Geçtiğimiz haftalarda, vergi idaresinin uygulamalarından birisi olan özel esaslardaki mükellefler hakkında bir yazı kaleme almıştım. Hangi mükelleflerin özel esaslara alındığını ve bu durumda olan mükelleflerin, özel esaslardan nasıl çıkabileceğine dair açıklamalarda bulunmuştum.Hazine ve Maliye Bakanlığı son iki af yasası (6736 ve 7143 sayılı kanunlar) düzenlemesinde olduğu gibi, son af yasasında da (7326 sayılı kanun) kendisine verilen yetkiyi kullanarak Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde yeni bir düzenlemeye gitmiştir. Yapılan bu düzenleme uyarınca haklarında KDV Genel Uygulama Tebliği uyarınca “özel esaslar” uygulanmakta olan bazı mükelleflere, KDV artırımında bulunmuş olmaları koşuluyla, “genel esaslara dönüş” imkânı sağlanmıştır.Buna göre, Aralık/2020 ve öncesi vergilendirme dönemlerine ilişkin olarak haklarında Tebliğ kapsamında; ⎯ Sahte belge veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanma olumsuz raporu ile ⎯ Sahte belge veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı belge kullanma, ⎯ Beyanname vermeme, ⎯ Adresinde bulunamama, ⎯ Defter ve belge ibraz etmeme, olumsuz tespitleri bulunan ve bu nedenle özel esaslara tabi olan mükellefler aşağıdaki koşulları sağlamaları halinde özel esaslardan çıkarılacaklardır.1- Mükelleflerin özel esaslardan çıkarılmaları için 2016, 2017, 2018, 2019 ve 2020 yılları için KDV artırımında bulunmaları gerekmektedir. Bu yıllardan herhangi birinde faaliyete başlanması halinde faaliyete başlanan yıl ve sonraki yıllar için; faaliyetin terk edilmesi halinde ise faaliyetin terk edildiği yıl ve önceki yıllar için artırımda bulunulması gerekir. 2- Mükelleflerin özel esaslardan çıkarılma tarihi, artırım tutarlarının tamamının ödendiği tarihtir. Artırım tutarlarının tamamını ödedikleri tarihten itibaren mükellefler özel esaslar kapsamından çıkarılacaktır.3- Mükelleflerin taksitlerin ödenmesini beklemeden de özel esaslar çıkmaları mümkündür. Bunun için taksit uygulamasından faydalanan mükelleflerin hesaplanan tutarların tamamı ile bir taksite ait tutarın %10’u kadar banka teminat mektubu (herhangi bir kısıtlayıcı şart taşımaması gerekmektedir), devlet tahvili veya hazine bonosu cinsinden teminat göstermeleri halinde taksitlerin tamamının ödenmesi beklenmeksizin genel esaslara dönüşleri sağlanacaktır.Bu şekilde teminat gösteren mükelleflerin 7326 sayılı Kanunun verdiği haktan daha fazla taksiti aksatmaları halinde, ödenmemiş taksitler muaccel hale gelir ve kalan borcun tamamı teminatın paraya dönüştürülmesi yoluyla tahsil edilir.4- 7143 sayılı Kanun kapsamında 2016 ve 2017 yılları için matrah artırımdan yararlanmış olanların genel esaslara dönüşünde, yararlanma koşullarının ihlal edilmemiş olması koşuluyla bu yıllar için yeniden artırımda bulunulması şartı aranmayacaktır. 5- KDV artırımında bulunarak özel esaslar kapsamından çıkarılan mükellefler, artırımda bulunulan yıllar için yukarıda belirtilen olumsuzluklar kapsamında tekrar özel esaslara alınmayacaklardır.Özel esaslar kapsamında olmadığı halde KDV artırımında bulunmuş olan mükellefler, artırımda bulundukları yıllarda alım yaptıkları mükelleflerle ilgili olumsuzluklar için yapılacak tespitler dolayısıyla özel esaslar kapsamına alınmayacaklardır.Yukarıda sayılanlar dışındaki sebepler dolayısıyla haklarında özel esaslar uygulananların KDV artırımında bulunmaları bu mükelleflerin genel esaslara dönüşlerini sağlamayacaktır.KDV artırımında bulunmasına bağlı olarak özel esaslar kapsamından çıkarılan veya özel esaslar kapsamına alınmayan mükelleflerin iade taleplerinde, haklarında olumsuzluk bulunan mükelleflerden alımlarının bulunduğunun tespiti halinde, KDV Genel Uygulama Tebliğinde belirtilen esaslar çerçevesinde uygulamaya devam edilecektir.Aslında özel esaslar uygulamasının yasal bir dayanağının olmadığını, mevcut yasal düzenlemelerin Vergi İdaresine, mükellefleri kategorize etme yetkisini vermediğini ve bu nedenle de yargı kararları ile idarenin uygulamalarının sürekli çatıştığını önceki yazılarımda bahsetmiştim. Ancak vergi idaresi ile ihtilaf yaşamak istemeyen mükellefler için yapılan bu son düzenleme iki önemli fayda sağlamaktadır.Birincisi; 7326 sayılı Kanun kapsamında 2016, 2017, 2018, 2019 ve 2020 takvim yıllarında faaliyette bulundukları dönemlerin tamamına ilişkin olarak KDV artırımında bulunarak özel esaslar kapsamından çıkarılan mükellefler, artırımda bulundukları yıllar için yukarıda belirtilen olumsuzluklar kapsamında tekrar özel esaslara alınmayacaklardır.İkincisi ise; özel esaslar kapsamında olmadıkları halde KDV artırımında bulunmuş olan mükellefler, artırımda bulundukları yıllarda alım yaptıkları mükelleflerle ilgili olumsuzluklar için yapılacak tespitler dolayısıyla özel esaslar kapsamına alınmayacak olmalarıdır.Mevcut ticari hayatta hemen hemen her firmanın bu tür olumsuzluklarla karşılaşması muhtemel olduğundan, matrah ve vergi artırımının yapılması, mükellefleri bu tür olumsuzluklardan da koruyacaktır.Tüm okuyucularıma sağlıklı günler dilerim.