Geçen hafta yazmış ve Gaziantep Ticaret Odasının bu durumlara düşürülmemesi gerektiğini, büyük umutlarla başkan seçilen Eyüp Bartık’ın da hem kendisine hemde odaya yazık ettiğini dile getirerek noktayı şöyle koymuştum: “Biliyorsunuz hafta arasında yönetim toplantısı yapıldı ama bir telefonla toplantı bitiriliverdi. Vali Ali Yerlikaya çok titiz davranıyor. Haklı elbette.. Ama zaman uzadıkça Odanın yıpranışı büyüyor.. Kayyum lafı ediliyor ki, iş ona doğru gidiyor. O zaman belirli bir süre sonra seçime gidilmek zorunda.. Bu yapı ile, bu anlayış ile, bu üye temsilcileri profili ile bundan sonra Ticaret Odasının doğru ellere teslim edilmesi zor gözükse de, yine de umudumuzu yitirmek istemiyoruz elbette.. Şu anda sahipsiz, köşeye sıkıştırılmış görüntüdeki Gaziantep Ticaret Odasının, eski günlerde olsa, böylesine pısırıklaştırılmış şekle dönüştürülmesine asla müsaade edilmezdi diye düşünüyorum.. Görünen o ki, yönetim de istifa ettirilecek ve Kayyum'a teslim edilecek.. Eğer böyle olursa, yukarıdaki sözlerim aynen geçerlilik kazanacak ve Ticaret Odası için yazık oldu diyeceğiz..”Evet, bu tespitlerimin hepsi gerçekleşti. Oda’nın yönetimi istifa etmek zorunda kaldı. Böylece tarihinde ilk kez Kayyum’a teslim edilecek noktaya getirildi.. Şimdi bir gazeteci olarak değil, aidat ödeyen bir üyeleri olarak söylüyor ve GTO’yu bu durumlara getirenlere hakkımızı helal etmiyorum..HANİ EYÜP BARTIK’IN EKİBİYDİAslında Eyüp Bartık istifa etmek zorunda kaldığı gün, yönetim kurulu da toplu halde istifasını vermeliydi. Ne yazık ki vermediler.. Oysa şu andaki yönetim, Eyüp Bartık’ın yola çıkarken destek aldığı bazı dava arkadaşlarına yönelik etik olmayan uygulamaları nedeniyle onların istifaları sağlandıktan sonra vücut bulmuştu.. Herkesi şöyle ikna ediyor ve “o kişiler Eyüp beye engel teşkil ediyordu, onlar istifa edince yedeklerden gelenlerle mevcut yönetim tam Eyüp beyin istediği şekle dönüştü, şimdi çok güçlendi” diyorlardı..Doğrusu gönül isterdi ki, Eyüp beyin güvendiği ve yönetimde kendi başlarına kaldığı arkadaşları da, o gün birlikte istifasını versin.. Nedense olmadı.. Haliyle zaman içinde odaya büyük darbeler vuracak, odanın itibarını yerlerde süründürecek işlere giriştiler. Oysa Vali bey dahil herkes uyardı "biran önce toparlanın veya bırakın" diye, ama dinlemediler.. Sonunda olan odaya oldu tabii..BUNDAN SONRA NE OLACAKGelelim işin son noktasına.. Birçok kimse bundan sonra ne olacağını bilmiyor.. Her kafadan bir ses çıkıyor ve bilgi kirliliği yaşanıyor.. Biliyorsunuz, Ankara, Şanlıurfa ve bazı illerde Ticaret odalarının yönetimleri görevlerinden istifa etmek zorunda bırakıldı. Hepsine de Kayyum atandı. Buna Gaziantep’te dahil edildi.. Gidişat 1-2 gün içinde TOBB tarafından belirlenecek isimlerin Kayyum olarak atanması.. Bu isimlerin tespitinde titiz davranılıyor. Odayı bilen ve denge oluşturabilecek isimler olmasına özen gösterilecek.. Birkaç isim var bildiğim ama şimdi yazmam doğru değil.. Daha sonra Kayyum seçim kararı alarak ilçe seçim kurulundan tarih alacak.. Böylece seçim startı için düğmeye basılacak. Ondan