Gaziantep Üniversitesi İlahiyat Fakültesi 1. sınıf öğrencisi Akkuş, çocuk yaşlarda annesi ve ağabeylerinin her gece uyumadan önce okuduğu hikayelerle büyüdü. Braille alfabesini 7 yaşında öğrenen Akkuş, kitaplarla güçlü bir bağ kurmaya başladı. Ortaokulda öğretmeninin deneme ve hikaye yazdırmasıyla yazmaya yönelen Akkuş, zamanla Braille alfabesiyle şiir, deneme ve hikayeler kaleme alarak karanlık dünyasını aydınlattı. Bol bol kitap okuyan ve bugüne kadar 20 deneme, 16 hikaye ve 14 şiir yazan Akkuş, yazdıklarını kitaplaştırarak, özellikle görme engelli bireyler için erişilebilir içerikler üretmeyi hedefliyor.
ENGEL OLMADI
Gün içerisinde de kütüphanede çok zaman harcayıp bol bol kitap okuyan Akkuş, boş vakitlerini kitap okuyarak ve bir şeyler yazarak değerlendirdiğini söyledi. Engelini hiçbir zaman engel olarak görmediğini anlatan Akkuş, şunları kaydetti: "Tamamen görme engelli olarak doğdum. Ailem ve çevremdeki insanlar bu engeli bana hiçbir zaman hissettirmediler. Ben de hep engelimin bir şeylere engel olmayacağını ve hiçbir şeyin imkansız olmadığını düşünerek büyüdüm. Her gecenin bir sabahı olduğu gibi 'her karanlığın bir aydınlığı vardır' diye düşündüm. Güneş doğuyorsa ve kalbim atıyorsa her gün bir umut vardır diye düşündüm. Bu düşünceyle yoluma devam ettim."