Bilmiyorum" dedi.

Güzelbey sosyal medya hesabından şehirdeki günlük vefat sayıları ve isimler üzerine dikkat çeken bilgilendirmede bulundu. Güzelbey, koronadan vefat edenlerin sayısındaki artışa dikkat çekti ve bir gerçeği gözler önüne serdi. Yayınlanan listede Suriyelilerin sayısının azlığına vurgu yapan Güzelbey, "Asla niyetim, Suriyeliler neden az ölüyor diye sormak değil. İsterim ki Hiç kimse ölmesin Ne Türk ne de Suriyeli ne de başkası. Ancak bu rakamlar, istatistik bilgilerimizi alt- üst ediyor ve araştırmaya değer olduğunu düşünüyorum. Sorduğum bazı kaynaklar, Suriye'de Sıtma aşısının rutin yapıldığını bunun da, insanları Korona'dan koruduğunu söylüyor.
Bilimsel izahı var mı ? Bilmiyorum" dedi.

Güzelbey, önemli vurgular yaptığı paylaşımında "İlginç bir gerçekle yüz yüzeyiz. Araştırmaya değer bulduğum için de burada paylaşmak istedim. Şehrimizde, 500 bin Suriyeli var. Yerlerinden, yurtlarından olmuş, çoğu zor durumda olan insanlar. Gaziantebin nufusu göz önüne alındığında, şehirdeki her 4 kişiden birisi, Suriyeli demek.
Korona belası öncesi Gaziantep de günlük vefat sayısı günde 20-25 idi. Gazeteci arkadaşın verilerine göre, geçen perşembe 67 dün ise, 57 idi. Niyetim ne felaket tellallığı yapmak, ne de şehirde ki Korona'dan vefat sayısını ortaya çıkarmak" diye konuştu.

ÖNEMLİ BİR KONUYA DİKKAT ÇEKTİ

"Ben başka bir konuya dikkat çekmek istiyorum. 67 kişinin vefat ettiği gün, Suriyeli vefat sayısı 3 idi. Bunların da yaşları 80 - 87 - 93 idi. Belki de bu insanlar yaşlılığa bağlı olarak vefat etmiştir .Korona'dan değil" diyen Güzelbey, "Allah rahmet eylesin. 57 kişinin vefat ettiği gün ise Suriyeli sayısı sadece 1, 80 yaşında birisi. Asla niyetim, Suriyeliler neden az ölüyor diye sormak değil. İsterim ki hiç kimse ölmesin. Ne Türk, ne de Suriyeli ne de başkası.
Hele, zor şartlarda yaşayan bu insanların ölmesini, asla ... Ancak bu rakamlar, istatistik bilgilerimizi alt- üst ediyor ve araştırmaya değer olduğunu düşünüyorum. Sorduğum bazı kaynaklar, Suriye de Sıtma aşısının rutin yapıldığını bunun da, insanları Korona'dan koruduğunu söylüyor.
Bilimsel izahı var mı ? Bilmiyorum.

BİLGİLERİ BARLAS İLE PAYLAŞTIM

Güzelbey devamla "Ülkemizin, sayılı farmakologlarından, arkadaşım Prof.Dr.Aydın Barlas ile bu verileri paylaştım. Prof Aydın Barlas'ın cevabı şöyle
" Evet ben de bu aşıyı merak ettim, çünkü çok uzun süredir hatta klasik bilgi olarak, sporozoidlere (parazitin dişi anofelin tükürüğünde bulunan formu) karşı etkili ilaç olmadığından sıtma enfeksiyonu engellenemez idi. Ama şizont ve gametositlere karşı kullanılan ilaçlar eskiden beri var.1-2 yıl önce Afrikada(belki Hindistanda da)kullanılan bir sıtma aşısı bulunduğunu duydum. Ticari adı Mosquirix imiş. Acaba Suriyede de kullanılıyor mu? "

AŞI MESELESİ

Covit 19 aşısının uygulanmaya başlatılacağı haberlerine sevindiğine vurgu yapan Güzelbey, "Bu arada, aşıyı yaptırmak istemeyenlerin olması da tabiatıyla normaldir. Çünkü Aşı karşıtlığı Dünya da yaygınlaşıyor. Bu konuda, bilimsel açıklama yapacak değilim. Son zamanlarda özellikle Avrupa'da " Homeopathy " isimli bir tedavi uygulanıyor. Uygulayıcıların aşı karşıtı olduğunu biliyorum. En meşhur merkez İsviçre de "Prof.Dario Spinedi Klinik" Bunlar daha önce aşılanmış kişilerde tedavi şansının azaldığını iddia ediyorlar. Benim söylemek istediğim başka bişey. 1974 yılında, İzmir de Ortopedi ihtisasına başladığım zaman, en çok karşılaştığımız ve tedavi ettiğimiz hastalar ; Polio Sekeli yani çocuk felci olan çocuklardı. Hatta o zaman, Polio Sekeli Cerrahisi konusunda, Türk Hekimlerinin üzerine kimse yoktu. Polonya asıllı ABD de yaşayan Dr. Albert Sabin'in polio aşısını bulması Polio tedavisi konusunda bir dönüm noktası oldu. 12 Eylül yönetiminin de, Ülkeye yaptığı herhalde tek faydalı iş, Polio eradikasyonu oldu denilebilir. Ülkede aşı kampanyası başlatıldı. Aşılama ile, Polio'nun kökü kurudu. Peki , Turkiye'ye Polio nasıl girdi ? Bu konuda farklı görüşler var. Marshall yardımı ile gelen , süt tozları şimdi en çok İtham edilen denilebilir. Şimdi yetişen Ortopedistler, belki hiç Polio sekeli görmüyorlar ama iyi ki de görmüyorlar. Çünkü, Polio'dan tam iyileşme hayal gibi bişey. Bu nedenle aşı karşıtlarına hak vermiyorum.!!! Eğer Dr.Albert Sabin'in bulduğu ve sadece şeker üzerine 2 damla damlatmak suretiyle uygulanan, çocuk felci aşısı olmasaydı, şimdi etrafımız , felçli insanlarla dolu olacaktı. Herşeyin bir riski olduğu gibi, mutlaka Covit 19 aşısının da riski vardır. Penicilin iğnesinden bile hasta kaybedildi. Ama, teraziye koyarsak; bence aşı yaptırmak ağır basar" LEYLA ÖZEKŞİ POLAT