Ya arkadaş bir ülkede vatandaşın sırtına bu kadar fazla yük bindirilir mi? “Anamızı ağlattınız” diyenler haksız mı? Gıdadan yiyecek içeceğe, yakıttan Doğalgaz’a, enerjiden benzine, mazottan gaza kadar milletin anası ağlatılacak noktaya getirilir mi? İnanın nefes alamıyoruz zamlardan… Önümüz kış, şimdiden hazır olun devamı gelecek olan doğalgaz ve enerji kazıklarına. Doğalgaz evleri zaten doğru dürüst ısıtmıyor. Kimisi mantolama diyor, kimileri pencerelerden camlardan bahsediyor. Hele son aylarda Antep’te başlayan mantolama işin ne kadar sağlıklı ne kadar doğru denetleyen var mı, yok mu onu da bilemiyoruz, ama ne yaparsak yapalım yine de evler ısınmıyor. Tek çare var ayarı yükseltmek. İşte o zaman yandığımızın resmidir. Geçen sene ayda 650-850 lira arasında gittik geldik. Bu sene kış boyunca ayda bin liradan aşağı gelmeyeceği kesin. DOĞALGAZCILARIN GÖZÜNÜ KESME BÜRÜMÜŞ Bir kepazelik daha var tabi Doğalgaz’da. Pandemi nedeniyle kapalı olan işyerlerinin çoğuna fatura gelmediğinden şirket yetkilileri kesme harekatı başlatmış. Tesadüfen denk geldim, bizim ofisin de doğalgazını kesmeye gelmişler. Fatura gelse borç ödenir zaten diyorum adam anlamıyor, ben kesmeliyim, kesmezsem para kazanamam diyor. Yani illa kesecek. Birde hemen daha konuşurken kesme parası almak için kelepçeyi bağlıyor. Yani herkes tuttuğunu öpüyor. Yetkiliyi arıyorsun “fatura ulaşmadıysa gazetenin 2202212-13 nolu telefonuna mesaj gönderiyoruz” diyor. Sabit hatlı telefona nasıl mesaj gönderilir? diyorsun tıs yok. Umarım Doğalgaz müdürü bu hatayı düzeltecektir. KÖMÜR MÜ, ODUN MU, TALAŞ MI YAKALIM Neyse dönelim asıl konumuza. Artık ödemekte zorluk çektiğimiz Doğalgaz’ı bırakıp Kömüre dönelim diyoruz o da olmuyor. Doğalgaza dönüştürülen binada oturduğunuz için imkânı yok gibi. Olsa bile geçen seneye göre kömürün de tonu fırladı. Çünkü 1.250 lira olan kömürün tonu, şimdi 2 bin 800 ila 3 bin arasında satılıyormuş. Yani bir yıl içinde yüzde 125 zam yelmiş. Hadi Doğalgazı açmayalım kapatalım, Klima veya Ufo benzeri elektrikli ısıtma aletleriyle ısınalım diyecek olsak, peş peşe gelen ve gelecek olan zamlar ile bu sadece doğalgaz kullanmaktan daha pahalıya mal olacak. Peki bizler ne yapacağız arkadaşlar? Geçmişte rahmetli babam tabakhanedeki bir odalı evimizde talaş yakardı sobada. Talaş sobaları vardı, onun içini doldururduk talaşla, ortasından kalın sopayla dikine boşluk bırakırdık, o için için yanar ev saatler boyu sıcacık kalırdı. Acaba talaş mı yaksak diyorum onu da yapamayız, çünkü talaşı koyacak yerimiz de yok. Odun yakacak olsak o da pahalanmış. Zaten yakacak ortamımız da yok. Anlayacağınız bu ülkede gıda maddelerinin her gün değişen fiyatlardan kamburlaşan belimize, birde doğalgaz, elektrik ve benzine zam yükü bindi. Nefes alacak halimizi bırakmadılar. Ülkeyi yöneten bu iktidarın bir zamanlar halkın içinde iken, şimdi halktan uzaklaşmaları hatta unutmaları sonucu gelinen noktada, mutfaklar ağlıyor, elektrik, benzin, doğalgaz dahil her şey cep yakıyor. SAYIN VALİMİZİN, MİLLETVEKİLLERİMİZİN VE FATMA ŞAHİN’İN BU GELİŞMEDEN HABERİ VARMIDIR Gaziantep Merkezde yer alan 5. Zırhlı Tugayın yerine ‘Medeniyet Şehri’ yapılacak. Biliyorsunuz bununla ilgili çok tartışma yapılıyor. Ama bu şehirde ne olursa olsun itirazlardan ve mahkemelerden sonuç alınamıyor. Çünkü yeterli ses çıkmadığı gibi, herkes bildiğini okuyor. Şimdi bunu bir kenara bırakıyor ve sizlere Gaziantep tarımı ve hayvancılığına büyük darbe niteliğinde bir uygulamadan