Gaziantep gibi üretim ve tüketim dengesine dayalı şehirlerde, bu durumun daha hissedilir olduğunu belirten Yılmaz, “Tüketiciyi merkeze alan ekonomi politikalarına acil ihtiyaç var” dedi.
Avrupa Komisyonu’nun yayımladığı “2025 İlkbahar Ekonomik Tahmini” raporunu değerlendiren Yılmaz, “Türkiye’de ekonomik büyümenin bu yıl yüzde 2,8’e yavaşlaması bekleniyor. Hanehalkı tüketiminin ise yüzde 3,5 oranında artacağı belirtilse de, bu artışın sınırlı iyileşmelere dayandığı ifade ediliyor. Tüketiciler için bu, alım gücünün ve refah seviyesinin hâlâ kırılgan olduğu anlamına geliyor. Gaziantep gibi üretim ve tüketim dengesine dayalı şehirlerde, bu durumun daha hissedilir olması bekleniyor” diye konuştu.
YAŞAM KOŞULLARI ZORLAŞIYOR
Raporda dikkat çeken bir diğer unsurun ise yüksek faiz oranlarının özel yatırımları kısıtlaması olarak belirlendiğini ifade eden Tüketici Hakları Derneği Gaziantep Şubesi Başkanı Bülent Yılmaz, “Deprem sonrası yeniden yapılanma yatırımlarının azalmasıyla birlikte ekonomik dinamizmin yavaşlaması, istihdamı ve gelir artışını da baskılayacaktır. Bu tablo, özellikle genç işsizliği yüksek olan bölgelerde yaşam koşullarını zorlaştırmaktadır. 2025 yılında işsizliğin artarak daha yüksek bir seviyede sabitlenmesinin beklenmesi, milyonlarca tüketici açısından ciddi bir tehdit olarak öne çıkıyor. İşgücü piyasasındaki bu kırılganlık, sosyal refahı tehdit etmekte ve hanelerin gelecek planlarını belirsiz hale getirmektedir. Özellikle dar gelirli ve sabit gelirli yurttaşların korunması için sosyal desteklerin güçlendirilmesi gerekmektedir.
İHRACAT DARALIYOR
Yılmaz açıklamasında şu görüşlere yer verdi: “Türkiye’nin ihracatının, liranın reel değer kazanması ve dış talebin zayıf seyri nedeniyle sınırlı kalacağı ifade edilmiştir. Bu durum, üretim-tüketim dengesi açısından ithalata bağımlılığı artırmakta, cari açık baskısı yaratmaktadır. Döviz kurlarındaki oynaklık ve ithalat maliyetleri de doğrudan tüketici fiyatlarına yansımakta, hayat pahalılığını körüklemektedir”
GÜVENCELİ EKONOMİ POLİTİKSI
“Avrupa Komisyonu, Türkiye’nin son dönemde ekonomik risklerle başa çıkmak konusunda geçmişe kıyasla daha hazırlıklı olduğunu vurgulasa da, ekonomik yeniden dengeleme sürecinin zorluğu ortadadır. Tüketici Hakları Derneği olarak çağrımız; maliye ve para politikalarının sadece makro göstergelerle değil, doğrudan halkın yaşam kalitesi üzerinden değerlendirilmesidir. Tüketicinin korunması, ekonomik istikrarın olmazsa olmazıdır”
