Eğer Gaziantep’te yaşıyorsanız iyi haberlerden çok, vatandaş odaklı can sıkıcı kötü haberleri daha çok duyarsınız.. Geçen hafta da yazdım bu şehir zor bir şehir.. Yaşayanların mutlu olma şansı az.. Hadi biz kabullendik artık mutsuzluğu, çevremizde olup biten, mide bulandıran gelişmeleri.. Ama bunu geleceğini düşünen kabullenemiyor.. Yani o gençler mutlu değil en başta.. Yurt içi ve dışı Üniversiteye gidenler mezun olduklarında aileleriyle sorun yaşıyor genellikle. Gelmek istemiyorlar, yaşantılarına İstanbul’da veya batıda devam etmek istiyorlar.. Neyse böyle şeyler yazıp daha fazla moralinizi bozmak istemiyorum.. .... De, yine moral bozucu yani kötü haberle başlamak zorundayım. O da maalesef bu sefer de beni haklı çıkartan bir gelişme. Çünkü havalimanı terminali yine verilen tarihte yetişemiyor.. Hani şu 20 Ekim 2020 de bitirileceği açıklanan terminal ve apron inşaatı.. Biliyorsunuz bu konuyu sürekli gündemde tutmuş ve 2019 ocak ayında bitirileceği, ama benim kötü haberi verip yetiştirilemeyeceğini söylediğim terminal binası.. Sonra herkesin harekete geçmesi, Milletvekilleri ve Abdulhamit Gül bakanın devreye girmesi, Vali Davut Gül ile Fatma Şahin’in çabasıyla şehrimize davet edilen DHMİ Genel Müdürü Hüseyin Keskin’in çok kararlı biçimde “20 Ekim 2020’de bu inşaatlar bitecek ve faaliyete geçecek” demesi.. GAZİANTEPLİLER OLARAK YİNE KANDIRILDIK Ardından benim bu köşede, “Umarım gerçekleşir ama ben çok ümitli değilim, yetişmesi zor gözüküyor” diye yazışım.. Ve ne acı ki, endişelerim yine gerçek oldu.. Terminal binası ve taksi yolu yetişmiyor sevgili okurlarımız.. Bunu da il koordinasyon kurulundaki toplantıdan öğreniyoruz.. Havalimanı Müdürü Yasin Savaş, bu inşaatın belirlenen tarihte bitmeyeceğini açıklayarak “Yeni Terminal Binası ve Taksi Yolu Yapım işi devam ediyor. Yeni Terminal Binası yapım işi 2021 yılı Mart ayında bitecek. 288 milyon TL bedelli bir iş, fiziksel gerçekleşmemiz yüzde 52 civarında, parasal gerçekleşme yüzde 45 civarında. Taksi Yolu Yapım İşi ile ilgili gerçekleşme henüz yüzde 5 civarında, onun da 2021 yılının 11.ayında tamamlanması bekleniyor” dedi. Yani Gaziantepliler olarak yine kandırıldık arkadaşlar.. Ve acı da olsa, bu gidişle bu anlayışla ne terminal binasının 2021 yılının Mart ayında , ne de taksi yolunun 2021 yılının Kasım ayında yetişmeyeceğini buraya not olarak düşüyorum.. İŞTE İYİ HABER; MOBİLYA KENT GERÇEK OLUYOR Neyse bu sefer iyi bir haber vereyim de yüzümüz gülsün.. Yıllardır sürüncemede kalan Oğuzeli sınırları içerisinde kurulması planlanan ama sürekli ötelenen Mobilya Kent için tüm sıkıntılar bitti.. Bu yönde hayatını ortaya koyan, sağlığını sıkıntıya sokacak kadar mücadele eden Dernek başkanı Pınar Tümüklü ile ona destek veren Oğuzeli Belediye Başkanı Sait Kılıç derin bir nefes aldı. Sayın Fatma Şahin de düzenlenen törende bize bu mutlu haberi verdi.. Böylece Gaziantep'in ve ülkemizin geleceğine çok büyük katkı sağlayacak olan bu proje hayata geçiriliyor. Özellikle sınır kenti olmamız hasebiyle Ortadoğu ülkeleri için Gaziantep cazibe merkezi olacak. Mobilya Kent hem iç pazar, hem de yurtdışı pazar müşterilerini çekmek için yol üzerinde ve havalimanına oldukça yakın bir yerde kurulacağından, bölgemiz inanılmaz bir hareket kazanacak. GAZİANTEP’E BÜYÜK HAREKET KAZANDIRACAK Çok ciddi istihdam sağlanacağı için işsizlik konusuna da çözüm bulunacak. Sıkıntı yaşayan esnaf ihracata başlayacak. Gaziantep halıdan sonra Mobilya kenti olacak. 