Korkut Küçükcan’ın babası Kemal Küçükcan’ın da katıldığı toplantıda birlik adına basın açıklamasını okuyan Gaziantep Tabip Odası Başkanı Ramazan Sürücü, “İhmaller ve usülsüzlükler zinciri canımızı aldı” derken, İMO Gaziantep Şube Başkanı Gökhan Çeliktürk, “Bizde afet kültürü yok. Türkiye’de işçilere kişisel donanımları veriyoruz inşaata girmek istemiyorlar ama Avrupa’da bir tane kişisel donanım eşyası eksik olan o inşaata girmiyor. Bu bir kültür meselesi bunu oluşturmamız gerekiyor” dedi. YEŞİL ALAN İÇİNDE İNŞA EDİLDİGaziantep Tabip Odası Başkanı Ramazan Sürücü Korkut Küçükcan’ı 17 Kasım Pazar günü binlerce yurttaşın katıldığı cenaze töreniyle sonsuzluğa uğurladıklarını belirtirken, “Geldiğimiz noktada; Gaziantep’i mateme sürükleyen iyi yetişmiş, nitelikli, ahlaklı bir mühendisi genç yaşta kaybetmemize yol açan, ihmal ve hatalarla dolu sürecin aslında, 2012 yılının Aralık ayında gerçekleştirilen temel atma töreniyle başladığını üzülerek öğrendik. Öncelikle Türkiye’nin en büyük camisi olarak tasarlanan yapı, imar planında yeşil alan olarak görülen 248 Ada içerisinde inşa edilmiştir. Yapının yapılabilmesi için hukuken zorunlu olan imar tadilatı temel atıldıktan beş yıl sonra, 2017 yılında yapılmıştır. Parselasyon uygulaması ise kazanın gerçekleştiği 14 Kasım’dan bir gün sonra yapılmış, tevhid işlemleri gerçekleştirilerek parsellerin yeni durumu tapudan tescillenmiştir. Yıllar önce tamamlanması gereken bu işlemin arama-kurtarma operasyonunun devam ettiği sırada gerçekleştirilmesinin gerekçesi ve amacı izaha muhtaçtır” diye konuştu.BU PROJELERE ULAŞILAMADIĞI SÖYLENİYOR‘Yapı için düzenlenmiş bir inşaat ruhsatı olmadığı gibi, sağlıklı bir şekilde yapılmış mimari ve statik projeler olup olmadığı da belirsizdir’ diyen Sürücü, ”Yapımı üstlenen inşaat firması tarafından hazırlatılmış mimari ve statik projeler varsa bile, bu projelere artık ulaşılamadığı söylenmektedir. İlgili idare tarafından incelenmemiş, denetlenmemiş projeler gerçekten varsa bile, bu projeler hukuken ve teknik olarak yok hükmündedir. Belediye arşivlerinde bu yapıya ait hiçbir proje olmadığından, Şahinbey Belediyesi 2018 yılında mevcut yapının, ölçülerini aldırarak bir rölöve projesi hazırlatmış ve bunun mimari proje olarak kullanılmasını amaçlamıştır. Bundan daha kötüsü ve de önemlisi, kubbesi henüz yapılmayan yapının, bu büyüklükte bir kubbeyi, taşıyıp taşımayacağı bilinmediğinden Korkut Küçükcan Şahinbey Belediyesi tarafından görevlendirilmiş ve statik analiz yapması istenmiştir. Yapıların deprem performans analizi konusunda, başarılı ve güvenilir bir mühendis olan Korkut Küçükcan, esasen güvenli bir yapı oluşturmak için yapının içerisindeydi” dedi.VALİLİKTE FEN VE SANAT KAİDELERİNE UYGUN DEĞİL DEDİYapının imara aykırı olarak yapılmasının, projelerinin ve ruhsatının bulunmaması bir yana, bu eksikliklerin, doğal bir sonucu olarak herhangi bir denetleme ve iş güvenliği hizmeti de olmadığını belirten Sürücü, ”Bu büyüklükte bir yapı yapılırken, tek bir işçinin bile sigortalı çalışmadığı bilinmektedir. Ayrıca iki katlı basit bir yapıda bile kullanılmaması gereken nitelikteki ahşap iskeleler 60 metre yüksekliğinde bir yapıda kullanılmış ve ilgili idare buna müdahale etmemiştir. Kalıplardaki uygunsuzluk ve kalitesizlik, betonarme yüzeylerdeki segregasyon (ayrışma, bozulma, aşınma), demir donatıların açığa çıkması, genel olarak betonarme imalatındaki kalitesizlik, bir denetleme mekanizması olmadığını açıkça göstermektedir. Hem TMMOB Uzman Heyeti tarafından oluşturulan 17 Kasım 2019 tarihli teknik rapor, hem de Gaziantep Valiliği’nin 18 Kasım 2019 tarihinde yaptığı ‘2019-48’ sayılı basın açıklamasında yer verilen “Kazanın meydana gelmesinin sebebi camide inşaatın olması değil, fen ve sanat kaidelerine uygun yapılmamasıdır.” ifadesi bu hususları açıkça vurgulamaktadır” dedi.