Yazımı kaleme aldığımda sadece 4 günde 26 ayrı farklı ilde 98 orman yangını meydana gelmişti. Yetkililerin yaptığı açıklamalardan, yangınların birçoğunun aynı anda farklı birkaç noktadan başladığı anlaşılıyor. Bu da akla orman yangınları ile ilgili kasıt ve sabotaj ihtimalini gündeme getiriyor.Elbette kolluk kuvvetlerimiz en kısa sürede yangınların faillerini tespit edip, adalete teslim edeceklerdir. Ülkemizin ciğerlerini yakan, can kaybına neden olan, tarım alanlarının yok eden ve ormanlarımızda yaşayan canlıların zarar görmesine yol açan hainlerin, en kısa sürede yakalanıp, yargılanıp ve en ağır cezalara çarptırılmasını görmek en büyük dileğim.Bir ağacın büyümesi ve ormanın oluşması yıllar alıyor ancak birkaç saat içinde üzüntü içinde izlediğimiz gibi küle dönebiliyor. Ancak ülke olarak, bu cennet vatanda yaşayan insanlar olarak el ele verip, küle dönen her ağacın yerine onlarca yenisini dikmeliyiz. Onlarca yenisi dikmeliyiz ki, ormanlarımıza zarar veren hainlerin hevesleri kursaklarında kalsın.Ülke genelinde yapılacak geniş kapsamlı bir ağaçlandırma kampanyasıyla bu olumsuz durumu aslında avantaja çevirerek çok daha büyük ormanlara ve yeşil bir Türkiye’ye sahip olabilmek elimizde. Vatandaşlarımızın olaya sağduyu ile yaklaşıp el birliği ile hareket edeceğinden hiç şüphem yok. Ayrıca yasal düzenlemeler, vergi mükelleflerinin ormanların ağaçlandırmasına yönelik yaptığı bağış ve yardımları vergi matrahından düşmelerine imkan tanımaktadır.Devlet; sosyal, bilimsel, sanatsal ve ülke için faydalı diğer başkaca faaliyetlerin teşviki ve desteklenmesi amacıyla, yapılan bağış ve yardımların vergi kanunlarında kazançtan indirimine imkan tanımıştır. Bu kapsamda, Kurumlar Vergisi Kanunun da ve Gelir Vergisi Kanunun da bağış ve yardımların kazançtan indirimine ilişkin usul ve esaslar ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Sadece vergi kanunlarında değil, 1995 yılında yürürlüğe giren “Milli Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Seferberlik Kanunu” uyarınca da; “Bu Kanun hükümlerine göre kurulan ormanlarda, ağaçlandırma, bakım ve koruma masraflarının tamamı gelir ve kurumlar vergisi matrahından düşüleceği” hüküm altına alınmıştır.Dolayısıyla bu kanun kapsamında kurulan ormanlarda gerçekleştirilen; ağaçlandırma, bakım ve koruma gibi masrafların karşılanması amacıyla Tarım ve Orman Bakanlığı Orman Genel Müdürlüğü’ne yapılan bağış ve yardımların tamamı gelir ve kurumlar vergisi matrahından indirilebilmektedir.Gerek Kurumlar Vergisi Kanununda ve gerekse Gelir Vergi Kanununda; vergi matrahının tespitinde indirim konusu yapılabilecek bağış ve yardımlar üç başlık altında değerlendirilebilir. Buna göre,1) Belirli bir had ile sınırlandırılarak indirimi kabul edilen bağış ve yardımlar,2) Tamamı indirim konusu yapılabilecek bağış ve yardımlar,3) Doğrudan gider yazılabilecek bağış ve yardımlar,şeklinde sıralanabilirler.Fidan bağışı ya da ağaçlandırma kampanyası çerçevesinde yapılan bağış ve yardımlar, vergi matrahının tespitinde tamamı indirim konusu yapılabilecek bağış ve yardımlar kapsamındadır.Hem Kurumlar Vergisi kanununda hem de Gelir Vergisi Kanununda;“Cumhurbaşkanınca başlatılan yardım kampanyalarına makbuz karşılığı yapılan ayni ve nakdî bağışların tamamının”Gerek Kurumlar Vergisi beyannamesi üzerinde ve gerekse Gelir Vergisi Beyannamesi üzerinde ayrıca gösterilmek şartıyla kurum kazancından indirilebileceği hüküm altına alınmıştır.Yardım hem ayni olarak hem de nakdi olarak yapılabilecektir. Dikkat edilmesi gereken tek kural ise makbuz karşılığı yardımın yapılmasıdır. Bağış makbuzunun temin edilemediği durumlarda; nakdi bağışların, bağışı kabul eden kurum veya kuruluşlar tarafından verilen makbuz veya söz konusu kurum veya kuruluşların mezkur amaca yönelik olarak bankada açtırdığı hesaplara yatırılması sonucu bankadan alınan dekontlar ile de belgelendirilmesi mümkün bulunmaktadır.Ayni değerlerin, mükelleflerce dışarıdan alınarak kamu kurum ve kuruluşuna bağışlanmış olması durumunda ise bu kurum ve kuruluş tarafından teslim alınacak değerler için teslime ilişkin bir belge düzenlenmiş olması yeterli olup, düzenlenen belgede bağışlanan kıymetin değerinin, cinsinin ve miktarının tereddüde yer bırakmayacak şekilde belirtilmiş olması gerekmektedir. Gerek özel kanunlarında yapılan bağış ve yardımların vergi matrahından düşülmesi gerektiğini belirten düzenlemelerde ve gerekse vergi kanunlarında yukarıda bahsettiğim üzere, fidan bağışı ve ağaçlandırma kampanyası çerçevesinde Cumhurbaşkanınca başlatılan yardım kampanyalarında;Söz konusu bağış ve yardımlar gelir ve kurum kazancının tespitinde kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınmalı, gelir ve kurum kazancının yeterli olması halinde ise beyanname üzerinde ayrıca gösterilmek şartıyla vergi matrahından indirilmesi gerekmektedir.Vergi mevzuatı; faaliyet ile ilişkili olmayan ve faaliyetin devamlılığı için gerekli olmayan bazı unsurların da indirim konusu yapılabilmesine ve gider olarak dikkate alınabilmesine imkan vermiştir. Dolayısıyla; bağış yapan tarafın vergi matrahının tespitinde indirim veya gider unsuru olarak dikkate alınması, bir diğer ifadeyle vergi avantajı sağlamasının yanı sıra, sosyal sorumluluk, yardımlaşma, dayanışma bilinci gibi sebeplerle, bağış yapan dışında toplumun bütününü etkilemektedir. Ancak; sosyal, kültürel, eğitim, sağlık, spor, güvenlik gibi amaçlarla bağış yapan gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin yapmış olduğu bağış ve yardımlar dolayısıyla, beyanname dönemlerinde mağduriyet yaşamaması amacıyla dikkat etmesi gereken başlıca husus; bağış ve yardımın karşılıksız yapılmış olması ve belgeye dayandırılmasıdır. Vergi mevzuatı hükümleri uyarınca; indirim veya gider konusu yapılan bağış ve yardımların mutlaka tevsik edici belgeye dayandırılması gerektiği unutulmamalıdır.Tüm okuyucularıma sağlıklı ve yeşil bir dünya dilerim.