Hemen hemen her gün can sıkan moral bozan haberlerle yatıp kalkıyoruz. Seçimmiş, anayasaya aykırı davranılıyormuş, Cumhurbaşkanı 3. Kez aday olamazmış, 6’lı masaymış, aday kim olacakmış, ülkemiz uyuşturucu cenneti olmuş, mafyaların cirit attığı ülke haline gelmişiz, enflasyonmuş, pahalılıkmış, trafikmiş, hırsızlıkmış, rüşvetmiş, dolandırıcılıkmış ve daha sayamadığım onlarca sorunla sabah akşam boğuşup duruyoruz. Konuşuyoruz moralimiz bozuluyor, yazıyoruz canımız daha da sıkılıyor. Bende bu köşede her hafta belki okuyunca sizi rahatlatan ama temelde can sıkıcı konuları ele almaktan gerçekten yoruldum. Güzel şeyler yazmak istiyorum ama inanın karamsar tablolar içimizi daha çok daraltıyor. En iyisi biraz da sağlığımızı düşünelim dedim bu hafta. Çok güzel ve sağlığımızı ilgilendiren yararlı bilgilere rastlıyorum bazen. Bunları belki sizlerde görüp okuyorsunuz ama göremeyenler okuyamayan ve yapamayanlar için hatırlatma anlamında bir görev üstleneyim dedim. Ben mümkün mertebe uyguluyorum unuttuklarımı da uygulayacağım. NE KADAR ZENGİN OLURSAN OL SAĞLIKLI OLMADIKTAN SONRA NEYE YARAR Kİ? Niye biliyor musunuz? Her şeyin başı sağlık arkadaşlar. Paraymış malmış, mülkmüş, servetmiş, lüks arabaymış, villalarmış, yazlıklar ve deniz evleriymiş hepsi boşuna. Nihayetinde tık diye gidiyor ve bir kefene sarılarak toprağın altına konuluyorsunuz. Elbette para gerekli yaşamımız için. Ama ben ne olursa olsun birinci planda SAĞLIK diyorum… Kendinizle barışık olun. Bana bir şey olmaz demeyin. Hele gencim hiç demeyin. Hastalık ve ölüm gençlik filan dinlemiyor. Hiçbirimizin garantisi yok çünkü. Onun için kendinize iyi bakın, moralinizi bozmayın, vücudunuzu ve organlarınızı yormayın ve de korkutmayın. Üzmeyin, strese girmeyin. Yeter artık çünkü çok uzattım, haydi şu alıntı yaptıklarımı hep birlikte okuyalım. Yapabildiğiniz kadarını yapsanız yine kazançlı çıkarsınız. Çünkü bunları yapalım ki sağlıklı kalalım... ORGANLARINIZI KORKUTMAYIN! O kadar güzel tespit ve yaklaşım ki, gerçekten müthiş. (1) Kahvaltı yapmadığınızda mideniz korkar.(2) 24 saat içinde 10 bardak su içmeyince böbrekler korkar.(3) Saat 23:00'den sonra uyumadığınızda ve gün doğumunda uyanmadığınızda safra kesesi korkar.(4) Soğuk, son kullanma tarihi geçmiş yiyecekleri yediğinizde ince bağırsak korkar.(5) Daha çok kızartılmış ve baharatlı yiyecekler yediğinizde kalın bağırsak korkar.(6) Duman, kirli hava ve sigara dumanını soluduğunuzda akciğerler korkar.(7) Ağır kızarmış yiyecekler, çeşitli abur cubur ve fast food yediğinizde, alkol aldığınızda karaciğer korkar.(8) Çok tuzlu ve kolesterollü yemek yediğinizde kalp korkar.(9) Çok fazla şeker ve tatlı yediğinizde pankreas korkar.(10) Karanlıkta telefon ve bilgisayar başında çok vakit geçirince gözler korkar.(11) Olumsuz düşüncelere sahip olmaya başladığınızda beyin korkar.Vücudun farklı bölgelerine iyi bakın ve onları korkutmayın.Bütün bu organlar piyasada yok.
