Sinan Besi Bölgesi’nde bir işletmeyi ziyaret eden Türkman, “Hayvanlarına yem, arpa alamıyorlar, yemin fiyatı her gün artıyor. Hayvanlarına yem alamaz hale geldiler. Üreterek batıyorlar. Küçükbaş hayvancılık yapan işletmeler zarar etmeye başladığı için damızlık koyunlarını kesime göndermekte veya kurbanlık olarak yetiştirmekte. Üreticinin emeğinin karşılığını alabilmesi ve zarar etmemesi için, sektörden çıkışları azaltabilmek için acilen küçükbaş hayvan ihracatına izin verilmeli ve TMO aracılığıyla üreticiye uygun fiyatlı arpa satışına başlanmalıdır.” dedi. DESTEKLENMESİ GEREKİRÜreticilerin desteklenmesi gerektiğinin altını çizen Türkman, küçükbaş hayvan ihracatına izin verilerek, kesime giden hayvan sayısının azaltılacağını ve üreticinin kar edeceğini söyledi. ’Küçükbaş hayvancılık işletmeleri zarar ediyor’’ diyen Türkman, ‘’Hayvanlarına yem, arpa alamıyorlar, yemin fiyatı her gün artıyor. Hayvanlarına yem alamaz hale geldiler. Üreterek batıyorlar. Küçükbaş hayvancılık yapan işletmeler zarar etmeye başladığı için damızlık koyunlarını kesime göndermekte veya kurbanlık olarak yetiştirmekte. Üreticinin emeğinin karşılığını alabilmesi ve zarar etmemesi için, sektörden çıkışları azaltabilmek için acilen küçükbaş hayvan ihracatına izin verilmeli ve TMO aracılığıyla üreticiye uygun fiyatlı arpa satışına başlanmalıdır. Sadece üretici kaybetmiyor, ülke kaybediyor. Koyunları değil geleceğimizi kesiyoruz’’ şeklinde konuştu. ÜRETEREK ZARAR EDİYORLARTürkman devamla şunları söyledi: “Üreterek zarar edilir mi? Maalesef evet. Gaziantep Sinan Besi Bölgesinde üyemiz Halil ve Bayram Hasgül kardeşlerin işletmesini ziyaret ettik. 1 Şubat 2022 tarihinde tanesi 2 bin 250 TL’den 260 adet Toklu alıp 585 bin lira ödemiş, yem, işletme, eleman, elektrik, su, Veteriner, ilaç ve benzeri günlük 6 bin TL gideri olup, 160 gün için 960 bin TL masraf yapmış. Tüm bunlarla birlikte üreticimizin toplam maliyeti 1 milyon 545 bin TL. Elinde bulunan her hayvan 75 kilogram gelse dahi toplam kilogram 19 bin 500 oluyor. Üreticimiz, 19 bin 500 kilogram canlı hayvandan 1 milyon 131 bin TL gelir elde edecek. Üreticinin zararı ise 414 bin TL. Hayvan almayıp döviz alsaymış, 465 bin 106 TL kar edecekti.’’RİSK ALANA GARANTİ VERİLMELİ Sözlerini sürdüren Türkman, ‘’Toplam zararı ise; 465.106,00 + 414.000,00 = 879 bin 106 TL. Üyemiz işletmede yatıp kalkıyor, haftada bir evine gidebiliyor. Oysa parasını kur garantili dövize bağlasaydı, evinde, ailesinin yanında, serin ve temiz yerde risk almadan parasına para katacaktı. Bir sistem paranı bana getir sen git evinde yat, ben sana zarar ettirmeyeceğim ve para kazandıracağım, buna garanti veriyorum diyorsa orada üretim azalır, biter. Üretenin zarar ettiği bir ortamda, üretim azalır, enflasyon yükselir, fiyatlar yükselir, halkın alım gücü düşer, dışa bağımlılık artar, halk fakirleşir ve sistem çöker. Garanti verilmeli mi evet verilmeli ama evde yatana değil, tarlada, ahırda çalışana, parasını dövize faize yatırana değil, üretim için alın teri dökene, risk almayana değil, risk alana garanti verilmeli, unutulmamalı tarım ve hayvancılığın her dakikası risktir.’’ Merve Parlak