1 Milyon 300 bin m2 alan üzerine kurulacak Bir ara baktığım projesi eğer değişmediyse, üretim alanlarının dışında, AVM'den teknik liseye, kreşten, spor komplekslerine varıncaya kadar her türlü sosyal donatı alanlarına yer verilecek. Esnafa küçüklü büyüklü 500 m2'den, 10 bin m2'ye kadar dükkanlar verilecek. Girişte çok büyük bir AVM olacak. Teknik lise yeri, spor kompleksi, kreş alanı olacak. Hazineden alınan ücretle küçük maliyetlerle esnafa yerleri tahsis edilecek. Bu projeyle bütün mobilyacılar burada buluşacak ve Mobilya kent kurumsal bir yer olacak. İnanın böyle şeyleri yazmaya hasret kaldığımız Gaziantep’te bu yönde emeği geçenlere teşekkür ediyoruz.. DÜLÜK ORMANLARINDA AĞAÇLAR NİYE KESİLİYOR ? Sabahları yürüyüşe çıkan bir arkadaşımızın gözüne çarpmış. Dülük Ormanlarının arka kısmına düşen bölgede ağaçların kesildiğini görünce hemen resmini çekip bana atmış.. “Burada neler oluyor, dondum kaldım. Devasa bir alanda bulunan ağaçlar bir bir kesiliyor ve derin bir çukurlar oluşturuluyor. Ben anlamadım sen biliyorsan lütfen söylermisin” dedi.. Vallahi doğrusunu söylemek gerekirse bilmiyorum. Basına veya kamuoyuna da bu yönde bir açıklama yapılmadı. Bu ağaçları kim söküyor, bu toprakları kim kazıyor, burada ne yapılacak, hiç bilgimiz yok.. Bu konuda yetkili kurum Orman müdürlüğü mü, Büyükşehir mi, Şehitkamil Belediyesi mi yetkili inanın bilmiyorum. Lütfen birileri bir açıklama yapsın diyor sabırla o açıklamayı bekliyorum. whatsapp-image-2020-07-26-at-20.54.42.jpegHADİ BİRAZ TEBESSÜM EDELİM Kocaeli’nde çok sevdiğim değerli gazeteci dostum Hayrettin Albayrak göndermiş.. Bunu sizlerle paylaşmak istedim.. Gerçekten de içinde yaşadığımız dünyanın günlük gerçekleri.. konuştuklarımız, söylediklerimiz ve farkında olmadan tebessüm ettiren güldüren diyaloglar.. Hadi birlikte okuyalım.. BİRAZDA ESPİRİ OLSUN "Alo oğlum nerdesin? - tramvaydayım anne, geliyorum. - "Çıktın mı okuldan?" - Yok anne, tramvayı okula soktum, içinde bekliyorum. -Annemin damatları için yorumu: "Bütün öküzler de bizi buluyor, nasıl ot yetiştirdiysem artık" -Ben hiç anlamıyorum ya, madem ki okumanın yaşı yok, bırakın gençliğimizi yaşayalım, ilerde okuruz. -Elalemin çocukları 1.nci oluyor diyen anneme, bak analar neler doğuruyor, sende iş yok dedim, ardından terliği yedim... -Psikologa gittim, sorunlarım var dedim. Hepimizin var, geçer dedi. Şimdi daha iyiyim. -Arap kanalında maç izliyorum. Spiker ne derse babaannem "amin"diyor. -Hadi çal giderken kapımı diyen Serdar Ortaç'a seslenmek istiyorum . Kapı giderken değil, gelirken çalınır. -Doktor 3 ay ömrünüz kaldı deyince; "Başhekimin yakınıyım" dedim, 6 ay daha uzattı. İşi bileceksin abi. -50 kadına kocasının adını sorduk; 20 yeni hayvan adı öğrendik. -Eşofman takımı almaya gittim. Param yetmedi sadece altını aldım, üstü kalsın dedim. Havam oldu. -Baba: Oğlum yeter artık, facebook dışında bir dünya daha var" "Vallaha mı baba? Linki yollasana. -Portakalı soydum, sonra yedim. Mal mıyım ben lan, niye baş ucuma koyayım. -Biz de yanlış olmaz olmuşsa yanlışlıkla olmuştur. -Eczaneden çıkarken "Tekrar bekleriz" lafı beddua değil de nedir abi. -Bir erkeğin ne kadar tehlike olduğunu görmek için, maç izlerken kanalı değiştirmek yeterlidir. -Otobüste arkaya doğru yürüyelim diyen adama "yürümek isteseydik otobüse binmezdik" diyen genci tebrik ediyorum. -Hap yazma yutamam, şuruptan midem bulanır, iğneden de korkarım...diyen ergene "Muska mı yazayım "diyen doktora saygılar. -"Derste hep aynı parmakları görüyorum" diyen hocama; değişiklik olsun diye orta parmağımı kaldırdım. Dersten atıldım mağdurum HEPİNİZE İYİ HAFTALAR