Kendirli Gazi Kültür Merkezi’nde düzenlenen Söyleşide konuşan Dr. Samet Bayrak, "Antep Harbinde, 24 bin nüfusun 6 bin 317’sini şehit vererek, tarihe destan armağan eden bu kenti unutmadık” dedi.

BAYRAK: ANTEP SAVUNMASI, BİR HALK HAREKATIDIR

Söyleyişisine, 'kurtuluşumuz ve gaziliğimiz kutlu olsun' diyerek başlayan Dr. Samet Bayrak, Antep Harbi’nin gelecek kuşaklara aktarılması gerektiğini vurgulayarak, “Antep Harbi’ni gelecek kuşaklar birbirine aktarmalı, belleklerde canlı tutulmalı, unutulmamalı ve bilinip bellenmelidir. Çünkü bunlar, Gazi kentin ulusal bilince kazandırdığı, armağan ettiği kutsal değerlerdir. Fransız Ordusu bu kenti işgal etmek için 11 ay uğraştı. Antep Savunması, bu eşsiz kahramanlığıyla hem kendini hem Güneydoğu Anadoluyu düşman işgalinden kurtarmakla kalmadı, Batı Anadolu’da cereyan eden Sakarya ve Dumlupınar Savaşlarına da örnek oldu. Antep Savunması, bir halk harekatı, milli birliğin ve milli onurun bir şahlanışıdır” şeklinde konuştu.

SADECE İŞGALCİLERE KARŞI VERİLMEDİ

Antep Harbi’nin sadece işgalcilere karşı verilen bir kahramanlık destanı olmadığını belirten Bayrak, sözlerine şunları ekledi:“Antep Harbi, önce İngilizlere daha sonra Fransızlara, tekrardan ise onların işbirlikçisi Ermenilere karşı verilmiş olan bir mücadeledir. Bugün şunu ilave ediyorum. İçimizdeki bir takım insanlara karşıda bu mücadele verilmiştir. Mustafa Kemel Paşa, Antep İngiliz ve Fransız işgalinden önce, engin öngörüsüne karşın defalarca izah etmiş, gerekli tedbirlerin alınmasını vurgulamıştır. Harbin başlangıcından ateşkese kadar, Mustafa Kemal haberleşmeye müdahil olmuştur. 27-28 Ekim 1918 senesinde M. Kemal Paşa, Milletvekili Ali Celali ile görüşür ve Ali Celaliye, yakında buraların İngilizler tarafından işgal edileceğini bildirir, buna görede tedbir alınmasını söyler.”

SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI GETİRİLİR

Bayrak, Antep’in işgal edilişini şu şekilde anlatır:“17 Aralık 1918’de, İngilizler Halep’ten kışı çıkarmak için Antep’e gelir, önce Amerikan Koleji, sonra Bayazhan ve Ekmekçi Fırını’nı işgal ederler. 25-31 Aralık 1918’de, Mustafa Kemal’in emri üzerine, Antep’te İngiliz işgalcilerini memleketlerinden atmak için, Tankcızade Hoca Abdullah Efendi, Tankcızade Hüseyin Celal Göğüş, Hafız Şahin Efendi, Kürt Hacı Osman Ağa düşman işgalinden kurtarmak için ahaliyi teşvik eden, miting yapma hususunda uyarır. 12 Ocak 1918’de, İngilizler Antep’te haftada iki gün yayınlanmakta olan Ayıntap Gazetesi’nin yayını durdurur. Emperyalist güçler her zaman vardır ama Amerikan Kolejinde bulunan İngiliz güçler, yayınlanan gazete ile ilgili, ‘Basının olduğu yerde örgütlenme ve direniş olur’ der ve gazeteyi kapatır. Daha sonra İngilizler Antep’lileri evlerinden çıkartır ve boşaltıkları evlere, Ermenileri yerleştirir. Aynı zamanda sokağa çıkma yasağı koyar. Telgraf haberleşmesi işgalcilerin elinde olduğu için Antep’liler dünyada olan bitenden habersizdir.”

