Spor yazılarımı sürekli okuyanlar mutlaka hatırlayacaktır..Okumayan varsa internette gazetemizin arşivinde görebilir..Bir kere Gazişehir şehirle bütünleşmeyi sağlayamadı..Kongre sonrası yazmıştım, böyle bir dönemde tarihi fırsat kaçırıldı, sessizce genel kurul yapıldı katılım çok düşüktü diye..Bir kulübün kulüp olmasının yolu kongrelerden geçer oysa.. Kongreler o kulübü sahiplenmek isteyenlerin adresleri olmalıdır..Dar kadrolu, belirli bir kesimin yer aldığı kadrolar şehirde kabul görmez..Hele hele Gaziantepspor gibi bir devin göz göre yok edilmesine seyirci kalınması, tepkiyi ve öfkeyi beraberinde getirir..Tüm bunlara karşın makul miktarda bunu şehirdeki sporseverler üzerinde yapılacak projeler ve çalışmalarda azaltma yoluna gidilebilirdi, o da yapılmadı maalesef..Zengin-Fakir ayrımına getirildi şehrin iki takımı..Yazdım bunları hep.. Uyarılarda ve tavsiyelerde bulundum durmadan..Maalesef ben yazdım ben okudum.. Dikkate almaları gerekenler de okudu aslında. Ama onlar bu sözlerden, bu önerilerden birşeyler çıkartmak gerekirken, şahsıma yönelik yanlış düşünceler içerisine girdiler..Benim kaderim bu zaten..İbrahim Kızıl zamanında da oldu böyle şeyler.. Uyardık bildiklerini yaptılar. Yazdık kafalarının dikine gittiler..Şehri uyandırmaya çalıştık oralı olmadılar. İşi siyasete dökerek zaman kazanan İbrahim Kızıl'a destek bile verdiler..Aslında Adil beyin iyi kullanabilseydi elinde büyük fırsat vardı, ama yapamadı, belki de yapmadı..Tekrar ediyorum, futbol kulüplerini yönetmek çok zordur..Bakın Gazişehir yönetim kurulu listesine..Toplamda 30 kişilik yönetici bulunuyor. İçerisinde saygı duyduğum çok önemli isimler var.. Ama bunların sadece 2-3'ü kulüpte olup bitenden haberdar..Neler olup bitiyor çoğunun haberi bile yok, dahası bizden öğreniyorlar..Bunları yazıyorum diye kimse kızmasın lütfen..Çünkü gerçek bu.. Bu yapıdan en çok faydalananlar; 1- Menejerler 2- Teknik adamlar 3- Futbolcular..Ki o futbolcular geldiklerinden itibaren kulüp ve takım ruhunu hissedemiyorlar..Yaşayamıyorlar, çünkü onlara yaşatacak bir oluşum yok.. Yönetici yok, idari ve teknik yönden sözü dinlenilecek yetkili yok..Aslında var gözüküyor.. Ama yok..Futbolcu cin gibidir.. Ortamı iyi gözetler.. Kimin ne işten anladığını hemen anlar.. Kulübün yapısındaki bütünlük, kendisine sorumluluk verecek atmosfere önemlidir onun için..Gelen yeni futbolcuları kendisiyle kıyaslar.. Artısı var ise saygı duyar, sıradan veya aşağı seviyede ise bu takım içinde saygıyı ve sevgiyi kaybettirir..Çok yaşadığım ve şahit olduğum için, hatta bunları bir dönem LİG TV'de yorum yaparken konuştuğum için, futbolcu, teknik adam ve menejer dünyasını çok iyi bilirim..Neyse lafı uzatmaya gerek yok..Bu yazım da arşivlerde yer alacak ve gelecek zaman içerisinde değerlendirilecek..Son sözüm şudur;Başarısızlıkta Teknik direktör Mehmet Altıparmak'ın hata oranı yüzde 10'u geçmez..Hataları yok mu ? Var elbette..Bunda en büyüğü herşeyi ben bilirim havası..Yanlış kişilerle ilişki kurup temasa geçmesi..Bunda onun suçu yok aslında.. Geldiğinde o kadar ilgi ve iltifat gördü ki, ayakları yerden kesildi..Küçük uyarılar ona çok basit geldi.. Kaile bile almadı..Doğru isim miydi, asla değildi.. Benim tavrım geçen senenin kadrosunun ve teknik adamının bozulmaması, 3-4 nokta transferlerle süper ligin kapısını açarız yönündeydi, ki bunu da yazmıştım zaten..Olmadı.. O geldiğinde hava atan, kulüp yapısındaki yanlışları, eksikleri olması gerekenleri görmesine rağmen ses çıkarmayan Mehmet Hocamız şimdi panikte.. Görevden alındı haberini bekliyor heyecanla..Burada söyleyeceğim en net şey; hocayı eleştiren birisi olarak Mehmet Hocanın görevinden alınmasının Gazişehir'de pek fazla değişikliğe yol açacağını sanmıyorum..Çünkü ağacın kurdu içerisinde..Adana Demirspor maçı mı..Sonuçlarını önceden gördüğüm maçları yazmanın anlamı var mı ?