Çözüm Süreci adıyla Türk toplumuna dayatılan bu çok uluslu melun planın, toplum ve devlet açısından giderek PKK tezlerine teslimiyete dönüştüğü artık bir realite. Zira ırkçı ve bölücü faşizmin rüyasında görse dahi inanamayacağı serbesti PKKyı suç işleme ayrıcalığı olan bir örgüt haline getirdi. Bu bağlamda hiçbir devletin ve hiçbir ulusun kabul ve tahammül edemeyeceği talepler ve kudurma seansları kanıksanır hale geldi. Davutoğlu hükümetinin talimatıyla kendi içine kapanan devlet, caydıran bir güç olmaktan çıkarak seyreden ve edilgen bir konuma iteleniyor. Baş döndüren bir hızla yaşanan aksi yöndeki değişimi ve değişimin tetiklediği olayları birlikte takip edelim. Demokratik Özgür Kadın Hareketi (DÖKH) platformunun Diyarbakırda düzenlediği 1inci Kadın Kongresine, Suriyenin Rojava bölgesindeki Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş BaşkanıAsya Abdullah, bazı HDPli kadın milletvekilleri, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Selma Irmak, DBP Eş Genel Başkanı Emine Ayna, Avusturya Parlamenteri Berivan Aslan, Dünya Kadın Yürüyüşü (DKY) Arap ve Ortadoğu Temsilcisi Souad Mahmoud, Tunustan avukat Basma Belaid, ANC Parlamenteri Vuyiwe Hani, Katalan Parlamenteri Isabel Valet, SYRİZA Gençlik Örgütü üyelerinin yanı sıra Türkiye, Irak, Suriye ve İrandan yüzlerce Kürt kadını yöresel kıyafetleriyle katıldı. Zeynep Kınacı ve Gülnaz Karataş fotoğrafları da asıldı DHAnın haberine göre, kongre salonu dışındaki giriş bölümünde Fransanın Paris kentinde öldürülen PKKlılar Sakine Cansız, Fidan Doğan, Leyla Şaylemez ile çatışmalarda ölen bazı PKKlı ve YPGlilerin yanı sıra kadın Kürt sanatçılarının da fotoğrafları asıldı. Özgür Kadınla Demokratik Ulusu İnşa Ediyoruz yazılı pankart asılan salonun girişinde Abdullah Öcalan, Tuncelide 30 Haziran 1996 tarihinde bayrak töreninde askerlerin şehit düştüğü canlı bomba eylemini yapan PKKlı Zeynep Kınacı ile örgütte Beritan kod adlı Gülnaz Karataşın fotoğraflarının asıldığı ve şeritle çevrilen bölümdeki deftere kadınlar duygu ve düşüncelerini yazdı. Kadınlar Rojavada devrim gerçekleştirdi HDP Şırnak Milletvekili ve DTK Eş Başkanı Selma Irmak, Kürt kadın mücadelesinin tüm dünya kadınlarını birleştirdiğini ileri sürdü. Irmak, 30 yıldan bu yana dikenli ve engelli yollardan geçtiklerini belirterek, Kadınlar bugün Rojavada devrim gerçekleştirdi. O nedenle artık hiçbir hesap kadınsız yapılamıyor. Kadınların mücadelesi toplum tarafından da takdir edildi. İlk yola çıktığımızda evinden dışarı çıkamayan kadın bugün siyasete katılıyor dedi. Kadın ruhuna girebilen kişi kadınları dağa çıkarabilirdi Kürtlerde kadının kapalı bir toplumda tutulduğunu, buna karşı çıkarak yola çıktıklarını anlatan Irmak, Kürt kadınları açısından gerillaya katılım ulusal mücadeleye katılım belki de en büyük devrimdi dedi. Irmak, sözlerini şöyle sürdürdü: Bunu gerçekleştirmek hiç kimsenin harcı olamazdı. Bunu ancak, toplumun dışına çıkabilen, ipini koparabilen, kadının ruhuna girebilen biri yapabilirdi. Ancak o kişi kadını dağa çıkarabilirdi. Bırakın evinden sokağa çıkarmayı, dağ başında elinde silah, eli kanlı bir sisteme karşı mücadele eden, sadece onun militarist güçlerine değil, onun zihniyetine, onun elit tutumuna, onun şiddetine, onun her türlü gericiliğine karşı da mücadele eden ve yalnız bununla da yetinmeyip bir tek kadının geri yanları, kırılgan kadının umutsuz, çaresiz, gözü yaşlı, kendini ikinci sınıf insan haline getiren, mücadele etmeyen kadını mücadele eden bir noktaya ancak ipini koparan, baştan başa felsefe haline gelen biri getirebilirdi. Kongremizi sayın Abdullah Öcalana atfediyoruz Dünyada hiç bir erkeğin Abdullah Öcalan kadar kadınları peşinden koşturamadığını, yürütemediğini ve onların ruhuna giremediğini söyleyen Sema Irmak, Şu anda İmralıda müzakere masasındaki sayın Abdullah Öcalana bu kongremizi atfediyoruz. Ancak, onun gibi kadın felsefesini kendi şahsında somutlaştırmış bir kişi, kadını bulunduğu kölelik konumundan özgürlüğe aday, özgürlüğe sevdalı, özgürlük arayıcısı haline getirebilir ve bir kadın devrimi yaptırabilirdi. İşte kadını dağa çıkaran bu felsefenin ta kendisidir. Bu felsefeyi anlamadan kadın mücadelesini anlamak Kürt kadının geldi noktayı ve başarıyı kavramak mümkün olmayacaktır dedi. Sözde Şırnak milletvekili gerçekte PKK ataması Selma Irmakın Abdullah Öcalanla ilgili olarak ifade ettiği tespitler, söz konusu PKK temsilcisinin kendisini milletvekili yapan PKKya ödediği diyet borcundan başkaca bir şey değil. Abdullah Öcalanı putlaştıran ve kürt kadınları için dayanılmaz erkek cazibesiyle taltif eden bu açıklamalar zevksizliğin dayandığı son nokta olduğu kadar aynı zamanda hayvan severliğinde bir işareti olsa gerek.