??Gidemediğin yer senin değildir?? gerçeğini tersine çevirerek ??Gidebildiğim her yer benimdir?? le Bahçeli ve MHP 16 yıl sonra adeta siyasal bir çıkartma yaptığı Diyarbakır mitingini tam not alarak sonuçlandırmayı başardı.
Düşünen kesimin, gazetecilerin, siyaset bilimcilerin ve aydınların üzerinde ittifak ettiği en bariz gerçek, Bahçeli?nin üslubundan ve düşüncelerinden taviz vermeden ve bölgeye aracı koymadan seslenmesiydi.
Üstün körü bir siyasal anlayıştan, karşılanması güç tavizkar bir üsluptan ve nabza göre şerbet verme kolaycılığından özellikle kaçındı.
Cumhuriyet devletini var eden kurucu felsefeye samimiyetle ve inatla bağlı onurlu bir dik duruşu salt oy avcılığı için tepelemedi.
Üniter yapıyı koruma ve kollama kararlılığını satır aralarında ve sıklıkla kullanmakta ısrarcıydı.
Her etnik kökenden ve her mezhebi itikattan gelen insanımızı kardeşlik duygularıyla kucaklamayı ödev bilmenin Türk Milliyetçiliğinin tarihsel kodlarıyla ustaca yorumlamayı başardı.
Bölgeye ve bölge insanına duymak istediklerinden çok, duyması gerekenleri cesur ve kararlı bir şekilde dikte ederek, bir anlamda Türk siyasetinde geçer ve kolay bir yöntem olarak benimsenen gidişatın tersine, zor fakat erdemli bir yolu tercih ederek adeta ??bir ezber bozan??oldu.
Eğer sezgilerim ve öngörüm beni yanıltmıyorsa 12 yıl önce milletvekilliği adaylığım sırasında yapmış olduğum siyasal tahlillerin bir benzerinin de Devlet Bahçeli?nin düşünce çizgisiyle buluştuğunu hissediyorum.
Ne demiştim? ?Siyaset salt sahadakilerin için değil, tribündekiler içinde bir emek ve eğitim işi olmalıdır. Siyasete erbapları kadar, halkta ağırlığını koymalı, onu anlamalı ve siyasete katkı sağlamalıdır.??
Bu manada Diyarbakır mitingi, öğretmen Devlet Bahçeli ile siyaset ilminin müdavimleri saydığım miting alanındaki binlerce talebenin birbirini anlama, test etme ve samimiyetini tartma seansı gibiydi.
Diyarbakır mitinginde tüm zamanların en iyi Devlet Bahçeli performansına tanıklık ettiğimi rahatlıkla söyleyebilirim.
Sağcısıyla solcusuyla, İslamcısı ve Orta yolcusuyla toplumu oluşturan bütün katmanların ortak kanaatinin bu tespite kilitlendiğini, Diyarbakır?ın salt MHP açısından değil Türk Milletinin ortak yaşama kültürü açısından, kuvvetli bir umudu da beraberinde taşıdığını derin bir iç huzurun enerjisiyle ifade edebilirim.
PKK?ya yakın ajanslardan ?? Mitinge katılmayın, ancak taşkınlıkta yapmayın?? telkini MHP?nin ne kadar ciddiye alındığının ve Türkiye?nin kader çizgisinde üstleneceği sorumluluğun ağırlığıyla da ilintili olduğunu düşünüyorum.
Feodal gericiliğin kalıntılarına aldırmadan, bütün nehirleri tek ve büyük bir nehirde yani Türklük ulu gövdesinde toplayan Devlet Bahçeli?nin ?? Ne mutlu Türk?üm diyene?? finali olması gereken ve bu tarihi mitinge yakışan temel kaidenin ta kendisiydi.
Doğruya ne denir? ??Ne mutlu Türk?üm diyene!...??
TAHMAZOĞLU?NU VE MECLİS
ÜYELERİNİ KUTLUYORUM