sonra 91 kişiden oluşan GTO meclis üyeleri kendi arasında bir başkan ve yönetim seçecek.. (Bu rakam Eyüp Bartık'ın istifasıyla 90'a düşebilir) Bu yönetim de odayı 2017 de yapılması gereken normal genel kuruluna götürecek.. Elbette bazı gelişmeler yaşanabilir. Örneğin odanın meclis üyelerinin kendi arasında sürtüşmeleri, seçimin normal şekilde yapılamayacak noktaya getirilmesi halinde Kayyum seçim için ek süre isteyebilir. Yani işi 1-2 ay daha uzatabilir. Onun için hiç değilse bundan sonra odanın meclis üyelerinin, yönetim kurulunun yaptığını yapmayarak, oda şanına yaraşır şekilde hareket etmesi gerekiyor..AFAD’DA YANLIŞTAN DÖNÜLDÜ, SIRA TURİZM MÜDÜRLÜĞÜNDEBiliyorsunuz daha önce defalarca yazmış ve AFAD’da 1.5 yıl önce Sinan Atakan’ın görevinden alınmasının doğru olmadığını çeşitli gerekçelerle dile getirmiştim.. Sinan Atakan’dan sonra AFAD için gerçekten çok çirkin, çok olumsuz olayların yaşandığını hatırlatmama gerek yok.. Gaziantepli olan ve tahnminlerin ötesinde özverili çalışan Sinan Atakan için dönüş kararı verilmesi en isabetli atama olmuştur.. Yanlıştan dönmek de bir erdemdir.. Nihayetinde bu işte Sinan müdür değil, Gaziantep kazanmıştır..Bu gelişmeden cesaretle bir öneride daha bulunmakta yarar görüyorum. Bakın Turizm ve Kültür Müdürlüğü de boşta duruyor. Sebepsiz yere görevden alınan ve Samsun’a atanan Gaziantepli Ergun Özuslu’nun da yeri aranıyor. Ergun Özuslu’nun tam da faydalı olmaya başladığı anda uzaklaştırılmasını başından beri doğru bulmuyorum.. Her ne kadar Mehmet Aykanat arkadaşımız vekaleten bakıyor ama bu boşluğun biran önce doldurulması gerekiyor.. Haliyle Gaziantep gibi önemli kentimizde Turizm ve Kültür Müdürlüğünün boşta olmaması gerektiğini Ergun Özuslu olmuyorsa Mehmet Aykanat’ın atanmasını sağlamak lazım diye düşünüyorum..DENİZ KÖKEN ADINA DOLANDIRILMAYINBu dolandırıcılar için Büyükşehir Belediye Genel sekreteri ve OSB Başkanı Deniz Köken hazine gibi oldu sanki.. Aslında bunları Vali ve Emniyet Müdürleri içinde yapıyorlardı bir zamanlar.. Ama şimdi moda Deniz Köken.. Bir süre önce yine adını kullanarak dolandırıcık yapıp sanayici ve iş adamlarından para topluyorlardı. Haber yaptık sonra geri adım attılar galiba ve iş bir süredir unutulmuştu.. Ama son günlerde yine harekete geçmiş dolandırıcılar.. Tabii bizim iş adamlarımız ve sanayicilerimizin yumuşak karnını biliyor uyanıklar.. Sekreter vasıtasıyla Büyükşehir’den aramış gibi yapıyorlar, sonra “Deniz bey sizinle görüşecek” diyorlar. Elbette böyle bir telefon geldiğinde hangimiz sorgularız ki, hemen “tabii” diyoruz ve size verilen cep telefonunu arayarak tuzağa düşmenin ilk adımını atıyoruz.. Çok iyi tanıyorsanız sorun yok, hemen karşınızdaki kişinin Deniz Köken olmadığını anlayabiliyorsunuz.. Ama yeterince tanımıyorsanız o zaman faka basıyorsunuz elbette.. Bu kişi kendisini Deniz Köken olarak tanıttıktan sonra haliyle insanların hassas noktasından girerek “efendim 15 Temmuz şehitleri adına Gaziantep’ten toplanan parada eksikler var, Sayın Başkanımız Fatma Şahin sizden övgü ile bahsetti, beni de görüşmem için