Öncelikle Başakşehir karşılaşmasını kazandıkları için oyuncularımızı ve teknik ekibimizi kutluyorum; seyircisi olmayan, diğer İstanbul takımlarında yer edinememiş veya yaşı nedeniyle gönderilen oyuncuların bulunduğu, alt liğe düştüğünde kimsenin üzülmeyeceği böyle bir takımı yendikleri için kutluyorum. Böyle takımları yenerek hem kendi takımımızı yukarılara taşımış oluyoruz, hem de diğer Anadolu kulüplerine kurtulmaları için yardım etmiş oluyoruz (Başakşehir’i aşağıda tutarak). Aslında Gaziantep FK liğde daha üst sıralarda olmalıydı, sürekli eleştirmemizin amacı da budur, kadromuz daha üstlerde bulunmaya yeterli, zamansız hoca değişimi, gelen hocanın uyumu ve takım oyun sistemini değiştirmesi gibi nedenler, hakemlerin yanlış kararları gibi nedenlerle yukarılara çıkamadık. Yukarılara çıkmak için daha zamanımız var, yeter ki kazanmayı sürdürelim, ancak Başakşehir’e karşı kazanmamıza rağmen teknik ekibimiz daha önceki yazılarımda belirttiğim yanlışlarını sürdürdüler, hatta rakip bulduğu fırsatları değerlendirebilseydi karşılaşma berabere bitebilirdi. Oyuncularımızdan Mirallas ve Maxim’in gününde olmaları bizi kurtardı. Teknik ekibimizce yapılan yanlışları yine belirtelim; en önemli yanlışları, daha önceki yazılarımda Maxim’in forvet arkası bölgede serbest bırakılmasını ısrarla vurgulamıştım, bu isteğim bir türlü gerçekleşmedi, ama her karşılaşmada isteğimin doğruluğu ortaya çıkıyor, attığımız ikinci golde Maxim’in gizli bir avcı gibi gelip topa vurması tamda söylemeye çalıştığım işlem. Maxim orta sola bağlanmayıp forvet arkasında serbest bırakılsa bu yaptığını her zaman yapabilir. Başakşehir’e karşı takım 4-4-2 düzeniyle kurgulanmış ve Maxim orta dörtlünün soluna yerleştirilmiş, eğer oyuncu isteksiz gününde olsaydı bu bölgede oynadığı için yeterince etkili olamayacaktı (daha önceki karşılaşmalarda olduğu gibi). Yine ısrarla belirtiyorum; Maxim forvet arkası bölgede serbest oynatılmalıdır, rakibe göre ister tek ister çift forvet oynatın fark etmez, ve bu oyuncuyu daha etkili kullanmış oluruz. Gaziantep FK takımında 4-4-2 sistemine uygun oyuncularda bulunuyor, ama bütün oyuncuları değerlendirmek ve daha etkili oyun için takımımızın rakibe göre 5-1-3-1 veya 4-2-3-1 ya da 4-1-3-2 sistemleriyle kurgulanması gerekir. Teknik ekibin dörtlü savunma seçimi nedeniyle takım rakibe göre 4-2-3-1 yada 4-1-3-2 sisteminden biriyle kurulup; Maxim’de orta üçlünün ortasında değerlendirilmeli, Maxim’den boşalan orta üçlünün solunda da Güray Vural değerlendirilmelidir. Orta üçlünün sağında Başakşehir karşılaşmasındaki etkili oyunu nedeniyle Mirallas oynatılmalı. Tekli ön liberoda en iyisi Vetrih, ama son karşılaşmada biraz isteksiz gibiydi, sözleşmesinin bitecek olması nedeniyle olabilir, bu oyuncuyla zaman yitirilmeden sözleşme yenilenmesi iyi olacaktır. Bu ayrıntılı sistem açıklamalarını neden yazıyorum; takımımız kadro olarak liğde üst sıraları zorlayacak güçte bir ekip, ama teknik ekip bu kadroyu kullanamıyor, yukarıda yazdığım sistemlerin hangisiyle takım kurulursa kurulsun hiç fark etmez, yeter ki doğru oyuncular seçilsin. Bunun için de teknik ekibin oyuncuların özelliklerini iyi bilmesi gerekir, bunu Sumudica çok iyi yapıyordu, ama şimdiki ekip oyuncu seçimini iyi yapamıyor, çünkü daha oyuncuları tanıyamadılar, oyuncuları