Platform adına konuşan Ömer Parlakçı, “Hedefte sadece işçilerin kıdem tazminatı hakkı değil, kamu emekçilerinin kamusal emeklilik hakkı da vardır” dedi.ALLANIP BULLANIP ÖNÜMÜZE KONULUYORTüm dünyayı saran pandemi sürecinin Türkiye’de emeğe, emekçilere yönelik yeni saldırıların fırsatı haline getirildiğini öne süren Parlakçı, “Ülkeyi yönetenler koronavirüs salgını ile birlikte daha da ağırlaşan ekonomik ve toplumsal sorunları çözmek yerine salgından en fazla etkilenen işçilerin, emekçilerin ellerlinde kalan son haklara göz dikmektedir. Bu kapsamdaki en önemli saldırılardan biri de işçilerin son kalesi kıdem tazminatının gaspına ve kamu emekçilerinin kamusal emeklilik halkının budanmasına yönelik saldırıdır. Neredeyse her iki yılda bir tekrar ısıtılıp servis edilen Kıdem Tazminatı Fonu bu kez Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES) ambalajı ile allanıp pullanıp önümüze konulmaktadır. Ancak ambalajı ne kadar cilalansa hedef en başından beri işçilerden ve kamu emekçilerinden yapılan kesintilerin sermayeye ucuz kredi olarak aktarılması, özel emeklilik şirketlerinin beslenmesidir” dedi.BUNUN GARANTİSİ YOKHedefte sadece işçilerin kıdem tazminatı hakkı değil, kamu emekçilerinin kamusal emeklilik hakkının da olduğunu öne süren Parlakçı şunları söyledi:“Nitekim medyaya da yansıyan bilgilere göre masada olan modellerden birisi de cayma hakkını kullananların sayısının artması üzerine beklenen verimin alınmadığı zorunlu Bireysel Emeklilik Sistemi’nin Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES) olarak yeniden yapılandırılması modelidir. Buna göre daha önce zorunlu BES’ten çıkanlar da dahil olmak üzere tüm çalışanların, cayma hakkı olmaksızın ve en erken 10 yıl içinde sistemden çıkabilme gibi ağır şartlarla TES’e dahil edilmesi hedeflenmektedir. Öte yandan kamu emekçilerini bekleyen tehlike sadece zorla TES’in kapsamına alınmaktan ibaret değildir. Bilindiği üzere işçilerin kıdem tazminatının kamu emekçileri açısından karşılığı emekli ikramiyeleridir. Bugün işçilerin kıdem tazminatına göz dikenlerin yarın kamu emekçilerinin emekli ikramiyelerini hedefe koymayacağının bir garantisi yoktur. Bunun için KESK olarak bugün işyerinde, fabrikasında, sokakta “Kıdem Tazminatıma Dokunma” diyen işçilerin yanında olduğumuzu belirtiyoruz” Meral KINACILAR