bu yolu projelendiren, bu yolu yapan ve bu yolu kesin kabul edip trafiğe açan ve bu yol trafiğe uygun değil demeyen kim ise, öbür dünyada ondan çoook hesap soran çıkacaktır. Yoldaki çöküntüleri de saymıyorum daha. Eyyy bu kenti yöneten çok deneyimli bilmiş ve ehil insanlar. Lütfen bu yola bir çözüm bulun resmen kavşak bir ölüm kavşağı konumundadır. Biraz vicdanınız sızlarsa lütfen orada inceleme yapınız. Korhan Antepli ORGANİZE'DEN BİR GÖZLEM VE ÖNERİ Ökkeş bey merhaba; size Başpınardan bir sıkıntıyı anlatmak istiyorum. Geçen yıl Dülükbaba- Başpınar arası çok güzel bir yol çalışması yapılmış ve yollarımız 3 şeride çıkmıştı. Ancak Başpınar girişinde (Sam köyü girişi) bulunan büfe ve simit fırınının önünden başlayarak yolda özellikle saat 08.00-09-30 arası çok ciddi kazalar atlatılıyor. Bu işyerlerinin önünde, alışveriş yapılmasından dolayı, bazen 1, bazen 2 sıra araçlar park ediyor. Bu işyerlerinin yoldan en az 10 metre geri çekilmesi ve önünde park yerinin olması lazım. ( Zaten bu işyerlerinin arkası boş arazi ve bu yapılar tek katlı kolaylıkla yıkılıp yeniden yapılabilinir.) Birde bu yolun az ilerisinde 3 şerit akan yol organizeye girmek için aniden sağa tek şeride girmek zorunda kalıyor. Halbuki orda Güneydoğu Birlik önünde ekstra bir yol var. O yolunda buraya dahil olması gerekirdi. Bu bölgede sıkışan yoldan dolayı arkadan, bölge trafikten beri son süratle gelen taksiler, tırlar, özellikle kum kamyonları ani fren yapıp zincirleme kazaya mahal veriyorlar. Sizden bu konuyu gündeme getirmenizi rica eder iyi çalışmalar dilerim. Şakir KOYUNCU Hepinize iyi haftalar