Taşdoğan, gerek bireysel, gerek devlet olarak her konuda israf içinde olduğumuzu hatırlatarak, bundan bir an önce çıkmamız gerektiğini söyledi. Sokak lambalarından, kaldırım taşlarına, içme sularından, konuta, ramazan iftarlarından, sabah kahvaltılarına varıncaya kadar her yönüyle bir debdebe ve ısrafın içinde olduğumuzu belirten Taşdoğan, “Evler almış başını gidiyor. 300-400 m2 evin ısıtması, doğalgazını düşünün. Bir kahvaltıda 50 çeşit 100 çeşit var. Bunların çoğuna dokunulmuyor, çöpe gidiyor, yazık” dedi.ÖLÇÜYÜ KAÇIRDILARMHP Gaziantep Milletvekili Muhittin Taşdoğan, uçakla gelindiğinde Gaziantep’in ışıltılı bir şehir olduğunun görüldüğünü, önce insanın hoşuna gittiğini anca ancak düşününce çok da hoşumuza gitmemesi gerektiğini belirterek şunları söyledi:”Biz elektriği ithal ediyoruz, elektrik üretimi sıkıntılı, bunun için dışarıya döviz ödüyoruz, dünya kadar dolar ödeme yapıyoruz. 10 haneli bir köye gidin bakın 100 tane aydınlatma direği var. Şehrin tamamı aydınlatma direkleriyle dolu, yollar, otobanlar çevreler. Sadece Gaziantep için değil Türkiye’nin geneli içinde aynı şeyi söyleyebiliriz. Her tarafta abartılı bir aydınlatma sistemi var. Şehirler aydınlatılmalı ama makul bir düzeyde olmalı. Ölçüyü kaçırdılar, burada bir ısraf var. Bunun önüne geçilmesi lazım. Belki bir direk açıp, bir direk kapatmayı düşünebiliyiriz. İkincisi tasarruflu lambalara geçebiliriz. Çin’e gittiğinizde bütün sokak lambaları led. Güneş enerjisiyle çalışan sistemler kuruyorlar. Kendi evinizde açık bir ışık bıraktım mı diye kontrol ediyorsunuz, tasarruf yapıyorsunuz ama devletin sokağına gelince duyarsız kalınıyor. Sokak lambalarının parasını biz ödüyoruz. Faturalar inanılmaz büyük rakamlar. Bu kadar aydınlatmaya gerek olmadığını düşünüyorum.” TÜRK MİLLETİNİN GENETİĞİNE UYGUN DEĞİLBir tasarruf halkasının artık başlaması ve israf ekonomisinden tasarruf ekonomisine dönmemiz gerektiğini ısrarla yineleyen Taşdoğan, “Bu model doğru bir model değil. Türk milletinin genetiğine de uygun bir model değil. Örneğin bir Ramazan geçirdik. Bu sene geçen seneye göre az şatafatlı ramazan iftarları verildi diye seviniyoruz. Oysa bize göre ramazan tevazudur, yardımlaşmadır, paylaşmadır, insanlar zekatlarını bile bereketli olur diye ramazana denk getirir, fitresini ramazanda verir. Ramazan berekettir paylaşmaktır ve tasarruftur. Her konuda tasarrufa geçmek lazım. Marketlerin gereksiz ışıklandırmalarından vazgeçilmesi elzem bir durumdur. Sokak lambalarından tutun kaldırım taşlarına, içme sularına kadar. Evimizde elektrik lambasını gündüz nasıl kapatıyorsak aynı şekilde devlet dairelerinde, kamu kurumlarında, özel sektör kurumlarında da kapatmalıyız.” dedi.BİZ ABARTIYORUZ‘Daha tasarruflu, daha mütevazi hayatlara dönmemiz gerekiyor’ diyen Taşdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:“Evler almış başını gidiyor. 300-400 m2 evin ısıtması, doğalgazını düşünün. Biz doğalgazı ithal ediyoruz, dolarla geliyor. Doğalgazın yanısıra evin aydınlatması, temizlemesi, temizlik malzemeleri büyük bir israf. Bireysel olarakda devlet olarak da israf içerisindeyiz. Bir sabah kahvaltısını gözünüzün önüne getirin. Bu kahvaltı kültürü zaten bize hiç uygun değil. Osmanlıda yemekler iki öğündür. Kahvaltı hafif bir şeydir. Oysa biz abartıyoruz 50 çeşit, 100 çeşit bunların çoğuna dokunulmuyor bile, dokunulmadan çöpe gidiyor. Hangi pencereden bakarsanız bakın israf debdebesi içerisindeyiz. İnanılmaz israf var. Toplu taşıma araçlarını teşvik etmemiz lazım. Zaman israfını, bilgi israfını önlememiz lazım. Her yönüyle bir debdebe ve israf içerisinde yaşıyoruz. Bu Müslümana yakışır bir yaşam tarzı değildir. Bundan bir an önce vazgeçmemiz lazım. Bu israf modelinden bir an önce çıkmamız lazım. Bu model bizim modelimiz değil, bu model Türk milletine uygun bir model değil.” Meral KINACILAR