Seçim dönemiyle kent sorunları ve halkın şikayetleriyle uyarılarını biraz ihmal ettik. Bu samimi bir itiraf. Ancak bunları bu köşede olmasa bile haberlerde kullandığımızı söylemeliyim.. Şimdi seçim bitti, 10 tane milletvekilini meclise gönderdik..Gözümüz Başbakan Recep Tayyip Erdoğa'ın, 10 milletvekilinden hangilerini BAKAN yapacağında.. Dikkat edin HANGİSİ demiyorum, hangileri diyerek artık Gaziantep'i BİR'in kesmeyeceğini belirtmek istiyorum.. Ben seçimin ertesi sabahı görüşümü açıkça yazdım ve Mehmet Şimşek Bakan olacaksa, Fatma Şahi'in de Bakan yapılması gerektiğini ifade ettim.. Her ne kadar Sayın Şahin ile seçim öncesi limoni olsam da, bunun yine kendisinin iyi olmasına yönelik bir davranış olduğunu ikimiz de biliyoruz.. Sizlerde bilirsiniz ki, kendisini her zaman takdir ederim. Ve artık kesin olarak bakanlığı hakettiğini düşündüğüm için de o sitemlerim, o limoni halimiz, gerçek düşüncemi asla etkilemez.. Her ne kadar AKP Kadın Kolları Başkanlığı gibi önemli bir görev verilse de, ben Fatma Şahi'in Bakan yapılmasıyla durulurum.. Neyse bekleyip görmekte yarar var.. Gelelim kent sorunlarımıza.. *ARTIK ŞİKAYET TELEFONLARI GELİYOR

Emniyet Müdürü Sayın Ali Yılmaz ile son derece seviyeli bir ilişkimiz var.. Haftaya Bakış köşesinde yazılanlara büyük önem veren müdürümüzle sık sık görüştüğümüzde bana ilk sorduğu "'aber telefonlar geliyormu?" olur. Bu telefonlar, asayiş konusuyla ilgili tabii..Özellikle hırsızlık olayları..Evine, işyerine, arabasına hırsız girenler beni arar ve şikayet ederler.. Bunlar arasında polise başvuran kadar, başvurmayıp "nasıl olsa birşey çıkmaz"diyenler de var.. Vatandaşın derdini dökebildiği, sorunlarını anlatabildiği ve bu gazete sayesinde yetkililere ulaşabildiği, bir ulaşım ve iletişim aracı gördüğü bizlere olan güvenine her zaman teşekkür etmişimdir.. Sayın Ali Yılmaz ile bazen gazete, bazen de telefon veya yüzyüze görüşüp sorunları dile getirdiğimde, bunları çok ciddiye alır ve çözüm konusunda harekete geçer..Onun içindir ki, ne zaman karşılaşsam veya konuşsak ""'aber telefonlar geliyormu?" der.. İnanın son bir ay hariç, özellikle hırsızlık konusunda gelen telefonlar bıçak gibi kesilmişti.. Ve Ali Yılmaz'a "yok gelmiyor"demeye başlamıştım.. Ama şimdi telefonlar gelmeye başladı.. Hemde şehrin her yanından..Bunlar içinde tanıdıklarım da var.. Hele birisi var ki, çok ilginç, Gazikent'te evde herkes uyurken içeri girip cep telefonu alan ve çıkmak üzereyken ev sahibi tarafından yakalanıp polise teslim edilen bir hırsız.. Adam komşularının yardımıyla hırsızı polise götürüyor, karakola girince polis hayretler içinde "ulan seni 15 dakika önce hırsızlıktan yakalamadık mı, sen hiç uslanmazmısın" diyerek basıyor tokadı..Bu kez şaşırma sırası hırsızı polise teslim eden adama geliyor ve "peki polis bey hırsızı niye bıraktınız"diye soruyor. Polis üzgün biçimde "haklısın ama ne yapayım, adam şikayetçi olmadı, bırakın gitsin dedi, bu durumda bizim yapacağımız birşey yok"diyor.. Evet..Her yönüyle sorgulanacak ve düşünülecek bir olay.. Bunlardan birincisi vatandaşın şikayetçi olmaması... İkincisi, polisin o hırsızı hemen bırakması.. Yorum sizlere ait.. *SİYAH POŞETLE GIDA SATIŞI SERBEST Mİ ?

