Ermeni işgal güçleri gasp ettikleri topraklarla yetinmiyor, Karabağ'ın dışındaki Azerbaycan topraklarına da saldırıyordu.
Yayılmacı ve saldırgan Ermeni ordusu ağır ateş altına aldıkları Azerbaycan şehirlerinde sivil yerleşim birimlerine saldırarak, yüzlerce sivilin şehadetine, evlerin yıkılmasına neden oluyordu.
Bu mütecaviz saldırılar, art ayağıyla kulağını kaşıyan faşist Ermeni devlet aklının bir tezahürüydü.
Vakit o vakitti. 30 yıllık ayrılığın kavuşma fitilini ateşleyen taraf kaderin garip cilvesidir ki, Ermenistan tarafıydı.
44 günlük savaş Karabağ'ı çepeçevre saran devasa bir coğrafi genişlikte sürüyor, zafer her cephede Azerbaycan Türklerine yeni hamleler için şans tanıyordu.
Nitekim bu hızlı ve çetin ilerleme savaşın ilerleyen günlerinde giderek "Türk Hilali'ne dönüşecekti.
Tarihe 44 günlük savaş olarak geçecek olan bu çatışmaların 1. etabı Rusya'nın müdahalesiyle, geçici ateşkesle nihayet buldu.
Savaşın başladığı ilk günden, son güne kadar kardeş Türk devletinin ve kardeş Türk milletinin tam desteğiyle zafere yürüyen Azerbaycan'ın tarihi yürüyüşü, Karabağ'ın tamamını esaretten kurtaracağı 2. etaba kadar şu an dinlemede.
Azerbaycan için 2 milli hedef öngörüyoruz. Bunlardan 1.'si Dağlık Karabağ'ın bütün reyonlarıyla Azerbaycan'a devri. İkinci ve nihai ülkümüz ise Güney Azerbaycan'la Kuzey'i birleştirmektir.
Zafer sonrası Bakü'de düzenlenen askeri geçit töreninde söz alan Türkiye Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan'ın okuduğu şiirin içerdiği derinlik despotik Fars devletini fazlasıyla rahatsız etmiş olacak ki, yaşanan diplomatik kriz, Büyükelçilerin karşıklı olarak Dışişlerine çağrılması, sonrasında bizzat dışişleri bakanlarının olaya müdahil olmasıyla ve şimdilik kaydıyla soğumak üzere buzdolabına kaldırıldı.
Aras'ı ayırdılar
Kum ile doldurdular
Ben senden ayrılmazdım
Zor ile ayırdılar
Ay Laçin, can Laçin
Men sene kurban Laçin

Bahtiyar Vahapzade'nin sesi ve soluğuyla vücut bulan bu dizeler aslında İran devletine ve mezhep ırkçılığına karşı şahsında İran Dışişleri Bakanı Cevad Zaraf'a verilmiş en anlamlı cevaptı.
Ermenistan'ın yeniden ateşkes ihlalinde bulunduğu bu günler PKK seviciliği ile vücut bulan bu şer cephesinin nereden güç ve cesaret aldığının bir göstergesi değil mi ?