Süper ligde şampiyonluk yaşayan takımların dışında Gençlerbirliği ile birlikte en iyi istikrarı yakalamıştı kırmızı – siyahlılar. Avrupa’da ülkemize puanlar kazandırarak Türkiye’de taraflı tarafsız gurur duyulacak bir takım olmuştu.

UÇUP GİTTİLER

Ne yazık ki son 10 yılda Gaziantepspor kulübünü yok etme planları yavaş yavaş işlemeye başladı. Kulüp menfaatini hiçbir zaman düşünmeyen yönetim anlayışıyla idare edilen kırmızı – siyahlı kulübe sayısız yıldız futbolcular gelmesine rağmen, transfer paralarının akıbeti belli olmadan uçup gittiler. Her sezon milli takımlara futbolcu verirken, artık futbolcu bulamaz hale geldi ve sonuç olarak düştüğü 1’inci ligde alt yapıdan gelen futbolcularla mücadele etmek zorunda kaldı.

GÖZYAŞLARI DÖKÜLDÜ

Gaziantepspor alt yapısında yetişmişti, fiziği ve oyun tarzıyla bir zamanların efsane golcüsü Hakan Şükür’ün veliahttı olarak gösterilmişti ama eski yönetim alt yapıdan hiçbir futbolcunun A takımda yer almasını istememesi nedeniyle kadroda düşünülmedi. Yeteneğini bilen hocaları onun başka kulüplere satılmasına razı olmadı, kiralık gönderilerek takımda tutulması sağlandı. İşte o futbolcu Serhan Yılmaz küsmedi, darılmadı, kırılmadı transfer yasağı gelmesinin ardından kendisini isteyen takımlara olumsuz cevabını vererek parayı düşünmeden kırmızı – siyahlı formaya hizmet etmeyi gözü kapalı kabul etti. Ligde oynadığı Ankaragücü maçında attığı mükemmel golün sonrasında arka arkaya yenilen gollerle mağlup duruma düşerken Serhan hırsına hakim olamadı, mağlubiyeti kabullenemedi ve kırmızı kartı gördü. Son oynanan Boluspor maçının ardından ise sahanın ortasına yığılıp kaldı, herkes soyunma odasına giderken genç futbolcu düştüğü yerden zorla kalkabildi. Kalyon stadyumunun çimlerine düşen yağmur damlalarından daha fazlası Serhan’ın gözyaşlarıydı. Aslında Serhan Yılmaz, alt yapısında yetiştiği kulübün kaderine ağlıyordu.

TARAFTARLARDA TERK ETTİ

Gaziantepspor’a gönül veren taraftarlara yıllarca sırtını dönen eski yönetim onların her geçen gün takımlarına küsmesine neden oldu.

Geçmiş yıllarda Kamil Ocak Stadyumunda oynanan maçlara bilet bulamayan kırmızı – siyahlı taraftarlar ya canlarını hiçe sayarak stadyumun duvarlarından tırmanarak maça girerlerdi yâda civar binaların ve ağaçların tepelerine çıkarak maç izlerlerdi. İşte o Gaziantepspor’a canını verecek kadar gözleri hiçbir şeyi görmeyen taraftarların büyük çoğunluğu ise takımlarına bu kötü durumda sahip çıkmıyorlar. Sadece Gençlik27 ve Hoşgör Tayfa gruplarının dışında Gaziantepspor maçlarının oynandığı tribünler tamamen boş kalıyor. En kötü dönemde Gaziantepspor’a sahip çıkması gereken taraftarlar ne yazık ki beklenen ilgiyi göstermiyor.

SAHİP ÇIKIN SAHİP ÇIKARTTIRIN

Gaziantepspor’un en kötü döneminde sahip çıkması gereken en büyük kitle mutlaka ki taraftarlardır. Gaziantep şehrinin en büyük marka değeri olan Gaziantepspor’a taraftarlar böyle günlerde sahip çıkmayınca şehrin ileri gelenleri de destek olmama düşüncelerini devam ettiriyorlar. Kırmızı – siyahlı renklere gönül veren taraftarlar önce sahip çıksınlar daha sonra şehrin büyüklerinden sahip çıkmalarını istesinler.

MUHARREM TÜRKOĞLU