Hazırlanan raporda, “Donatı cinsinin seçimi ve işçilikteki kusurlar, yer hareketi tarafından affedilmeyen başlıca olumsuzluk durumlarından biri olmuştur. Akredite edilmiş usta, kalfa ve inşaat işçilerinin yapı inşaatlarında çalıştırılması hususunun önemi tekrar gün yüzüne çıkmıştır” değerlendirmesine yer verdi. BirGün gazetesi ise depremde yerle bir olan Gaziantep'in Nurdağı ilçesinin yapı stokuna yönelik hazırlanan rapora ulaştı. İslahiye ve Nurdağı ilçelerindeki yapı stokuna yönelik depremden 40 gün önce, kritik öneriler içeren rapor hazırlandığı ancak raporun dikkate alınmadığı ortaya çıktı. Raporda imzası bulunan yetkili, pasif göreve çekildi.Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Gaziantep İl Müdürlüğü’nde 2022 yılında şube müdürü olarak görev yapan bir yönetici tarafından hazırlanan raporun dikkate alınmadığı öne sürüldü. İlçelerde yaşanan yıkım, iddiaların haklılığını ortaya koyarken raporda imzası bulunan yöneticinin de raporun il müdürlüğüne sunulmasının hemen ardından pasif göreve çekildiği iddia edildi.DEPREM ANALİZİ UYARISI27 Aralık 2022 tarihinde hazırlanan rapora göre, 1963-2022 döneminde İslahiye ilçesinde toplam 3 bin 215 binaya ruhsat verildi. 2018 yılından önce ruhsat verilen bina sayısı 2 bin 999, 2018 yılından sonra ruhsat verilen bina sayısı ise 216 oldu. Raporda, ruhsatlı yapı miktarının yalnızca ilçe merkezini kapsadığı Altınüzüm, Boğaziçi ve köy yerleşimlerindeki yapılar ile ilgili bilgi alınamadığı belirtildi.11 BİN RUHSATLI BİNANurdağı’ndaki toplam ruhsatlı yapı sayısı ise 11 bin 225 olarak kaydedildi. Toplam 144 yapının 2018 yılından önce ruhsat aldığı, 165 yapının ruhsatının ise 2018 yılı ve sonrasına ait olduğu bildirildi. Raporda, Deprem Yönetmeliği’nin 2018 yılında revize edildiği ifade edilerek, “2018 yılı ruhsatlı betonarme binaların 2017 yılı deprem yönetmeliğine göre projelendirildiği düşünülerek, 2018 ve öncesi betonarme yapıların deprem risk analizinin yapılması gerekmektedir” denildi.YAPILAR İNCELENMELİRaporun en çarpıcı bölümü ise ilçelerin yapı stokuna yönelik tavsiyeler içeren bölümü oldu. Dikkate alınsaydı yüzlerce insanın ölümünün önüne geçileceği belirtilen bölümde, şu ifadelere yer verildi: “Boşluklu briket olarak şehir merkezi veya köylerde yapılmış olan her türlü yapının, taşıyıcı sisteme sahip olmamaları nedeniyle riskli yapı olarak değerlendirilerek yıkılması gerekmektedir. İslahiye ve Nurdağı bölgesinde bulunan yapıların yapı karakteristikleri, yapım tekniği ve malzemelerinin detaylı olarak incelenmesi için yeterli miktarda ekip oluşturularak yerinde inceleme ile risk durumu analiz edilmelidir.”ZEMİN KAYNAKLI HASARLARDepremler sonrasında bazı yerleşim bölgelerinde ciddi yüzey bozulmalarının tespit edildiği aktarılan raporda, bu bozulmaların yumuşak zeminlerde daha da belirgin hal alarak geniş yarıklar şeklinde ortaya çıktığı anlatıldı. Kimi zeminlerde sıvılaşmalarla birlikte binalarda oturmalar olduğu, kimi yerlerde de yüzey deformasyonlarının doğrudan yapıların altından geçerek büyük hasarlara sebep olduğu belirtilen raporda, aynı zemin tabakası üzerinde az hasarlı ya da tamamen hasarsız komşu binaların da var olmasının, yıkımların sadece zemin kaynaklı olmadığı gerçeğini bir kez daha gösterdiğine işaret edildi.YUMUŞAK KAT KAYNAKLI HASARLARTürkiye'de de sıkça karşılaşılan düşey doğrultudaki düzensizlik durumlarından biri olan "yumuşak kat" uygulamalarıyla bölgede yoğun olarak karşılaşıldığı aktarılan raporda, “Komşu katlar arasında rijitlik düzensizliğine neden olan bu uygulamalar, genellikle yapıların giriş katlarında giriş kat kolon boylarının sonraki kat kolon boylarına göre daha fazla olması durumu olarak gözlendi” bilgisine yer verildi.YAPI ELEMANI HASARLARIRaporda, sahada yapılan incelemelerde, birleşim bölgelerindeki etriyelerin yetersiz ve boyuna donatıyı tutmayacak şekilde bağlantıların yapıldığı gözlemlendiği bilgisi yer aldı. Kolon, kiriş ve perdelerde düz donatının kullanıldığı, perdelerde çiroz kullanılmadığı, boyuna donatı boylarının kısa tutulduğu bu nedenle de birleşim bölgelerinde sıyrılmaların yaşandığı ve bu hassas bölgelerde iri çakıl ve tahta gibi yabancı unsurlara rastlanıldığı aktarılan raporda, bu durumun betonun gevrekliğini artırdığı aktarıldı.KIRSAL YAPI HASARLARIGeleneksel yapı sistemleri ve yerel malzemeler kullanılarak topoğrafyaya ve iklime bağlı olarak yöre halkı tarafından şekillendirilmiş yerleşmeler olan kırsal yerleşmelere de dikkat çekilen raporda, “Kış aylarının çok soğuk geçtiği bölgelerde, don ve çözülme olaylarında toprak harç kullanımı hasarı artırmıştır. Deprem hasarının neden olduğu yapım hatalarından bir diğeri de yatay ve düşey destekleyici elemanların yetersiz sayıda, düzensiz ve zayıf kenetlenmelerle inşa edilmiş olmalarıdır” ifadeleri yer aldı.YÖNETMELİK KURALLARINA UYULMAYAN YAPILAR CİDDİ HASAR GÖRDÜRaporda, yapısal hasarlara ilişkin de, “Yönetmelik kurallarına ve konstrüktif esaslara uyulmadan inşa edilmiş yapıların ciddi hasarlar gördüğü aşikardır. Hazır beton kullanımın, agrega granülometrisinin sağlanması ve betonun kalıba tam olarak yerleştirilmesinin ne kadar önemli olduğu tekrar gözlemlenmiştir” bilgilerine yer verildi. Özellikle konut olarak inşa edilen binaların zemin katlarının ticarethane olarak kullanılacağı durumlarda, bu katların yumuşak kata neden olmayacak şekilde gerekli önlemlerin önemine vurgu yapılan raporda, “Donatı cinsinin seçimi (düz donatı) ve işçilikteki kusurlar, yer hareketi tarafından affedilmeyen başlıca olumsuzluk durumlarından biri olmuştur. Akredite edilmiş usta, kalfa ve inşaat işçilerinin yapı inşaatlarında çalıştırılması hususunun önemi tekrar gün yüzüne çıkmıştır” vurgusu yapıldı.