görevlendirdi. Şu anda eksiğimiz şu kadar, tamamlarsanız seviniriz” diyor.. Karşıdaki adam sizin konuşmanıza ve ses tonunuza göre, 70-80- 90 bin lira arasında rakam istiyor.. Maalesef bazı iyi niyetli saflar bu tuzağa düşüyor tabii.. Nitekim birisi hemen 40 bin lirayı söylenen bankaya yatırmış bile.. O para da İstanbul Esenlerde Vakıfbank şubesinden Günay Kökçü adıyla çekilmiş anında..SİZDEN PARA İSTENDİĞİNDE ADI VERİLEN KİŞİYİ MUTLAKA ARAYIP KONUŞUNAma bazı akıllı ve uyanık iş adamlarımız hemen durumu kavrayıp, o kişiyi oyalama yolunu seçiyor. Bunlardan birisi de yakın dostum Fatih Güllüoğlu.. Hemen beni aradı ve durumu anlatarak telefon numarasını verdi. Bende Fatih bey adına kendisini Deniz Köken olarak tanıtan kişiyi aradım anında.. Adam kolayına dolandırıcı olmamış yani. Bana tam Deniz bey tarzı konuşarak "toplantıya giriyorum, özür dilerim çıkınca sizi arayacağım" diyerek telefonu kapattı hemen.. Demek ki bu yönde de derslerine iyi çalışıyorlarmış..Diyeceğim odur ki, siz siz olun sizi kim arar da para isterse, mutlaka adı verilen o kişiyle bizzat irtibat kurun. İşi sekreterinize veya muhasebecinize havale etmeyin.. Haa.. Deniz Bey mi, durumu anlattım hemen. Kendisi de savcılıktaymış o sırada ve bu konudaki şikayetini anlatıyormuş.. Tekrar ediyorum, özellikle sanayicilere ve iş adamlarına.. Bu yardım ve destek ayaklarının çoğunda dolandırıcılık yatıyor. Mutlaka sorgulayın, muhatabınızla konuşmadan bişey yapmayın..SEYRANTEPE’DEN SONRA BİR ŞİKAYET DE ONKOLOJİ BÖLGESİNDENBu tür şikayetler aslında uyarı ve bilgi niteliğini taşıyor.. Sağolsunlar bizi değerli gördükleri için yazıp durumu anlatıyorlar.. Biliyorsunuz geçen hafta Seyrantepe’den gelmişti şikayet. Bu kez Onkoloji bölgesinden geliyor. Tabii iş sadece belediyeleri kapsamıyor, işin içinde vilayet, jandarma ve Emniyeti de ilgilendiren bölümler var. Umarım dikkate alınır..“Merhaba Ökkeş bey ben Hasan Kebabçı. Haftaya Bakış yazınızda Seyrantepe’den yazan vatandaşın sorunlarının aynısı, hatta daha fazlası Onkoloji bölgesinde de vardır.Onkoloji bölgesinde okul, saglık ocagı, alışveriş için imkanlar, ulaşım,güvenlik. aydınlatma ile ilgili hiç bir şey yok. Bu bölgede şu anda binlerce daire yapılmış durumda, fakat yukarıda bahsettigim eksikler yüzünden insanlar burada oturmaya çekiniyor.Hele gece olunca zifiri bir karanlık.çöküyor. Ayrıca bu bölge jandarma bölgesi olarak geçmekte, jandarma olaylara veya ihbarlara en erken 1 saat de ulaşmaktadır. Şahinbey ilçesine bağlı bu yerleşim alanının polis tarafından takip edilmesi gerektigini düşünüyorum. Ökkeş bey ulaşımı hiç söylemeyelim, akşam 7 den sonra vasıta yok, taksi tutmanız gerek. Binevler dolmuşlarının son duragı bu bölgeye alınacak diye söylentiler var fakat hiç bir çalışma veya cevap veren yok. Okul ve sağlık ocagı yok. Çocuklarımız okul için Karataş mahallesine gitmekte. Saglık ocagı için yine karataş veya 500 evlere gidilmekte. Bu konuyu da köşenizde paylaşır ve gereken mercilere iletmemizde yardımcı olursanız mahalle halkı olarak bizi mutlu edersiniz. İyi günler dilerim"HEPİNİZE İYİ HAFTALAR