Şahin, Avrupa'nın en prestijli ödülünü alan Gaziantep'in hikayesini anlattı. Şahin, “13 yıldan beri 500 bin mülteciyle birlikte yaşadık. Hiç kimseyi geride bırakmadık. Herkesle birlikte yol gittik ve bir model oluşturduk. Gaziantep modeli. Birlikte rahmet var, birlikten güç doğar modeli. Tabii marifet iltifata tabidir. Yaptığın işin görülmesi, ödüllendirilmesi bizim açımızdan çok kıymetli. Ülkemiz açısından çok kıymetli. Çünkü Avrupa Konseyi çok ciddi bilimsel temel verilerle çalışıyor. Teknik raporlara bakıyor. Şehrin nereden nereye geldiğini çok iyi bir şekilde analiz ediyor. Ve biz 5 Avrupa Birliği şehriyle yarıştık. Almanya, Polonya, Ukrayna... 5 şehir finale kaldı, 16 oyla biz birinci olduk. Çok ciddi bir yarışmadan çıktık”
GAZİANTEP BUNU BİTİRMİŞ
Şahin, “Hiç unutmuyorum, London School'daki bir hoca dedi ki: Ya siz 'ece-acak' diyorsunuz, Gaziantep bunu yapmış, bitirmiş. Uygulama o kadar mühim ki, uygulamada bir elinizde bir networkünüz var. Bunların hepsinin görünür olabilir olması önemli. Şu anda yenilenebilir enerjide, yeşil şehirde, kardeş şehirlerde (28 kardeş şehrimiz var) bunların hepsini bir araya koyduğumuzda size bir puan veriyorlar. Bu puanda en yüksek puanı siz alıyorsunuz. Bir de dediler ki: Biz kendimiz getireceğiz. Kıymetli Başkan bir konuşma yaptı. Bu da çok önemliydi. 'Ya dedi 500 şehri gezmiş birine sordum. Nerede yaşamak istersin? Çok şaşırdım. Gaziantep' dedi. 'Peki niye?' dedim dedi 'İnsanından dolayı' dedi. Bu erdemli şehir. İyilik güzel bir şey, iyilik iyileştiriyor. O merhamet duygusu çok güçlendiriyor. Bunların hepsi bize çok güzel bir ödül getirdi ve bundan dolayı da çok mutluyuz. Doğru bir şekilde yolumuza devam ediyoruz”
SOKAK HAYVANLARI UYGULAMASI ÖRNEK OLDU
“Yaptığımız sistemde 15 dönüm önce bir rehabilitasyon merkezi yaptık. Burada ikinci bölüm. İki ayrı bölüm var. Bölümün bir tanesi 15 dönüm rehabilitasyon. O rehabilitasyon merkezinde aşılama var, kısırlaştırma var, mama üretim merkezi var ve sahiplendirme var. Şimdi hayvanlarımız orada bütün işlemleri bittikten sonra rahat bir doğa ortamında yaşamak istiyor. O zaman dedim ki, ne yapacağız? Bizim bu işin başında olan Celal Başkan var. İyi bir veterinerdir. 'Başkanım böyle 100 dönüm bir ormanlık alan isteyelim. Bunların artık aşılanmış, kısırlaşmış halde sağlıklı ortamda yaşamasını sağlayalım' dedi. O zaman dedim ki hemen yeri bulalım. Yeri bulduk. Sağ olsun Orman Bakanlığımız hem bunun yapılmasına yardımcı oldu hem bu işin bize verilmesine yardımcı oldu. Orada birbiriyle uyumlu, içinde havuzu var, kışlığı var, yazlığı var. Hakikaten kendi içinde huzurlu olacağı bir ortamı sağladık”
YENİDEN UYUM DESTEK MERKEZİ
“Şimdi tabii önce 500 bin mülteciyle birlikte yaşadık, bir model oluşturduk. Birlikte okuttuk, birlikte çalıştık. Günün sonunda orada çok şükür komşumuzda bir huzur ortamı oluştu ve yeniden herkes bülbülü altın kafese koymuşlar, vatanım da vatanım diyor. Allah kimseyi vatansız bırakmasın. Dönmek istiyor. Fakat dönmek isterken Halep'in kardeş şehriyiz. Çok defa gittim. Bizim çok hızlı bir şekilde komşumuzla gidişte tamamen gönüllü. Vatandaşı bir oraya, bir oraya, bir oraya göndermiyoruz. İçinde göç idaresinin verileri de var, üniversitenin göç enstitüsü de var.”
BİZ ONLARI HİÇ İNCİTMEDİK
“Şimdi bizim şehirde 100 bin çocuk okuyor. 100 bin çocuk okuyor, olağanüstü bir şehir. Şehrin içinde bir şehir var. Bu çocuklar diyor ki, anneler babalar: Dönmek istiyoruz ama okullarımız şu anda tamir edilmesi lazım. Milli Eğitim Bakan Yardımcımız sırf bu işe bakan Bakan Yardımcımızla birlikte: Hangi okulun neye ihtiyacı var? Avrupa Birliği projelerine dedik ki: Artık bunu desteklerken geriye dönüşü teşvik edin. Geriye dönüşü teşvik edecek projelere destek verin. Biz size modeli de getirelim, ne yapılması gerektiğini. Onlar da Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği, bunların hepsi de bize çok sıcak yaklaşıyor. Dolayısıyla belediye hizmetinden tutun altyapıya, su yönetimine, sosyal politikalara bir model oluşturduk ve insanların gönüllü bir şekilde oraya dönmesini teşvik ediyoruz”
GAZİANTEP'TE UYGUN FİYATA EV İMKANI
“Biz hakikaten olağanüstü iş çıkarabilme kapasitesini hızlı bir şekilde başarma gücü olan bir altyapımız var.
Bakanlıkta pratik, uygulamacı olmak çok önemli. Çünkü eylem adamı olman gerekiyor ve bir an önce sorunu çözmen gerekiyor. Biz Murat Bakan'la deprem gecesi, 6 Şubat depremi sabahı geldi. Aslında Cumhurbaşkanımız da Murat Bakan da söylüyor. Geldiler ama gitmediler. Birileri gibi gelip sosyal medyadan fotoğraf çekip de gitmediler. Geldiler ve kaldılar ve geldiler ve çözdüler. Bu toplumda büyük bir güvene... Bunu ben söylemiyorum, bütün 6 Şubat'ı yaşayanların hepsi söylüyor. Biz Büyükşehir Belediyesi olarak da: "Ya, bu model şu: Her şeyi devletten bekleme kardeşim, sen ne yapacaksın?" Sen ne yapacaksın dediğinde hemen Gazikonut'u kurduk. Çünkü bir taraftan yönetmelikte özel sektörün yıkılan yerleri yapmak istiyorsa işi kolaylaştırdık. Bir taraftan devlet zaten bu 500 bin konutun içinde sağ olsun Abdülhamit Bakanımız, vekilimiz, çok uğraştılar. 13 bin konut da bize yeniden yapılıyor. 27 bin konutumuz tamamlandı. Fakat hala göç devam ettiği için 50 bin konut ihtiyacımız var. Onun üzerine dedik ki: "Ya hemen siz de elinizi taşın altına koyun." İlçelerimiz bugün hem Şahinbey hem Şehitkamil büyük ilçelerimiz, onlar kendi gücü ölçüsünde çıktı. Biz de "10 bin konutu biz yapalım" dedik. Her 6 ayda 1000 konut verelim. Şimdi o günkü konuşmada diyorlar: "Günde 550 konut." Bu var ya, bu olağanüstü bir rakam
"İNSANI YAŞAT Kİ DEVLET YAŞASIN
Yeşil şehir, akıllı şehir, yeşil sanayi, akıllı sanayi, işverenin rekabet etme gücünün yükseldiği, işçinin satın alma gücünün arttığı, tamamen terzi usulü bölgesel kalkınmayı esas alan bir çalışma modeliyle biz kendi işimizi iyi yapmaya çalışıyoruz. Bu çok kıymetli bir şey. Kendi işinizi iyi yaptığınız zaman toplumla olan güven bağınız devam ediyor ve alanda 25 yıl boyunca sizi yönetim mekanizmasında tutuyor. En önemli şey ne? Dua. Biz o yüzden aile politikaları, kadının güçlendirilmesi, çocuğun gelişimi, sosyal politikalar, göç yönetimi, insanı merkeze alıyoruz. "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" diyoruz. Bu bakış açısıyla da Türkiye yüzyılı belediyeciliğini, Cumhurbaşkanımızın 94 ruhunu etek kemiğe büründürmeye çalışıyoruz.




