Deprem felaketinin ana gündem maddesini oluşturduğu toplantıda, depremin bölgeye etkileri, ekonomik faaliyetlerin sürdürülebilmesi için önümüzdeki süreçte atılacak adımlar, talepler, öneriler ve bu konuda yapılan çalışmalar hakkında istişarelerde bulunuldu.TARİFSİZ ACILAR11 ilde etkili olan deprem felaketinin geride unutulmayacak tarifsiz acılar ve derin yaralar bıraktığını kaydeden Tiryakioğlu, “Ülke olarak zor bir dönemden geçiyoruz. Birlik ve beraberliğe en fazla ihtiyaç duyduğumuz bir zaman dilimini yaşıyoruz. Bölgede hayatın yeniden normale dönmesi için öncelikle yaşadıklarımızdan ders çıkararak, bölge insanımızı ivedilikle ayağa kaldırmamız gerekiyor. Deprem bölgesinin yeniden inşası ve ihyasının yanı sıra, bölgeye doğrudan yapılacak yatırımlar, devlet destekleri, teşvikler ve krediler bölge ekonomisinin canlanmasına dolayısıyla burada yaşayan insanlarımızın da kendi topraklarında kalmasını sağlayacaktır” dedi.HAYVANCILIK VE TARIMDA SIKINTIDepremin bölge tarımı, hayvancılığı ve gıda sanayine yönelik etkileri üzerine bilgiler veren Tiryakioğlu, şu açıklamalarda bulundu: “Deprem Türkiye’nin Çukurova, Amik ve Harran ovalarını çevreleyen Mezopotamya’nın en bereketli topraklarında meydana geldi. Bu topraklarda neredeyse yetiştirilmeyen ürün yok diyebiliriz. Depremin tarımsal üretimde rekolteyi çok etkileyeceğini düşünmüyorum ama tarımsal üretimdeki genel sorunu iş gücü göçü, tarımsal ekipmanların zarar görmesi, gıda işletmelerinin yıkılması, hububat deposu, tarımsal ilaç, gübre, tohum ve ekipman ihtiyacı karşılayan bayilerin depremde mal ve hizmet kayıpları yaşaması olarak değerlendirebiliriz. Deprem nedeniyle birçok çiftçi ve tarım işçisi bulundukları yerden göç etmek zorunda kaldı. Göçün uzun süreli olması tarımsal üretimde ekim, dikim ve bakım işlerinin zamanında yapılamamasına neden olabilir. Bu nedenle kırsal kesimdeki insanlarımızı, üretimde tarlasında, bağında, bahçesinde tutmanın yolu, bu işi kalıcı desteklerle daha güvenli ve daha sürdürülebilir hale getirmekten geçiyor.”AKINCI BİLGİ VERDİDepremin geride unutulmaz acılar bıraktığını kaydeden Akıncı, deprem bölgesinde açılan tüm yaraların, birlik, beraberlik ve kardeşlik ruhu içerisinde sarılacağını dile getirdi. Yaşanan deprem felaketi sonrası GTB’nin hızlı bir aksiyon alarak Gaziantepli hemşehrilerine kapılarını açtığını anımsatan Akıncı, “Az katlı olması ve barınma açısından daha uygun gördüğümüz GATEM’deki hizmet binamızı gerekli kontrolleri yaptıktan sonra depremden etkilenen vatandaşlarımızın hizmetine açtık.