Geçtiğimiz hafta Gaziantep?te ?Bölgesel Gelişme ve İş Dünyasının Rolü? konulu bir toplantı yapıldı. Bu toplantıda yapılan konuşmalarda; ?FEODAL YAPININ NEDEN OLDUĞU SORUNLAR? cümlesi arada kaynadı gitti. Oysa bu cümle, Türkiye?nin en önemli sorunlarından birini, son derece doğru olarak özetlemektedir. Bu cümleyi söyleyen TUSİAD Başkanı Sayın Ümit Boyner?i kutlamak gerekir. Konuyu; iyi araştırmış ve gerçeğe ulaşmıştır.
Hastalığa doğru teşhis koyamazsanız, tedaviniz de yanlış olur. Sorunu çözmek istiyorsak, hastalığı iyi teşhis etmeliyiz. Türkiye?nin bir çok bölgesinde olduğu gibi doğuda da yüzyıllardır feodal yapı hakimdir. Bu yapı, batıdan doğuya gelirken birçok bölgede zaman içinde yıkılmıştır. Doğuda ise maalesef henüz yıkılamamıştır.
Osmanlı?nın ekonomik düzeni bu yapının üzerine kurulmuştu. Bölgelerdeki topraklar; o bölgedeki ağa yada şeyhlere tahsis edilmiş, karşılığında vergi ve asker talep edilmiştir. Cumhuriyet döneminde; batıda bu düzen zaman içinde yıkılmış, ancak, doğuda maalesef yıkılamamıştır. Dolayısıyla bu sonuç; ağalar ve marabalar diye iki sınıf yaratmıştır. Marabalar ağaya bağımlı olarak yaşadıklarından, eğitim konusunda geri kalmışlardır.
Bu bölgede ekonomi, sadece tarım ve hayvancılığa dayalı halde kalmıştır. Zaman içinde bir yanda nüfus artmış, diğer yanda tarımda makine devri başlamıştır. Bunun sonucu olarak, iş alanı azalmış ve maraba sınıfının ekonomik durumu çok çok gerilere gitmiştir.
Bu nedenleri üst üste koyduğunuzda; çaresiz kalan bu insanlar kendilerini suyun akışına bırakarak, suyun ve rüzgarın savurduğu yere gitmişlerdir.
Çözüm; öncelikle, bu kişileri ekonomik yönden feodal yapının dışına çıkarmakla başlamalıdır. Zaten, bu bölgeden çıkan göçler bunu bir parça gerçekleştirmiştir. Ancak, bu seferde proplem bir başka şekliyle göç alan yerlere taşınmıştır.
Feodal yapıdan çıkış nasıl olabilir? İlk akla geleni toprak reformudur. Ancak, Cumhuriyet kurulduğundan beri bu gerçekleştirilememiştir. Kanunlar çıkarılmış, müsteşarlıklar kurulmuş, yinede gerçekleştirilememiştir. Demek ki, bir yerde yanlış yapıldığı için, bu reçete hastayı sağlığına kavuşturamamıştır. O halde başka reçeteler uygulamak gerekir.
Bu bölge tarım ve hayvancılığa son derece uygundur. Daha önce de yazdığımız gibi; iyi bir planlama ve eğitimle, bölgede kurulacak işletmeler çözümün ilk ayağını oluşturabilir. Gerekirse bu işe Devlet öncülük etmelidir. Tarım işletmeleri ve buna bağlı sanayi işletmeleri kurulmalıdır.
İşe; bölge insanının karnını doyurmakla başlamalıyız. Daha sonra, eğitime ağırlık vermeliyiz. Daha fazla özgürlük ve demokrasi gibi hamasi laflar ediliyor. Köyünden hiç çıkmamış ve Türkçe bilmeyen aç insana bunları verseniz ne yazar. Kendi dilinde televizyon ve radyo yayını yapsanız, televizyon ve radyo alıcısı olmayan kişilere bu ne getirecektir. Bu yüzden; önce karnını doyuracak bir iş kurun. Sonra eğitim imkanı getirin. O dedikleriniz bundan sonra kendiliğinden gelecektir.
Konuya bir de bu açıdan bakalım istedim.
İyi haftalar dileğimle,