ÖLÇEK TAKINTIMIZI BİR YANA BIRAKALIMUzun süren imalat sürecinde kubbenin oturduğu alan ve duvar boşluklarının korumasız olarak bırakıldığını, zaten uygunsuz ve çok kötü durumda olan ahşap iskelelerin iyice yıpranmış ve sonunda görülmemiş bir yapı felaketine yol açtığını söyleyen Sürücü, ”“Hiçbir şey Korkut Küçükcan’ı geri getiremeyecek olsa da, böyle acıların bir daha yaşanmaması adına bu felaketten çıkarılması gereken önemli dersler bulunuyor. Öncelikle ülkemizde yapılan kamu yapılarında, nicelik ve büyüklüğü ön plana alan bir anlayışın hakim olması en önemli sorundur. Bugünün koşullarında, kalkınmış ülkelerde en büyük havalimanını, ibadethaneyi, kültür merkezini veya hastaneyi yapmak maharet sayılmamaktadır. Ölçek takıntımızı acilen bir yana bırakarak yapının tasarımına, yapım kalitesine, iyi mimarlık ve mühendislik hizmeti almasına, teknik ve hukuki süreçlerin doğru şekilde yönetilmesine, iş güvenliği önlemlerine ve etkin denetime odaklanmamız gerekmektedir” dedi.KRİZ YÖNETİMİ KONUSUNDA BİR EYLEM PLANI HAZIRLANMALIKurtarma çalışmaları sırasında; Türkiye’nin afet ve kriz koordinasyonu konusundaki zafiyetini bir kez daha gözler önüne serildiğini belirten Sürücü,”Afet alanına çok sayıda ekip gelmiş ve pek çok inşaat firması iş makinası ve kalıp-iskele işçileriyle çalışmaları desteklemiş olsa da, koordinasyonun yeterli olmadığı görülmüştür. Bu noktada Valilik ve AFAD İl Müdürlüğü koordinasyonuyla, ildeki üniversiteler , akademik meslek örgütleri, , gönüllü kuruluşlar ve kişiler acilen bir araya gelerek kriz yönetimi konusunda bir eylem planı hazırlamalıdır. Kriz masasını kriz gerçekleştikten sonra kurmak bir anlam taşımamaktadır, kriz masası her an kurulabilecek nitelikte hazırlıklı olmak durumundadır. Mevzuatta bir yapının ortaya nasıl çıkarılacağı adım adım ve ayrıntılı bir şekilde tarif edilmesine rağmen, Akkent Camii örneğinde de gördüğümüz üzere teknik ve hukuki süreçlere uyulmamıştır. Birçok kamu idaresi cami, sosyal tesis gibi yapıların inşasında benzer hataları tekrarlamaktadır. Hukuka öncelikle kamu idareleri harfiyen uymak durumundadır” dedi.TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ‘Felaketin gerçekleştiği Akkent Camii’nde düzenlenmiş bir inşaat ruhsatı bulunsaydı, şantiye şefi, yapı denetim firması, iş güvenliği uzmanı da bulunacak ve böyle bir felaket belki de hiç yaşanmayacaktı’diyen Sürücü, “Yapının bundan sonraki durumuyla ilgili tasarrufların belirlenmesi için öncelikle sağlıklı bir zemin etüdü ve statik analiz yapılması gerekmektedir. Fen ve mühendislik kurallarına uygun olarak yapılmayan, bir statik projesi bile bulunmayan ve Korkut Küçükcan’ı kaybettiğimiz bu yapının bu haliyle inşaatının devam edip etmeyeceğine bilimsel ve teknik değerlendirme sonucunda karar verilmelidir. Olumsuz bir rapor karşısında, hangi sebeple olursa olsun, halkın güvenliğini riske atacak bir yapının tamamlanmasına ve kullanıma açılmasına izin verilmemelidir. Ağır ihmaller sonucunda gerçekleşen bu felaketin sorumluları hakkında idari ve adli işlem yapılmasının gereğini hatırlatırız ve hukuki sürecin takipçisi olacağımızı kamuoyuna beyan ederiz.” dedi.