Eskişehir, İzmir, Muğla, Antalya ve Mersin gibi şehirlerin ilk sıralarda yer aldığı araştırmada, bölge komşusu Mersin’in listeye girmesi dikkat çekerken, Gaziantep’in bu sıralamada bulunamaması kentteki sosyal ve ekonomik sıkıntıları yeniden gündeme taşıdı.
Barınma Krizi Derinleşiyor
Gaziantep’te son aylarda başta kira fiyatları olmak üzere temel yaşam maliyetlerindeki artış, vatandaşları ciddi şekilde zorluyor. Kentte 1+1 dairelerin kira bedeli 15 bin TL’yi aşarken, standart bir 2+1 dairede bu rakam 20 bin TL’nin üzerine çıkmış durumda. Ev sahiplerinin 3 ila 4 aylık depozito ve emlak komisyonu istemesi de barınma maliyetlerini daha da ağırlaştırıyor. Özellikle asgari ücretle geçinen aileler ve sabit gelirli vatandaşlar için kentte yaşamak neredeyse imkânsız hale geldi.
Kamu Görevlileri Kentten Ayrılıyor
Kira ve geçim giderlerindeki bu hızlı yükseliş, şehirde görev yapan kamu görevlilerini de doğrudan etkiliyor. Gaziantep’te görev yapan birçok memur, barınma sorunu nedeniyle tayin talebinde bulunuyor. Açılan kamu kadrolarına yeterli başvuru yapılmaması ve mevcut personelin de kentten ayrılma isteği, başta eğitim, sağlık ve güvenlik olmak üzere kamu hizmetlerinde aksamalara neden oluyor.
Temel Gıdalar El Yakıyor
Yalnızca konut değil, gıda fiyatlarındaki fahiş artış da kentteki yaşam kalitesini aşağı çekiyor. Et, süt, sebze ve meyve fiyatlarındaki yükseliş, alım gücünü düşürürken, pazarlarda ve marketlerde alışveriş yapan vatandaşlar, günlük ihtiyaçlarını bile karşılamakta zorlandıklarını belirtiyor.
“Yaşanabilir Kent” İmajı Zedelendi
Bir dönem gastronomi turizmi, sanayisi ve kültürel dokusuyla Türkiye’nin örnek şehirlerinden biri olarak gösterilen Gaziantep, bugün yaşam kalitesi endekslerinde alt sıralarda anılıyor. Trafik yoğunluğu, plansız kentleşme, artan maliyetler ve nüfus baskısı gibi sorunlar, kenti cazibe merkezi olmaktan uzaklaştırıyor.
Uzmanlar, TÜİK’in verileriyle birlikte Gaziantep’in sosyal politikalarının gözden geçirilmesi gerektiğini vurgularken, kentte yaşanan bu tablo uzun vadede hem göç hareketlerini hem de ekonomik dengeleri tehdit edebilecek boyuta ulaşıyor.