Karataş 1. bölgedeki evimden çıkıp evimize yakın olan 404 nolu cadde üzerinde bulunan bir alışveriş merkezine gittim. Evin ihtiyaçlarını alıp geri dönerken bir binanın balkonundan başıma halı düştü.

Şükür ediyorum çiçek saksısı gibi madde düşmedi.

Şükür ediyorum başıma taş düşmedi.

Şükür ediyorum bu halı yaş değildi, kurumuştu.

Doğru ya balkonlara gelişi güzel konan çiçek saksıları eşyalarda düşebilir.

Başıma geleni duyan arkadaşlar kendi başlarına gelenleri anlattılar

Üst kata asılan halının düşmesi ile alt katların balkonda bulunan çamaşır askı sistemleri kırılıyor.
Zararlık veriyor. Yani balkonlarımız evlerimizde hava alacağımız yaşanacak yer olması ile beraber bahar gelince tehlikeli yerler olmaya başlıyor.

Evde halı yıkayarak masrafdan kurtulma düşüncesiyle çevreye ve çevredeki insanlara zararlık verildiğini bilmiyoruz.

Bunları düzene sokacak mutlaka kanunlar vardır, ama kim uygular.

Ben trafiği aksatmamak, arabaların hareket ettikleri yolda yürümemek için kaldırımda yürüdüm.

Bu benim başıma düşen halı 8 - 10 yaşlarında bir çocuğun başına düşse idi.

Bunu düşünmek bile istemiyorum.

Halı başıma düştüğünde sağ tarafta park etmiş 2 arabanın arasına düştüm.

Sağ ayağımın diz altında kaval kemiği üzerinde travma sonucu şişlik ve yara oluştu.

Bu park eden arabalar olmasaydı hareket halindeki bir aracın yolunun üzerine düşse idim sonuç ne olurdu?

Yine düşünüyorum bu halı uçarak gelirken yolda hareket halindeki bir arabanın ön camına düşse idi neler olurdu?

Bu tehlikeleri önleyecek kanun ve tüzükler kitaplarda muhakkak vardır.

Ama kim takip eder? Kim uygular?

Ben olay yerinden canımın acısı ile kalkıp eve geldim.

Kırık olmadığı için şükür edip yarayı tedavi ediyorum.

Ağrıdan sabahlara kadar uyuyamıyorum.

Bu sorunlar çözülmeli. Daha büyük acılara neden olmadan çözülmeli. İlgilisi görevlisi duymalı.