Hafta içinde çalkantılı günler yaşandı. Başkan Cevdet Akınal’ın istifa etmesi sonrası daha da çalkantılı günler yaşanmaya başlandı. Takımın borçlanmasında başrol oynayan Erol Bulut ve onun yanlışlarına kapı açan Akınal’a tepkiler çığ gibi büyüdü. Önemli Fenerbahçe maçı öncesi kulübe alacakları nedeniyle ihtar çeken Bulut yakışık olmayan hareketi ile bu şehrin nefretini kazandı. Ekmek yediği, kendisine kucak açan kulübe ihtar çekmesi nefreti kine dönüşmesine neden oluyordu. Ne verdinde ne istiyorsun derler adama. Hafta içinde yaşanan olayların gölgesinde Fenerbahçe karşısına çıktı futbolcularımız. Böyle önemli maçlarda futbolcular daha iyi motive olur, nitekim öyle de oldu. Başa baş, dişe diş mücadele verdiler. Güçlü rakibine karşı ezgin oynamadılar. Onlar kadar mücadele ettiler, zor anlar yaşattılar. Saha dışında yaşananları unutmuş, kendilerini bu maça hazırlamışlar, ruhsuz değil, isteklilerdi. Taraftarlarımızda bu kötü günde takımlarını yalnız bırakmayıp desteklediler. Daha maçın başında Ertuğrul ve Günay’ın hatasını rakip affetmiyor, golü buluyordu. İkinci yarıda dengeli bir oyun ve Kitsiou’nun golü skorda dengeyi getiriyordu. Erol Bulut için değil ama futbolcularımız iyi niyetle mücadele verdiler.. Ve uzatma dakikalarında Fenerbahçe ikinci golü bulup üç puanı alıp dönüyordu. Şehirle iyice kopan Erol Bulut Sağal’ın sarı kart gördüğü ve oyundan düştü anda sabır göstermesinin yanlışını takım çekti. 70. Dakikada ikinci sarı karttan oyun dışı kalıyordu. Kalan zamanda Gaziantep FK bir kişi eksik mücadele etti. Yinede oyundan kopmadılar, gol için mücadele verdiler ama son dakika golüne mani olamadılar. Bu takıma yeni bir kan, yeni bir heyecan lazım, nasıl ayağa kalkacak burası çok önemli. Öncelikle iyi bir yönetim, para musluğu ve en önemlisi Erol Bulut’un görevinden ayrılması. Kara Bulut çöktü kulübün üstüne, bu şehir bu zorluğun altından kalkacaktır inanıyoruz. En büyük engel Erol Bulut. Durması bu kulübü daha da karanlığa sürükleyecektir. Maçın kısaca özeti ezilmedik ama puan da alamadık.