Pahalıdırlar ve büyük olasılıkla zamanında değiştirilme olasılıkları yoktur.Bu yüzden organlarınızı sağlıklı tutun. (Kadim Tıp - İbn-i Sina ve Dr. Aidin Salih'in İzinde) “ YA KULLAN YA VAZGEÇ “ Bakın bu da ayrı bir tavsiye. Ama o kadar doğru ve yararlı ki...Dünyadaki tüm Dr. Uzmanlarca esas alınan bilimsel kaide şudur: Bir uzvunu bir azanı devamlı Kullanmazsan onu ilerde hiç kullanamazsın. AŞAĞIDA VERİLEN BİLİMSEL MAKALEYİ DİKKATLİCE OKUYUN VE HAYATINIZA UYGULAYIN * Yaşlandığımızda ayaklarımız daima güçlü kalmalıdır. * Yaşlandığınızda, saçın grileşmesinden (veya) cildinin sarkmasından (veya) kırışmasından korkmamalıyız. * ABD Dergisi'nin "Önleme" dergisinde özetlendiği üzere uzun ömürlülük belirtileri arasında güçlü bacak kasları en önemli ve gerekli olanı olarak en üstte listelenmiştir. * Bacaklarınızı iki hafta hareket ettirmeyin, bacak gücünüz 10 yıl azalır. * Danimarka'daki Kopenhag Üniversitesi'nde yapılan bir araştırma, iki haftalık hareketsizlik sırasında hem yaşlı hem de gençlerin bacak kas gücünün üçte bir oranında zayıfladığını ortaya çıkardı ki bu da 20-30 yıllık yaşlanmaya eşittir. * Bacak kaslarımız zayıfladıkça, daha sonra rehabilitasyon egzersizleri yapsak bile iyileşmemiz uzun zaman alacaktır. * Bu nedenle yürüyüş gibi düzenli egzersizler çok önemlidir. * Tüm vücut ağırlığı / yükü bacaklarda kalır. * Ayak, insan vücudunun ağırlığını taşıyan bir tür sütundur. * İlginçtir ki bir kişinin kemiklerinin% 50'si ve kaslarının%50'si iki bacaktadır. * İnsan vücudunun en büyük ve en güçlü eklem ve kemikleri de bacaklardadır. * "Güçlü kemikler, güçlü kaslar ve esnek eklemler, insan vücudundaki en önemli yükü taşıyan" Demir Üçgeni "oluşturur." * İnsan faaliyetinin% 70'i ve kişinin hayatındaki enerjinin yakılması iki ayak tarafından yapılır. * Bunu biliyor musun? Bir insan gençken, kalçaları, küçük bir arabayı kaldıracak kadar güçlüdür! * Ayak, vücut hareketinin merkezidir. * Her iki bacak birlikte insan vücudundaki sinirlerin% 50'sine, kan damarlarının% 50'sine ve içlerinden akan kanın% 50'sine sahiptir. * Vücudu birbirine bağlayan büyük dolaşım ağıdır. * Yalnızca ayaklar sağlıklı olduğunda geleneksel kan akımı düzgün bir şekilde akar, böylece güçlü bacak kaslarına sahip kişiler kesinlikle güçlü bir kalbe sahip olurlar. * Yaşlanma ayaklardan yukarıya doğru başlar. * Bir kişi yaşlandıkça, beyin ve bacak arasındaki talimatların aktarımının doğruluğu ve hızı, kişinin gençliğinden farklı olarak azalır. * Ayrıca, Kemik Gübre Kalsiyumu adı verilen şey, zaman geçtikçe er ya da geç kaybolacak ve yaşlıları kemik kırılmalarına daha yatkın hale getirecektir. * Yaşlılardaki kırıklar, özellikle beyin trombozu gibi ölümcül hastalıklar olmak üzere * bir dizi komplikasyonu tetikler. * Yaşlı hastaların%15'inin uyluk kemiği kırığı nedeniyle bir yıl içinde öleceğini biliyor musunuz? * Bacak egzersizi 60 yaşından sonra bile asla çok geç değildir. * Ayaklarımız zamanla yavaş yavaş yaşlansa da ayaklarımızı egzersiz yapmak ömür boyu sürecek bir iştir. * Sadece bacakları güçlendirerek, daha fazla yaşlanmayı önleyebilir. * Bacaklarınızın yeterli egzersiz yapmasını sağlamak ve bacak kaslarınızın sağlıklı kalmasını sağlamak için her gün en az 30-40 dakika yürüyün. HEPİNİZE SAĞLIKLI HAFTALAR