Ticaret Odası Başkanı Tuncay Yıldırım, son günlerde ülke gündeminde yer alan kadına şiddet ve orman yangınlarına değinerek Türk örf ve âdetinde kadının her zaman el üstünde tutulduğuna vurgu yaparak, “Türk tarihinin hiçbir noktasında “Kadın” değersizleştirilmemiş, aksine el üstünde tutulmuştur. Kanunlar ve yaptırımlar maalesef yetersiz. Bu zihniyet meselesidir ve bu zihniyeti düzeltmenin en temel yolu da aile içi eğitimdir. Lütfen erkek evlat, kız evlat yetiştirmeyelim. İnsan yetiştirelim.” Orman yangınlarının da bir cinayet olduğuna vurgu yapan Yıldırım, “Ormanlarımızı koruyamamak bizim torunlarımıza karşı ayıbımız. Onların nefeslerini, havasını, suyunu yok etmeye, ekosistemi bozmaya hakkımız yok. Yangınlarla yok olan her karış orman alanının vasfının değiştirilmemesi için daha katı, asla değiştirilemez yasal düzenlemeler olmalı” dedi. Yıldırım ayrıca “Ekonominin mevcut küresel durumu, ulusal ekonomimizdeki girdi maliyetlerinin yüksekliği, Suriye krizi ile mücadelemiz. Tüm bunlara karşın çalışmaya devam ediyoruz" şeklinde konuştu. KANITIMIZ VAR“Küresel düzeyde yaşanan siyasi gelişmelerin ve de ticaret savaşları baskısının ekonomiye de yansımaları oluyor. Çin ve Amerika arasında yaşananların Türkiye’deki etkisini pazar gecesi Asya piyasalarının açılmasıyla lira dolar kuru karşında hızlı iniş çıkışta gördük” diyen Yıldırım, Türk iş dünyasının her şartta vazgeçmeden çalıştığının en büyük kanıtının da Gaziantep rakamları olduğunun altını çizdi.ÇALIŞMAYA DEVAM EDİYORUZYıldırım, “Ekonominin mevcut küresel durumu, ulusal ekonomimizdeki girdi maliyetlerinin yüksekliği, Suriye krizi ile mücadelemiz… Tüm bunlara karşın çalışmaya devam ediyoruz. Odamızın her ay veri sağlayıcılardan derleyerek hazırladığı “Bir Bakışta Gaziantep Ekonomisi” bilgi notunda da görülüyor ki aylık bazda rakamlar yükseliş trendinde. Bu rakamlar incelendiğinde, OSB’deki elektrik tüketiminin Temmuz ayında Haziran’a göre yüzde 27, ihracatın yüzde 50, açılan firma sayısının yüzde 90, konut satışlarının ise yüzde 83 arttığını görüyoruz. Elbette önemli olan bu artışlarda sürdürülebilir bir trend yakalamak. Temeli sağlamlaştırmak, yatırım ve iş kararlarımızı belirsizlik kaygısı olmadan alabilmek” diye konuştu.