ANTEP, ÇOK AĞIR BEDELLER ÖDEDİ

Antep’in çok ağır bedeller ödediğine dikkati çeken Bayrak, “Antep, Andoludaki Kuva-ı Milliye yemin metninin bedelini çok ağır ödedi fakat Antep, onurunu ve bağımsızlığını kurtardı. Antep’liler ağıtlar yaktı, kanını içine akıttı ve tüm dünyaya şu mesajı verdi. ‘Taş üstünde taş, gövde üstünde baş kaldıkça can taşıyan bir tek nefes alan bulundukça, Antep asla teslim olmayacaktır.’ Tarih 29 ekim 1919 senesinde İngilizler Antep’i Fransız işgaline terk ettiler. Harp esnasında aynı zamanda Antep açlıklada mücadele vermiş. Ölmüş hayvan eti, sebze kökü kaynatıp

yemişlerdir” diye belirtti.

YARALILAR KAN İÇİNDE AMELİYAT EDİLDİ

Harp’te, yetersiz tıbbi olanaklarla yaralıların tedavi edildiğini anımsatan Bayrak, “Her evden bir kişi şehit verilmiş ve Şehreküstü’deki Esenbey Cami avlusuna kefensiz gömülmüş. Yaralılar Şıh Cami’nde tedavi edilmiş ancak uyuşturucu, eter, narkoz olmadığı için yararlıların el ve ayakları bağlanarak kan içinde ameliyat edilmiş. Sargı bezi olmadığı için kadınların tülbentleri ve hocaların sarıkları sargı bezi olarak kullanıldı. Fransızlar hastane olarak kullanılan Şıh Camisini çatısında beyaz kızılay bayrağı olmasına rağmen iki kez bombalamıştır. Orada bulunan yaralıları bir kez daha mecruh hale getirmiştir” ifadesini kullandı.

ŞAHİNBEY VE ŞEHİTKAMİL…

Bayrak, Antep Harbinin adeta emsalleri haline gelen Şehitkamil ve Şahinbey’in şehit edilişini de anlattı. Bayrak, şunlarıda ekledi: “21 Şubat 1921’de, Kamil şehit olmuştur. 28 Mart 1921’de ise, Şahinbey Elmalı Köprüsü’nde şehit olur. Bu kara haber Antep’te çabuk duyulur ve Antep’te figan sesleri yeri göğü ağlatır. Şahinbey şehit olduğunda arkasında, kocasının yolunu gözleyen dul bir eş, 12 yaşındaki oğlu Hayri ve Antep’lilerin yürekleri yakan şu ağıtı kaldı. Adına türküler yakıldı. ‘Şahini sorarsan 30 yaşında, Süngü ile delindi köprü başında. Çeteler toplanmış hardal başında. Uyan Şahin uyan gör neler oldu, Sevgili Antep’e düşmanlar doldu. ’Fransız askerleri Antep’te Şahinbeye destek veren 14 yavruyu dışarı dizip, süngülerler.”

AYTEKİN: GURUR KAYNAĞIMIZ

Gaziantep Kulübü Başkanı Tarık Aytekin ise, “Gaziantep’e Gazi’lik ünvanın verilişinin 97’nci yıl dönümü kutlu olsun. Bu ünvan bizim için büyük bir gurur kaynağıdır”. Vatan topraklarının korunması için canları uğruna savaş veren şehitlerimizi ve gazilerimizi asla unutmadık, unutturmacağız. Biz Gaziantep’liler, Şehitkamil, Şahinbey, Karayılan, Özdemirbey ve Tüfekçi Yusuf gibi gurur ve örnek alacağımız atalara sahibiz. Bugün bile içinde bulunduğumuz Kendirli Gazi Kültür Merkezi, Antep Savunması’nın izlerini, üzerinde barındırıyor” dedi. AYŞEGÜL BAĞCI