Özellikle seyyar satıcılar ve kenar semtlerdeki manav ve bakkallarda gözümüze çarpıyor. Meyve veya sebze alıyorsunuz, hemen siyah poşete konuluyor. İnsan sağlığı açısından risk taşıyan, en önemlisi kanser riski yüksek olan bu siyah poşetler, belki bilmiyorsunuzdur diye belirteyim; pet şişe, kova ve tıbbi atık gibi maddelerin toplanarak tekrar işlenmesiyle üretiliyor.. Bu Atık maddelerin işlenmesiyle elde edilen kanserojen riski yüksek poşetlerde, hiç tehlike yokmuşcasına, zabıtalar da bu uygulamaya seyirci kalıyor. Meyve veya sebze aldığınızda siyah poşet veren satıcı ise kendine göre bir savunma mekanizması geliştiriyor ve "içerisi gözükmesin diye herkes siyah poşet istiyor"diyor..Yani bu kadar basit.. Kanser riski yüksek ve tüm atık maddelerden yapılmış siyah poşete, tertemiz meyve ve sebzeler konularak satışı yapılıyor.. Ben bunun yasak olduğunu biliyorum ama acaba yanılıyormuyum? Özellikle gıda türü maddeler için.. Hangi belediye olursa olsun, zabıta yetkilileri bizi bilgilendirirse memnun olacağız.. Ama benden sizlere tavsiye, özellikle meyve ve sebzelerini, ekmek dahil gıda maddelerini siyah poşete koydurtmayın.. *GAZİKENT'TE OTOBÜSLERİN SAATİ NİYE ŞAŞTI ?

Gazetemizin bayan personeli Gazikent'te oturuyor.. Sabah en geç 09'da gazeteye gelmesi gerekiyor. Ama son zamanlarda gecikmeye başladı, bir kez "niye ?"diye sorduk, bin Ahh işittik.. Meğer belediye otobüsleri son haftalarda saat filan aldırış etmiyor ve keyfi hareket ediyormuş. Bayan çalışanımız "Ökkeş Bey ne olur yazın, eskiden sabah 08.35 olunca Balıklı otobüsü geliyordu. Şimdi saat 09'u geçiyor yine gelmiyor. Onun yerine 5 dakikada bir vızır vızır halk otobüsleri geliyor. Ama onların içi dolu ve kalabalık olduğu için bayan olduğumuzdan binemiyoruz. Akşam gidişleri de çok berbat. Saat 19'daki otobüsde gelmiyor, bazen 8-9'a kadar beklemek zorunda kalıyoruz. Bu belediye otobüsleri vatandaşı özellikle biz çalışan bayanları düşünmüyor"dedi. Birşey daha ekledi ve Gazikent'te bilet bulamadıklarını belirtti. Bunlar sadece Gazikent tarafından gelen şikayetler. Yetkililerin dikkatine sunuyorum. *POSTANEDEN YİNE ŞİKAYET VAR

Şimdi bunu yazacağız, yine aynı şekilde yanıt verilecek ve "postalar, mektup ve evraklar zamanında işyerlerine teslim ediliyor" denilecek..Ama bende okurlarıma inandığım için "zamanında teslim edilmiyor kardeşim"diyeceğim.. Gerçekten de bu yönde sürekli şikayetler alıyorum. Bazı firma ve şirketler, hatta esnaflar tarihi yönünden önem arzeden evrak veya mektup cinsi belgeler bekliyor. Bir bakıyorsunuz, bu belgeler elinize geçtiğinizde tarihin çoktan geçtiğini görüyorsunuz. Birkaç defa bende yaşadım ama postadan sorumlu yetkili, çeşitli bahaneler üretti. Ben hizmet üretilmesinden yana olduğumu tekrar hatırlatıyor ve bu şikayetlerin boşu boşuna yapılmadığını, lütfen daha duyarlı olunması gerektiğini ifade ediyorum.. *HAYVANAT BAHÇESİ GİRİŞİNE, KAZAYA DAVETİŞE ÇIKARTILIYOR

Burç kavşağından itibaren Hayvanat Bahçesine kadar mükemmel bir çift yol yapıldı. Asım Güzelbey'e bu hizmetinden dolayı teşekkür ederiz. Ancak bu yol Hayvanat Bahçesinden sonrası durdu, "buna da razıyız" derken, şimdi yolun tam ortasına UCUBE bir göbek yapılmaya başlandı. Bu göbek tercihi, yapılış ve düzenleme bakımından, özellikle Burç tarafından gelen araçlar için, hele geceleri KAZAYA DAVETİYE çıkartacak kadar hatalı.. Sayın Güzelbey, eğer hergün buradan gelip geçenleri dikkate alır ve dinlerse, bir yanlıştan dönülmüş olacaktır. Benim görevim hatırlatmaktır..

Hepinize iyi haftalar