Deva Partisi il Başkanı Av. Ertuğrul Kaya, beraberinde Figen Burnukara Akan, Av. Sabri Sayan, Eczacı Bülent Yılmaz ve Ahmet Aslan ile Gazetemizi ziyaret etti. Önemli mesajlar veren Kaya, 31 Ekim'de Gaziantep'e gelecek olan Genel Başkan Ali Babacan'ın yoğun programını anlattı. Kaya, "Bizim toplumda herkes eline mikrofonu alan bir dava anlatıyor. Dava üzerine Türkiye’nin vakti yıllardır israf ediliyor. Bizim ayaklarımızı yere sağlam basmamız gerekiyor. Dünya süratle bir yerlere gidiyor. Biz süratle kazanımları kaybetmeye devam ediyoruz. Onun için kendimize gelmemiz, irkilmemiz gerekiyor" dedi. Gaziantep'in bir kültürü olduğunu olduğunu ve yerliliğinin yıllarca burada bir kâbus gibi anlatıldığını belirten Kaya, "Bence yanlış. Bu şehrin kültürünü koruma hassasiyeti var. Hassasiyet var, bu hassasiyete saygı gösterilme beklentisi var haklı olarak, sınıflar değişikti, bu şehirde arazi üzerine bir rant ekonomisi oluşturuldu, bankadan kredi çekildi, götürüldü kabul günlerinde arsa alındı, bayanlar arsa aldı" dedi. BELEDİYELERİN KASASINDAKİ PARA YILLARCA DÜŞÜNMEMİZ GEREKEN PARA"Gerçekleri konuşmadığımız için maalesef bundan övünen x belediyemiz bütçesindeki parayı adeta fabrika yapmış, çip üretmişte bu çipin gelirleriymiş gibi takdim ediyor" diyen Kaya, "Kasasındaki para bizim oturup yıllarca düşünmemiz gereken bir para. O para arttıkça bizim vatandaşımız ev alamıyor, bilanço beyanı açıklandıkça benim içim burkuluyor, şu kadar para kazandı, IMF’e borç verecek durumdayız deniliyor. Bunu beyan ettikçe elde ettiğimiz bölüm, senin vatandaşını fakirleştiren bir bölüm. Ev fiyatları İstanbul’un en pahalı semtinden daha pahalı hale getirmenin beyanında bulunuyorsun bundan da övünüyorsun. En mahir olduğumuz alan şehirde parsellerin nerede olduğu, Bu alanda sokakta simitçide biliyor kavramları. Bir dönem şehrimiz bu hale geldi toprak reformu yasasıyla geri önü kapatıldı. Bunun faturasını ödüyoruz hep beraber sanayimiz bunun faturasını ödüyor" diye konuştu. BABACAN GELİYORKaya, Genel Başkan Ali Babacan'ın programıyla ilgili de bilgi verdi. Kaya, "Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, 31 Ekim cumartesi günü Gaziantep’e geliyor. Sayın Babacan,Teymur’de yapılacak Deva partisi 1. Olağan il kongresine katılacak. Cuma akşamı Gaziantep’te olacak. Cumartesi sabah gençlerle kahvaltı programı var, buradan Ticaret odasına geçecek. Ticaret Odası yönetimi ve meclis üyeleriyle Gaziantep özelinde söyleşi yapacak. Ardından Sanayi odası yönetim kurulu, meclis üyeleriyle bir söyleşi yapacak. Daha sonra Gaziler caddesinde esnaf buluşmasına katılacak. Genel başkanımız akşam da Gaziantep Akademik Odaları temsilcileriyle bir araya gelecek. Babacan, İnşaat Mühendisler Odası ev sahipliğinde 21 odanın katılımıyla akşam bir söyleşi yapacak. Ayrıca, STK’ların ve teşkilatın katıldığı bir organizasyona katılacak. Bu organizasyona Odalar yer alacak. Gaziantep’te konaklayacak olan Babacan buradan pazar sabahı Şanlıurfa il kongresine katılacak"GAZİANTEP'TE PROBLEM BÜYÜKBasının yasama yürütme yargının dışında önemli bir denetleme rol üstlendiğini anlatan Kaya, "Bu ülke kabul etmiyorsa şayet ve bil ilde tüm iller için geçerli. Gaziantep’te daha büyük bir problem var, siyasi irade tek başına şehrin seçilmişleri üzerinde seçme yetkisini devrettiği bir atmosferde birkaç aile üzerinden yürüttüğü mekanizma içerisinde yetki devridir. Medya orada bir unsur olmaktan devre dışı kalıyor. Çünkü seçilecek olan vatandaşımız biliyor ki seçilme yöntemini kendisine kamuoyuna yeteneklerine, liyakatına ortaya konulması değil bir kişi üzerinden ilgili merciye ulaşmasının en pratik yolu olduğunu keşfediyor ve bunun üzerinden bir mekanizma işliyor. Ve bu mekanizmada pazar payı çok daraldığı için, bu mekanizmalar 20 kişinin etrafında döndüğü için bu mekanizmalar burada medya kenara itilmiş oluyor, gereksinim kalmıyor" dedi. BASIN DEVRE DIŞI KALIYORSiyaset anlayışı şehirde ihtiyaçların, bir sanayicinin, firmasıyla ilgili işletmesiyle ilgili bir yatırımıyla alakalı kendi derdini anlatabilme aynı mekanizmalar içinden işlediği için basının devre dışı kaldığını belirten Kaya, "Ne bir ağızdan beraber hareket etme güdüsü, mevcut yönetimin tarzı modeli haline dönüştüğü içinde burada, bir şehrin tek sesi gibi ortaya koyma gayretine teşvik eden basın mensupları haline dönüşen bir yapıya dönüşüyor. Aslında burada bunların bizim seçim sistemimizle de ilgisi var. Eğer düşünün Gaziantep’te dar bölge seçim sistemi uyguluyoruz, dar bölge seçim sistemi tatbik edilse yani kendisini seçilme arzusu taşıyan bireylerin sizden randevu almak için diğer basından randevu almak için kapı kapı dolaştığını ve sizlerin randevu vermemek daha doğrusu yoğunluk içerisinde aylara sabit randevu verir hale gelirsiniz. Bürokratlar aynı yolu buldukları keşfettikleri için onların sizin gazeteniz üzerinden kendini anlatmaya ihtiyacı yok. Bu ihtiyaç meselesi. İhtiyaçları kökünden çekip aldığınız zaman geriye sipariş usulü bir sunum tekniği ortaya çıkıyor. Paket halinde beni şu hafta şöyle övmen lazım diyor. Sizde idealist bir gazeteci olarak bu mevcut durumdan ekibinizle beraber dertleşir hale gelirsiniz. Bu siyaset anlayışı, iks belediyesi ve belediyesi ile çözüleceği şahsi kanaatini taşımıyorum. Mesele irade meselesi. Bu irade Türkiye’ye yerleşirse objektif yazı yazan, tenkit eden, çözüm önerilerini ortaya koyan bir basın varsa oradaki siyasetçide kendine çeki düzen verir, gelir,konuşur ve oradaki sanayicide kendine çeki düzen verir. Bir defa güven sağlanması gerekir. Güveni kaybetmiş bir sistemden bahsediyoruz siyasete güven yok, basına güven yok,, tek seslilik var. Bu teklilik içinde teknoloji gelişti şu şu teknolojik unsurlara dönüştü, geleneksel gazetecilik bitti bakışı üzerinden gidersek olay yanlış yerlere gider"dedi. MERAL KINACILAR ERBEKTE - LEYLA ÖZEKŞİ POLAT