Aklım yettiği gün 1955 yılı eylül ayı İlk anım Rahmetli Abimin okula başladığı 1955-56 Eğitim yılının başlangıç günü aile resmimizin çekildiğini ilk anım olarak hatırlıyorum. O resmi hala saklıyorum.
O gün nasıl yaşıyorduk bu gün neler değişti neler oldu.
Gaziantep'in nüfusu 80 - 100 Bin civarı zengin fakir eğitimli memur esnaf aynı mahallede oturur.
Tek katlı veya iki katlı hayatlı evler .
Evde ki kuyudan su içilir yer altı sularını temiz kimyasallar evlere daha girmemiş.
Su faturası yok. Evlerde gaz lambaları ile aydınlanır . Elektrik faturası yok. Telefon resmi yerlerde Çok büyük iş yerlerinde Manayatolu telefonlar Vardı. Telefon faturası yok.. Önceleri yemekler ateş mangalında yemek yapılır.
Yemekler piştikten sonra artan kömür kışın tandıra konur.
Bir haznamız vardı (Kiler )
Ekmek evde yapılır ekmeklik buğday devamlı evde olur.
Değirmende buğday bir ekmeklik çektirilir.
Kış girimi zahire alınır.
Bulgur simit mercimek benzeri tahıllar.
Kuruluklar salça küpler dolu erzaklar.
Sandıklar kuru üzüm Bastık suçuk dilme muska yani Şire ile dolar.
Kışın alış veriş çok az olur.
Daha daha koyun kesilir topaç yapılır.
Sabahları topaçlı simit aşı mükemmel olur.
Her evde koyun keçi beslenir çöpe atılan atık maddeler sanki olmazdı.
Kışın ısınmak yemek yapmak için Bir iki çuval ateş kömürü
Gaz ocağı çıktığında çok lüks güzel bir kolaylık sağlamıştı..
gaz ocağı alınan evin hanımı Samanlık seyran oldu arvatlık (ev hanımlığı) kolay oldu demişlerdi
Yemeklerde Sade yağ kullanılır .
Her evde kutnu kumaş benzeri işleyen tezgah olur. Haşıl sarılır evin hanımı evinde ev ekonomisine katkı sağlardı.
Evinde kuyusu olmayan mahalle de 24 saat akan köşe başında ki sudan su taşır. Kışlık yenecek malzemelerin çoğu evde hazırlanırdı.
Evinde kuyusu olan kendi hayatında su çekebildiği gibi aynı kuyudan sokakta ki kuyuya açılan kapı komşuların her an kuyudan su almalarını sağlardı.
Sokak tarafından su çekmeye imkan sağlayamayan komşu kuyudan su çekilmesi için Bahçe kapısını devamlı açık bırakırdı ki Komşular rahatlıkla gelip su çekebilsin diye .
Evde elektrik su abonesi yok telefon yok fatura yok .
Bir gelinin düğün eşyaları bir iki hayvanın sırtında taşınır
Yemek yapacak eşyalar yatak o kadar .
Şimdi mi rahatız o zaman mı ?
Çocuklar her semte bulunan Devlet okulunda okur.
Evler küçük Öğrenci ders çalışmak için kütüphaneye gider.
Okuyan okur okumayan bir meslek sahibi olur.
Gaziantep de on ilk okul Bir lise.Ticaret lisesi End. Sanat Enstitüsü Var .
Okulu bitiren tez vakit işi olur .
Üniversiteler dahi yatma beslenme sorunu olmazdı.
Eğitim çok yeterli.
Gaziantep Bütün ülkemizin her tarafı yeşil memleket.
Nizip ilçemizin O zaman ki ismi YEŞİL NİZİP .
İşte bu anlattığım zaman da tek maaşla ev geçindirmek çok kolaydı.
Dağlar bağlar bahçeler mükemmeldi .
Jandarma Alay komutanlığın olduğu yerdeki bağlardan İngiltere ye üzüm ihraç olduğunu bilirim.
İnsanla uzun ömürlü
Sof dağı verem astım olanların tedavi yeri .
Taş ocakları ile sof dağı bitti.Şimdi rahatladık mı ?
Hayat belki lüks oldu her şey çok oldu.
Ama kaygı çoğaldı.Ödeme zorlukları başladı.
Kaç çeşit vergimiz var biliyor muyuz.
Az ile yetinmez olduk bir iki odalı evlerde Büyüdük .
Hayatlı evlerde Dede Nene Hep beraber oturduk .
O hayatlı evlerde hayat vardı akşam her kes odasına çekilirdi.
Her kes sığardı.
Şimdi 200 metre kare evlere daha büyük evler sığmaz olduk
Ara bir uğradığımız Bağ evleri Deniz evlerine tonlarca para harcadık .
Çevremize bakalım modeli eski araba var mı ?
Her evde bir kaç araba oldu.
Evlerde bazen kullandığımız eşyalara çok para bağladık.
İyimi oldu Bilemiyorum?
Kaygı büyüdü bu gidişata yetemez olduk.
Masrafları karşılayamaz olduk.
AMA CORONA VİRİSÜ DEVLETLERİ DE BİZLERİ DE BİR HARCAMA HİZASINA GETİRECEK. BUNU GÖRECEĞİZ ŞİMDİDEN TEDBİRLİ OLALIM .
