Eğitim Sen Gaziantep Şube Başkanı Ali ersönmez, il sonuçlarının kamuoyu ile paylaşılması gerektiğini belirterek, “İl sonuçları açıklanmadan ilimiz, ilçemiz, mahallemiz, köyümüz ve Türkiye’nin eğitimdeki planlamaları,yapmak, tedbirleri geliştirmek mümkün olmayacaktır, gerçekle yüzleşmek zorundayız. Öğrencilerimizin kişisel sadece puan ve yüzdelik dilimleri dışında bir sonuca ulaşamıyoruz” dedi.GERÇEKLERİ BERDEST EDEMEYİZ‘Sınav merkezli, eleme anlayışlı bir eğitim anlayışı kabul ettiğimiz bir anlayış değil’ diyen Ersönmez, ”Her bireyin yetenek, beceri, istek, seviyelerine göre okul türlerine yerleşmesi talebi hayata geçirilmelidir.Ancak ülkemizde eğitimin aşamasında “sınav merkezli sistem” sürüyor, ona göre değerlendirmek durumunda kalıyoruz. ÖSYM tarafından yayınlanan istatistiklere baktığımızda il il, ilçe ilçe veya okul türlerine göre bir başarı veya sıralama sonucuna ulaşamıyoruz. Ancak ÖSYM’nin istatistiklerinde sınırlı bilgilere ulaşabilmekteyiz. Yaşadığımız yerde, ilçede, ildeki eğitimin Türkiye’nin genel düzey içindeki potansiyelini her velinin, eğitimcinin ve öğrencinin bilmeye hakkı vardır. Eğitim geleceği açısından il il sonuçların değerlendirmesinin bir an önce kamuoyu ile paylaşılması önemlidir. İl İl sıralama sonuçlarını kamuoyu ile paylaşmadan ilimiz, ilçemiz, mahallemiz, köyümüz ve Türkiye’nin eğitimdeki planlamaları,yapmak, tedbirleri geliştirmek mümkün olmayacaktır, gerçekle yüzleşmek zorundayız. Sosyal medyadan sadece bireysel başarılarla övünerek gerçekleri berdest edemeyiz. Bireysel başarı değil, tümden başarı eğitimin başarısıdır” diye konuştu.CAN YAKICI BİR SONUÇYükseköğretim Kurumları Sınavı’nda (YKS) istatistiklere bakıldığında belli sonuçların görüldüğünü dile getiren Ersönmez, “Temel Yeterlilik Testi’nde (TYT) 14 bin 971 üniversite adayı sıfır çektiğinin sonucuna ulaşabiliyoruz. Bu durum can yakıcı bir sonuçtur. Bu kadar sayıdaki adayın sıfır çekmesi eğitimdeki yetersizlik, durağanlık ve gerilemeyi açıkça ortay çıkarmaktadır. Sayısal, sözel ve eşit ağırlık puan türlerinden birer, yabancı dilden ise 5 aday 500 tam puan alarak birinci olduğunu sonuçlardan görüyoruz. Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafından hazırlanan 2019-YKS sonuçlarına ilişkin verilere göre, TYT’ye katılan adaylardan yüzde 74,16’sı barajı geçerek 150 veya üzerinde puan aldı. Kadın adayların yüzde 77,21’i 150 ve üzerinde puan alırken, erkeklerin yüzde 71,24’ü barajı geçti. Burada kadın adayların LGS’de olduğu gibi başarılarının daha yüksek olduğunu görüyoruz. Bu da ayrıca sevindirici bir durum. AYT’nin sayısal puan türünde ise adayların yüzde 39,34’ü barajı geçerek 180 ve üzerinde puan alırken,bu puan türünde adayların yüzde 60,64’ünün barajı aşamaması ciddi bir sorundur. Sözelde yüzde 75,49’u, eşit ağırlıkta yüzde 57,39’u barajı geçti. YDT’ye katılan adayların da yüzde 79,44’ü 180 ve üzerinde puan alma başarısı gösterdi” dedi.BİZCE BAŞARISIZLIK İTİRAFISözelde durumun sayısala göre daha olumlu olduğu sonucunun ortaya çıktığını dile getiren Ersönmez, “TYT’de tüm adayların en iyi yaptığı test Türkçe olduğu görülmektedir. TYT’de en başarılı olunan Türkçe testinde bile doğru yanıtlama oranı yüzde 37,5 ve doğru yanıtlanmayan oran ise 62,5 olmuştur. Bu ortalamalar ve istatistiklere baktığımızda eleme değil, eğitimde verimlilik veya gelişme olarak değerlendirilseydi öğrencilerin Yüzde 90’ı sınıfta kalacağı görülüyor. Bu sonuçların bir felaket olduğu eğitim uzmanları, eğitimciler, sendikalar ve veliler tarafından da belirtilmesine rağmen, MEB bir açıklama bile yapamamıştır. Bizce sessizlik başarısızlık itirafıdır. Çünkü bu sınav sonuçları okul öncesinden liseyi bitirinceye kadar ülkemizdeki eğitimin aynası olmuştur. Bir ana önce her gelen bakanın, siyasi iktidarın kendine göre değil,velinin ve öğrenicini ilgi isteğine göre; insani, yaşamsal, evrensel, bilimsel, eşitlikçi, demokratik bir eğitim modelinin hayata geçirilmesi gerekiyor” diye konuştu. Meral KINACILAR