bahsetmek istiyorum. Yani henüz kimselerin fazla bilmediği vahim bir olayı anlatacağım. Tugayın yeri Büyükşehir Belediyesine devredilince haliyle Tugay için yeni bir bölge belirlenecekti. Ve sonunda bu bölgenin yeri belli olmuş. Bu bölge Gaziantep’te hayvancılığın yapıldığı çok önemli bir merkez sayılan Şehitkamil İlçesine bağlı Akçagöze, Akcaburç, Kızık Hamurkesen, Tekirsin, Dündarlı, Yayıktaş, Çaykuyu, Uğurca, Koçlu ve Seymenli kırsal mahalleleri arasında kalan binlerce dönüm hazine ve mera alanlarının da bulunduğu bir bölge. Altyapı ölçümlerin başladığı bu bölgede binden fazla küçükbaş ve büyükbaş hayvancılık yapan aile var. Yine buralarda çiftçilik yapan binlerce aile yaşıyor. Bu 10 kırsal mahalle özellikle Gaziantep’te küçükbaş hayvancılığın merkezi olup, buralarda üreticilere ait 60 binden fazla küçükbaş hayvan bulunmaktadır. Ne acıdır ki, hiç araştırmadan, soruşturmadan, incelenmeden yeni Tugay yeri bu bölge olarak tespit edilmiştir. Burası belirlenirken o bölgede yaşayanların hiçbirinin görüşleri alınmamıştır. BU İNSANLAR NE YAPSIN ŞİMDİ En acısı da bu zaten. Böyle bir karar alınırken hayvancılık ve tarım alanları adeta yok edilecektir. Bu bilgiyi duyduktan sonra görüştüğüm köylüler çok üzgün olduklarını ve genç yaşlı binlerce insanın hayatının mahvolduğunu söylüyor. Öyle ki, “Bu kararı alan yetkililer neden gelip te mağdur olacak bu eli nasırlı insanların görüşlerini dahi alma zahmetine girmediler. Tarım ve Hayvancılıkta her geçen üretimin zorlaştığı, gençlerin köyleri terk ettiği, pandemi nedeniyle tarımsal ve hayvansal üretime daha çok ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde bizler gibi binlerce üreticinin mağdur edilmesi ne kadar doğru. Bu bölgede yaşayan Tarım ve hayvancılık dışında bir meslekleri olmayan bizlerin köylerimizi terk etmemizi istemeleri hangi insafa sığar” diye konuşuyorlar. BİR ZAMANLAR AYNI HATA BAŞPINAR BÖLGESİ İÇİN YAPILMIŞTI Evet… Gaziantep’te gittikçe azalan ve yok olacak noktaya gelen tarım ve hayvancılık bir yana, binlerce aileyi yerinden yurdundan etmek ne kadar doğrudur, bunu yetkililer açıklarsa seviniriz. Kaldı ki bir köylü vatandaşımızın dediği gibi “bu aileler şehir merkezine geldiklerinde ailelerin yok oluşlarının hesabını kim verecek, vebalini kim taşıyacak?” Elbette yeni Tugay olmalı, ama bunun yerinin en verimli topraklar ve burada binlerce hayvancılık yapan çiftçilikle uğraşan ailelerin olduğu bölgenin seçilmesi ne kadar doğrudur. Kaldı ki, bu şehir yıllar önce en önemli ve değerli sulak araziye sahip bölgeyi şimdiki Organize Sanayi bölgesine çevirmekle büyük hata yapmıştı zaten. Oysa Organize bölgesi olarak yapılacak tarıma elverişli olmayan bir sürü bölge vardı o zamanlar Gaziantep’te. “Bari buraya kıymayın” demek zorundayız. ŞUNLARI ÖĞRENDİK Bir zamanlar IMF’ye 100 milyon lira borç vereyim diyerek büyük sükse yapan Şahinbey Belediye başkanı meğer tüm kazancını arsa satmaktan elde ediyormuş. Çünkü başkan “arsa satamazsam belediyeyi nasıl idare ederim” demiş. 2-Nizip’e habersiz toplu öğrenci götürülmesi konusunda CHP Milletvekili Sayın Bayram Yılmazkaya’nın “Velilerle görüşüp durumu Gaziantep Valiliğine ilettikten sonra Valilik ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü Beden Eğitim Öğretmeni ve iki müdür yardımcısı hakkında soruşturma başlattı” açıklamasının zamanlama olarak yanlış olduğu, çünkü Yılmazkaya’dan bir gün önce Nizip Savcılığı ve Vilayetin harekete geçtiği bildirildi. HEPİNİZE İYİ HAFTALAR