ÇELİKTÜRK:HER TRAMVAY GEÇİŞİNDE TİTREŞİM OLUYORGökhan Çeliktürk bir soru üzerine yolun caminin dibinden geçtiğini belirtti. Çeliktürk, “Tabi önceden oraya bir şehir hastanesi yapılacağı bilinmiyordu. Şehir hastanesinden dolayı trafikte ciddi sıkıntılar yaşanacağı aşikar. Ayrıca kurtarma çalışmalarında tramvay geldiği zaman asma katta kurtarma çalışmalarındayken her tramvay geçişinde orada bir titreşim oluyordu” dedi.ÇELİKTÜRK:AVRUPA’DA OLSA BÖYLE OLMAZDIGökhan Çeliktürk ise, Avrupa ile ülkemizi kıyasladı.Çeliktürk, “Eğer bu kaza herhangi bir Avrupa ülkesinde olsaydı noktasal olarak yeri tesbit edilir bütün ekip gider orada araştırma yapardı. Korkut’un telefonu açıktı herkes aradı. Olayı duyan herkes karadı telefon şarjı bitene kadar çaldı devamlı. Bu bir kültür meselesi. Bu kültürü Gaziantep olarak almamız gerekiyor, afet kültürünü almamız gerekiyor. Herkes kendi çapında, kendi işyerinde bir depremde, selde ne yapacağını bilmesi gerekiyor. Valilik odalar bunun için koordinasyon kurulup herkesin bu koordinasyon için ne yapacağını bilmesi gerekiyor. İş güvenliği bir kültür melesesi ve çocuklarımızdan başlamalıyız.Özellikle inşaat sektöründe Türkiye’de kişisel donanımları veriyoruz işçiler inşaata girmek istemiyorlar ama Avrupa’da bir tane kişisel donanım eşyası eksik olan o inşaata girmiyor. Bu bir kültür meselesi bunu oluşturmamız gerekiyor”diye konuştu.SÜRÜCÜ’DEN SUSURLUK HATIRLATMASISürücü, bu olayın bir çok eksiğimizi de ortaya çıkardığını belirterek, “Bir Susurluk kazası oldu, ülkede çok şey ortaya çıktı. Camideki iskele çökmesiyle meydana gelen kaza, kent olarak, yerel yönetimler olarak ne kadar hazırlıksız olduğumuzu gösteriyor. ŞARKLI:KİMLERİN İHMALİ VARSA ORTAYA ÇIKACAKBaro Başkanı Bektaş Şarklı, Savcılığın soruşturma başlattığını belirterek, “Odaların da suç duyurusu var. Kimlerin ihmali varsa ortaya çıkacak. Aile bizden hukuki destek isterse yanlarında olacağız. Türkiye’de iş kazalarında maalesef kamu görevlileri yargılanmıyor. Bazı sorumlu müdürler, daire başkanları görevden alınıyor. 30 bin insanın hayatını kaybettiği depremde bir müteahhit ceza aldı” dedi.GİRİŞKEN:KONUŞULANLAR SALONLARDA KALMASINMimarlar Odası Gaziantep Şube Başkanı Özgür Girişken de bir soru üzerine, ”Çalıştaylar yapılmalı ancak orada konuşulup salonlarda kalmaması gerekiyor.”dedi. Meral KINACILARGAZİANTEP AKADEMİK MESLEK ODALARI BİRLİĞİ (GAMOB)• GAZİANTEP BAROSU • GAZİANTEP-KİLİS TABİP ODASI• MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI GAZİANTEP ŞUBESİ• İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI GAZİANTEP ŞUBESİ• MİMARLAR ODASI GAZİANTEP ŞUBESİ• ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI GAZİANTEP ŞUBESİ• GAZİANTEP-KİLİS DİŞ HEKİMLERİ ODASI• ZİRAAT MÜHENDİSLERİ ODASI GAZİANTEP ŞUBESİ• GAZİANTEP ECZACILAR ODASI• ÇEVRE MÜHENDİSLERİ ODASI GAZİANTEP TEMSİLCİLİĞİ• GIDA MÜHENDİSLERİ ODASI GAZİANTEP TEMSİLCİLİĞİ• HARİTA VE KADASTRO MÜHENDİSLERİ ODASI GAZİANTEP TEMSİLCİLİĞİ• JEOLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI GAZİANTEP TEMSİLCİLİĞİ• JEOFİZİK MÜHENDİSLERİ ODASI GAZİANTEP TEMSİLCİLİĞİ• MADEN MÜHENDİSLERİ ODASI GAZİANTEP TEMSİLCİLİĞİ • GAZİANTEP-KİLİS VETERİNER HEKİMLERİ ODASI• GAZİANTEP SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI