Fenerbahçe fazla sabır gösteremedi, kendisini başarısızlığı karşısında kapı dışarı konmuştu. Bulunmaz Bursa kumaşı gibi takımın teknik direktörlüğüne soyundurduk. Fenerbahçe bir şey olmayacağını sezinleyip beklemeden yollarını ayırmıştı. Erol Bulut’ta kendine güvenenleri mahcup etti, kulübün altına dinamit koydu adeta. Gelirken kulağına fısıldayan olmuştu, ne istersen iste kabul ederler çünkü kulübün arkasında sağlam isimler var, sorun olursa tazminatını alırken.. Bu düşünce içinde Gaziantep FK’ya evet demişti. Türkiye’nin en pahalı teknik direktörü olarak Başkan Cevdet Akınal sen gidiyorsun kulübün başına bela ettiğin, güvendiği ama söz geçiremediğin Bulut’u da götürsene. Anlaşma kolaydı ama yollama zordu.. Zoru görüp borçlandırdığın kulübü terk etmek çok kolay oldu, cebinden kuruş çıkmadan. Topu, maçı unuttuk günlerdir kara Bulut’da kurtulmak için senaryo hazırlanıyor, adam pişkin bırakmıyor. Yollanması için çok rütüşler hazır ama daha bitmeden İsmail Kartal geliyor fısıltısı onaylandı. Bir beladan kurtulduk, ikincisine gerek yok diyordu şehir.. Bu takımın hocadan çok morale, sevgiye ihtiyacı var. Kendi içimizden hoca arama yerine dış güçlerin sözleri ve tercihleri ile değerlendirme yapılıyor. Bu takım bu futbolcularla her şey düzlüğe çıkar, yeter ki iş bilenlerle yönetilsin. Kısa yoldan Erdal Güneş ile devam edip önümüzü görmek gerek. İstersen teknik adam çok ama adam gibi adamı bulmak önemli.