T.C Süleyman Demirel üniversitesi, mimarlık fakültesi, 2008–2009 bahar yarıyılı diploma projesinin konusu “Gaziantep çocuk oyunları müzesi ve oyun evi…” ilgililerce sipariş edilen ve yeri önceden belirlenen, uygulama imkânı, Gaziantep Büyükşehir Belediyesince yaratılacak olan bir proje… Bu proje için; 27 Şubat 01 Mart 2009 tarihleri arasında 36 “genç mimar” konuğumuz, olarak kentimize gelmişler ve kendilerine gösterilen bölgede incelemeler yaparak, kent dokumuzu tanımış ve projelerini hazırlamışlar… Hazırlanan bu projelerden 18 tanesi T.C Süleyman Demirel Üniversitesi Mimarlık Fakültesi tarafından sergilenmeğe değer bulunmuş ve “Gaziantep Müze Dostları Derneği tarafından organizasyonu yapılan” bu çalışma, Gaziantep Büyükşehir belediyesi salonunda sergilenmeğe konulmuş ve halen devam etmektedir… Kent yararına elde edilmiş, hiçbir gideri olmayan 18 proje, seç beğen uygula… “Armut piş ağzıma düş…”
Güzele hizmet ancak bu kadar olur… Tesadüfler insanı bir anda şöhret, para pul, gemi kat yat otel sahibi yapar, bir bakarsınız ki üçe aldığınız bir mal yüze katlanmış…
Diyelim ki; varsayalım veya hayal kuralım… Bir “baliğci tinerci yuvası” olan Antep evini ehven fiyata satın aldınız, hiçbir kurum kuruluş size yardımcı olmadı, tüm birikimlerinizi harcayıp evi yenilerken, birkaç evi daha alıp birleştirdiniz, bir de baktınız ki! Belediye hemen tam köşesinden yeni bir yol açtı ve yolu bir anda düzenledi alt yapısını iyileştirdi…
Bununla da bitmedi, sokağın köşe başındaki görüntü kirliliği yaratan ve baliğci tinerci mekânı olan bir konak, Belediye tarafından alındı ve yenileme işleri başladı, olmadı sağı solu karşısı çok kötü, sahipleri ise onları onaracak maddi imkândan yoksun, durduk yerde kamulaştırmada yapamazsın…
Peki, bu sorunu nasıl çözersin?
Akıl akıldan üstündür…“Gaziantep çocuk oyunları müzesi ve oyun evi…” siparişiyle bu sorunu çözmeye ilk adımı atarsın, bu duruma sadece bakanlar zaten işin aslını göremiyorsa, “senin mülkünde değeri yüze katlar tutya olur altın… Güzel mi güzel…” Dünün sözü: “aklın üç işareti vardır; İyi düşünmek, iyi söylemek, iyi yapmak…” (Demokritos) Bu gazete ve her gazeteyi “okuduktan sonra” lütfen okunacak bir yere bırakın… Hiç bir yazının “son kullanma tarihi yoktur…” [email protected]