Parlakçı, “Salgının seyrine göre, okulların açık veya kapalı olmasına dair kararın değişmesi gerekirken, MEB sanki okullar ve öğrenciler salgından hiç etkilenmiyor gibi davranmaya devam ediyor. 24 Ağustos tarihinden bu yana Genel Merkezimize iletilen covid-19 tanısı konulan eğitim emekçilerinin bulunduğu kurum sayıları kaygılarımızı artırmaktadır” dedi.İHMALLER ÖFKEMİZİ ARTIRIYORParlakçı, İzmir depremi, bütçe görüşmeleri ve salgın konusunda basın açıklaması yaptı. İzmir’de meydana gelen deprem ve yaşanan can kayıplarının acısı, hüznü ve aynı zamanda da alınmayan önlemler, ihmallerin öfkelerini artırdığını belirten Parlakçı, “Sermayenin kâr hırsına feda edilen hayatlar içimizi sızlatmaya devam ediyor. Depremin değil alınmayan önlemlerin, uygun olmayan binaların bizleri öldüreceği gerçeği ile artık yüzleşmek zorundayız. Türkiye’nin deprem ülkesi olduğu ve yapılaşmanın bu gerçeğe uygun olması artık çok daha önemli hale geldi. Bir tarafta Ayda ve Elif’le umut etmekten vazgeçmemenin sevincini yaşarken, diğer tarafta da bir babaanne ve dört torununun yiten yaşamlarına tanıklık ettik. Yeni acıların yaşanmaması için kamu yöneticilerinin ve siyasi iktidarın üzerlerine düşeni yapması için daha fazla uyarıda bulunmak, görevlerini eksiksiz yapmaları için daha fazla mücadele etmek zorundayız” diye konuştu.SALGININ ETKİSİ DEVAM EDİYORSalgının etkisinin artırarak devam ettiğini de belirten Parlakçı, “Açıklanan yeni hasta sayılarında yaşanan artış durumun giderek ciddileştiğini göstermektedir. Salgın nedeniyle yaşamını yitirenlerin sayısı arttıkça yaşanan acı da artmaktadır. Son olarak Bismil Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde görev yapan eğitim emekçisi Halil Temiz genç yaşta salgından dolayı yaşamını yitirdi. Arkadaşımızın yakınlarına ve sevenlerine sabırlar dileriz. Umarız daha fazla yurttaşımız yaşamını yitirmez. Salgının seyrine göre, okulların açık veya kapalı olmasına dair kararın değişmesi gerekirken, MEB sanki okullar ve öğrenciler salgından hiç etkilenmiyor gibi davranmaya devam ediyor. 24 Ağustos tarihinden bu yana Genel Merkezimize iletilen covid-19 tanısı konulan eğitim emekçilerinin bulunduğu kurum sayıları kaygılarımızı artırmaktadır. MEB’e çağrımız covid-19 pozitif tanısı konulan eğitim emekçilerinin ve kurumlarının bilgilerini düzenli ve şeffaf olarak kamuoyu ile paylaşmasıdır” diye konuştu.HAK KAYIPLARINA KARŞI GEREKLİ GİRİŞİMLERDE BULUNACAĞIZ2021 Yılı Bütçe Kanunu görüşmelerinin TBMM’de başladığını dile getiren Parlakçı, “Komisyon görüşmeleri başlayan bütçenin, genel olarak salgını ve gereksinimi olan sosyal kesimlerin ihtiyaçlarını gözetmeden hazırlandığı açıktır. Uzaktan eğitim süreci parçalı da olsa devam ederken, salgının yoğunluğundan dolayı ailelerin yaşadığı kaygılar, yüz yüze eğitime devam konusunda kesintilere neden olmaktadır. Bu durum nedeniyle de bazı dersler yapılamamaktadır. MEB’in, öğrenci olmadığı için yapılamayan derslerden dolayı öğretmenlerin yaşadığı ek ders kayıplarıyla ilgili soruna artık bir çözüm üretmesi gerekmektedir. Okul öncesi öğretmenleri başta olmak üzere arkadaşlarımızın yaşadığı hak kayıplarına karşı gerekli girişimlerde bulunacağımızın bilinmesini isteriz” dedi. Meral KINACILAR