kullanamıyorlar. Başakşehir karşılaşmasında oyuncu değişimlerini incelediğimizde; Maxim ve Mirallas oyundan çıkarılırken Enver Cenk ve Güral Vural’ın alınması doğruydu, aynı anda Kenan çıkarılıp genç Mirza’da oyuna alınsaydı daha iyi olurdu, Mirza’nın kazanılması için oyuna alınmasını alkışlıyorum. Başakşehir karşılaşmasında Dicko’yu beğenmedim; ikinci golde Mirallas ayağında topla beklerken, Maxim topa doğru hareketlenirken, Dicko olduğu yerde bekliyor, kendine top nasıl gelecekse! İkinci yarıya başlarken yerine Felipe alınmalıydı. Başakşehir karşılaşmasını böyle inceledikten sonra Fenerbahçe karşılaşmasına gelelim; hem bu yazımdaki hem de daha önceki yazılarımdaki tüm eleştiri ve uyarılarımın Fenerbahçe karşılaşması için de geçerli olduğunu belirtmek istiyorum. Takımın hangi sistemle oynatılmasından başlayan, hangi oyuncuların oynatılması ve oyuncu değişiminde gecikmelerle geçen bir karşılaşma izledik yine. Önce takımın oynatıldığı sisteme ve seçilen oyunculara bakalım; Fenerbahçe karşısında her takıma karşı aynı sistemle oynanmayacağını bir kez daha görmüş olduk. Fenerbahçe çok geniş kadrosu olan ve baskın oynayacağı belli bir takım, etkili kadrosu nedeniyle daha karşılaşmanın başlarında neredeyse öne geçme fırsatı yakaladılar. Takımı oluştururken dörtlü savunma seçilmişti yine, olabilir, ama bu dörtlünün önünde baskılı oynayan rakibe karşı savunma yönü güçlü üçlü orta alan kurulmalıydı ( soldan sağa doğru Sousa, Vetrih ve Rashid ), bu üçlünün önüne de Güray ve Maxim’den oluşan forvet arkası oluşturulmalı, ileride de hızlı ve yırtıcı Dicko oynatılmalıydı (zaten oynatıldı). Veya dörtlü savunmanın önünde ikili ön libero ( Vetrih ve Rashid veya Sousa ve Vetrih gibi), bu ikilinin önünde de soldan sağa doğru Güray, Maxim(ortada) ve Mirallas (veya Enver Cenk Şahin)’den oluşan ileri üçlü orta alan, ve ileride Dicko. Bu iki sistemden hangisi olsa fark etmezdi, Fenerbahçe’ye karşı orta alanı yanlış kurgulayarak ileride iki forvetle oynamakla yanlış yapılmıştır. Sistem yanlışına ek olarak Güray ve Enver gibi istekli ve becerikli oyuncuların kenarda tutulması yanlışları da yapıldı, bu oyuncular oyuna alındıktan sonra takımın nasıl daha etkili olduğunu izlemişsinizdir. Her karşılaşma sonunda belirttiğim Maxim’in orta sol kenarda etkisiz kılınması yanlışı yine yapıldı, ikinci yarıya başlanırken Kenan veya Mirallas oyundan çıkarılıp orta sol tarafa Güray alınmalı, Maxim’de oluşturulan ileri üçlünün ortasında serbest bırakılmalıydı ve Maxim daha etkili kılınmalıydı. Teknik ekibin diğer yanlışları; oyuncu değişimlerinde geç kalmalarıydı, Kenan ve Mirallas çıkarılıp Güray ve Enver daha erken alınmalıydı, yorulan ve hata yapan Rashid fark edilmeli ve Sousa ile değiştirilmeliydi, son vuruşları iyi olan Felipe oyuna daha erken alınmalıydı. Karşılaşmanın ilk yarısında attığımız gol sayılsaydı, Mirallas son anlarda golü atabilseydi berabere kalırdık veya kazanabilirdik ama; işimiz hep böyle varsayımlara kalmamalı, maçı söküp almalıyız. Bu işlemi yaptıracak olanlarda takımın teknik ekibidir. Yine belirtiyorum; teknik ekibimiz takımı kullanamıyor, başarılı olacak takımı kurgulayamıyorlar, sıradan bir takım gibi gidiyoruz, Sivas takımı gibi gidemiyoruz. Umarım sonraki karşılaşmalarda sorunlar giderilir. Herkese iyi haftalar. AHMET YILDIZ