“Göç, bu coğrafyanın kaderiyle eş değer. ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ sözüyle, insan üzerine odaklanmış bir geleneğimiz, kültürümüz medeniyetimiz var” dedi.GAÜN Atatürk Kültür Sahnesinde gerçekleştirilen programda Prof. Dr. Özaydın konuşmasının devamında şunları söyledi: “Biz göçü bir sorun olarak görmüyoruz, kültürümüzde var. 14 Asır önce ensar muhacir ilişkisinin iyi çalışılması gerektiğini düşünüyorum. Üniversitemizde 4 bin 500 den fazla göçmen öğrenci var. Biz onlara bizden biri, kardeş diye bakarız. ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ sözüyle, insan üzerine odaklanmış bir geleneğimiz, kültürümüz bir medeniyetimiz var. Olaya böyle bakmaya devam edeceğiz. Bunun dışında Üniversitemizde 107 farklı ülkeden öğrencilerimiz var. Bunu yönetmek gerekiyor, yönetmek için de bilgiye ihtiyaç var. Dolayısıyla Göç Enstitüsünü kurduk, bilgi toplamak istiyoruz. Bilgi sahibi olursak, elimizde yeterli veri olursa göçü daha iyi yönetiriz.”TÜRKİYE’DE İLK GÖÇ DAİRE BAŞKANLIĞINI KURDUK Göçün milletlerin tarihini ve kültürüne etki eden en önemli unsurlardan birisi olduğunu, hem gelen için hem de ev sahibi için yönetimi zor olan bir durum olduğunu söyleyen Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Berk, “Gaziantep’in bazı bölgelerinde gettolaşma var. Daha önce bununla ilgili istatistik çalışmalar yaptık ve Gaziantep’in bazı yerleşim yerlerinde gettolaşmayı görüyoruz. Bu çözülmeyecek bir şey değil ve karamsar değiliz. Bu tür çalışmalarla bu gibi sorunların çözüleceğine inanıyoruz. Gaziantep Büyükşehir Belediyesi olarak Türkiye’de İlk Göç Daire Başkanlığını kurduk. Biz kurduktan sonra diğer belediyelere örnek teşkil etti” şeklinde konuştu.25 BİN 566 SURİYELİYE TÜRKÇE EĞİTİMİ VERDİK Şahinbey Belediyesi’nin mültecilerle ilgili politikalarından bahseden Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, Şahinbey Belediyesi’nin yaklaşık 350 bin mülteciye ev sahipliği yaptığını ve şu ana kadar 211 Gençlik Merkezi ve Sosyal Tesislerde 25 bin 566 Suriyeliye Türkçe eğitimi verildiğini dile getirdi. Tahmazoğlu, “Ülke olarak, bize sığınan ve yardım talebinde bulunan Müslüman kardeşlerimize imkânlarımız ölçüsünde maddi desteklerimiz gönül ve muhabbetlerimiz ile yanlarında olduk, olmaya da devam ediyoruz. Muhacir olan kardeşlerimize; en güzel şekilde ensar özelliğimizi göstermek, en iyi şekilde ağırlamak, yaralarını sarmak, ekmeğimizi paylaşmak hem inancımız hem de insanlığımızın gereğidir çünkü ‘Komşusu aç iken tok yatan bizden değil ‘diyen bir Peygamberin ümmetiyiz. Merhamet ve şefkat hamuru ile yoğurulmuş bir neslin torunlarıyız” diye konuştu.BİRÇOK ÇALIŞMAYA OLUMLU DESTEK VERİYORUZUluslararası Göç Örgütü (IOM) Temsilcisi Lance Breau ise konuşmasında, “Sosyal uyum çalışmalarımız ve programlarımız uyumu destekleyecek bir şekilde aynı zamanda dayanışmayı artıracak şekilde planlanmaktadır. Bununla birlikte göçmenlerin ekonomik kalkınma anlamında ve diğer alanlardaki potansiyellerini desteklemek ve Türk toplumuna entegre etmek adına desteklenmesi gerektiğine inanmaktayız. İki toplumun arasındaki zıtlıkların azaltılması ve göçmenlerin yeniden entegrasyon süreçlerine dahil edilmesi adına da birçok çalışmaya olumlu destek vermekteyiz. Farklı inançlara karşı saygı duymanın sosyal uyumun temel taşlarından birisi olduğuna inandığımız için çalışmalara devam etmekteyiz” ifadelerini kullandı. UZMAN YETİŞTİREN TEK ENSTİTÜYÜZ Anadolu’nun kaderinin göçlerle örüldüğünü vurgulayan GAÜN Göç Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Zeynel Özlü, Türkler Anadolu’ya ilk geldiklerinde 7-8 milyon insan yaşarken bugün 86 milyona ulaştığını söyledi. 19 Yüzyılda Anadolu’ya Balkanlardan, Kafkasya’dan milyonlarca insanın göç ettiğini hatırlatan Prof. Dr. Özlü, “Anadolu’nun neyi değişti? Hepsi Türk Bayrağına bağlı, saygılı. Sorunlar elbette ki var, o dönemde de çok vardı ama bunlar zaman isteyen durumlar. Bizim gibi hoşgörülü bir milletin kazançlı çıkacağını düşünüyorum. Bu bağlamda Göç Enstitümüz 2018 yılında Cumhurbaşkanımızın özel izniyle kuruldu. Enstitümüzde 11 yüksek lisans programı var. Doktora programımız açıldı. Türkiye’de Göç Enstitüsü bağlamında tek uzman yetiştiren enstitü. Bu açıdan Üniversitemiz Göç Enstitüsü olarak ‘Göç ve Sosyal Uyum Yaz Akademisi’ başlığı altında bir haftalık bir program hazırladı. Bu programı gerek sivil toplum kuruluşları gerekse devletimizin diğer kuruluşları ile iş birliği halinde hazırladık” diyerek katılımcılara teşekkür etti. HABER MERKEZİ