Başkan Şarklı Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’e seslendi ve “Vatandaşlar adli hizmetlerden memnun mu, değil mi? Adil yargılandığını düşünüyor mu, düşünmüyor mu? Emniyete veya mahkemeye gittiğinde hakikaten tarafsız ve vicdani şekilde karar alınabileceğine inanıyor mu? Adalet Bakanı bugün önce bunların cevabını vermeli. Adalet Bakanlığı’nın işi baroların genel kurullarını erteleme olmamalı” diye konuştu. Baro Başkanı Bektaş Şarklı ve baro başkan adayları ve avukatlar, bu kararın hukuka aykırı olduğunu belirtti. Şarklı, “Pandemi koşullarında işsizliğin arttığı, ekonominin çöktüğü bir ortamda Türkiye’nin tek sorunu Baro Genel Kurullarının ertelenmesi mi? Bu virüs Baro Genel Kurulu ve parti kongresi ayrımı mı yapıyor?” dedi.Tavsiye genelgesi, İl Hıfzıssıhha Kurulu kararı ve YSK kararının yasal hükmü çiğnediğini söyleyen Şarklı, hıfzıssıhha kurullarının, genel kurulu erteleme yetkisinin bulunmadığını vurguladı. Türkiye’de ilk Kovid-19 vakasının açıklanmasından bu yana, mitinglerin, açılışların ertelenmediğini dile getiren Şarklı, “Baroları parçalama kanunlarından düğünlere, siyasi partilerin kongrelerinden mitinglere ve açılışlara kadar hiçbir ‘etkinliğin’ ertelenmediği ülkemizde baro seçimlerinin ertelenmesi, oy vermek ve baronun organlarını belirlemek yetkisine sahip bütün avukatların iradelerine ipotek koyulması anlamına gelmektedir. Bu hukuksuzluğa karşı yasal yollarla mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.TÜRKİYE’NİN TEK MESELESİ BAROLARIN GENEL KURULU MU?Açıklamanın ardından konuşmasına devam eden Bektaş Şarklı, Türkiye’de hukuk devletinin varlığına inanmadıklarına vurgu yaptı. Türkiye’nin, yurttaşların özgür, demokratik ve adil yargılandığı bir ülke olmasını istediklerini belirten Şarklı, “İşsizliğin arttığı, ekonominin çöküntüye uğradığı bir dönemde, Türkiye’nin tek meselesi baroların genel kurullarının ertelenmesi ve iptal edilmesi midir? Gönül isterdi ki Anayasa Mahkemesi, Türkiye Büyük Millet Meclisi bununla ilgili çalışma yapsın” dedi. Gaziantep Barosunun sürekli büyüdüğünü ve her sene 500 yeni genç avukatın Antep’e geldiğini söyleyen Şarklı, “Gençlerin çoğu, 2500 lira asgari ücretle iş bulamıyorlar. Stajyerlerimizin ciddi sıkıntısı var” ifadelerini kullandı.VATANDAŞLAR ADİL YARGILANDIĞINI DÜŞÜNÜYOR MU?Konuşmasının devamında Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’e seslenen Şarklı, “Vatandaşlar adli hizmetlerden memnun mu, değil mi? Adil yargılandığını düşünüyor mu, düşünmüyor mu? Emniyete veya mahkemeye gittiğinde hakikaten tarafsız ve vicdani şekilde karar alınabileceğine inanıyor mu? Adalet Bakanı bugün önce bunların cevabını vermeli. Adalet Bakanlığı’nın işi baroların genel kurullarını erteleme olmamalı” diye konuştu.BU VİRÜS SADECE AVUKATLARI MI ETKİLİYOR?Önümüzdeki hafta AKP Şahinbey İlçe Örgütünün kongresinin olduğunu hatırlatan Şarklı, “Bu virüs sadece baro genel kurullarını mı etkiliyor? Sadece avukatları mı etkiliyor? Duygu Delen’in cinayeti olayında, kadınların yapacağı basın açıklamasını yasaklamak ne demektir? Bu virüs adam mı seçiyor? Bu virüs eşit davranmıyor mu? Bugün bunları tartışmamız lazım” dedi.HESABINI SORACAĞIZTürkiye’nin bir gün hukuk devleti olacağını ve alınan kararların hesabının sorulacağını ifade eden Şarklı, “Kimse yanına kâr kalacağı düşüncesinde olmasın. Dün ‘FETÖCÜ’ Zekeriya Öz’den nasıl kaçacak delik aradılarsa, herkes hukuka aykırı verdiği kararın da, attığı imzanın da sorumlusu olacak. Bunu da buradan ilan ediyorum, buradan bunun hesabını soracağımızı söylüyorum” diyerek konuşmasını sonlandırdı.YASAL HÜKÜM ÇİĞNENMİŞTİRBaro Başkanı Av.Bektaş Şarklı, bu kararla yasal bir hükmün çiğnendiğini belirterek şunları söyledi:”Baroların Genel Kurul resmi süreçlerinin başlamasından bir gün önce, Sağlık Bakanlığı’nın yazısı üzerine alındığı belirtilen İçişleri Bakanlığı’nın 02.10.2020 tarihli “tavsiye” genelgesi ve İl Hıfzıssıhha Kurulları’nın 02.10.2020 tarihli kararlarıyla açıkça yasaya aykırı olarak kamu kurumu niteliğindeki meslek örgütlerinin genel kurullarının 01.12.2020 tarihine kadar ertelenmesine karar verilmiştir. Yüksek Seçim Kurulu tarafından da 02.10.2020 tarihli karar ile il/ilçe umumi hıfzıssıhha kurullarının karar alması halinde baro genel kurullarının yapılamayacağına hükmetmiştir. 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu’nun 82. Maddesi Baro Genel Kurulları’nın son rakamı çift olan yıllarda olmak kaydıyla iki yılda bir Ekim ayının ilk haftası içinde toplanacağını düzenlemektedir. Yasal hüküm, önce tavsiye genelgesi ile, akabinde İl Hıfzıssıhha Kurulu kararıyla ve son olarak da YSK kararı ile çiğnenmiştir.”AYM'YE TAŞIDILARGaziantep Barosu avukatlarından Ulaş Sayğıdar, avukat Ozan Ağır aracılığıyla, Baro seçimlerinin iptal edilmesine karşın Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yaptı. Av. Ulaş Sayğıdar, başvuru ile ilgili yaptığı açıklamada, “Her ne kadar Anayasa mahkemesi istikrar kazanan bireysel başvuru kararlarında meslek kuruluşları seçimlerinin 67. Madde kapsamında olmadığını vurgulasa da; mevcut durum itibariyle hem YSK kararlarının bireysel başvuruya konu olmamasına ilişkin argümantasyon tartışmaları hem de Gaziantep Barosu seçimlerinin YSK kararı atfıyla İl Hıfzısıhha kurulu kararıyla ertelenmek suretiyle engellenmesini Seçme Seçilme Hakkı ve Hak Arama Hürriyeti bağlamında bireysel başvuruya konu ettik” dedi. ANA EKSEN HAK ARAMA ÖZGÜRLÜĞÜAğır ve Saygıdar, seçimin idari tasarrufla engellendiğini ifade ederek, şöyle devam etti: “Başvurunun ana ekseni hak arama özgürlüğü üzerinden kuruldu. Zira kamu gücünün orantısız ve ölçüsüz kullanılmasından kaynaklı olarak genel kurula saatler kala seçimin iptali sonucunu doğuracak bir mevzuat oyunu sahnelendi. Öyle ki mesainin bitiminden sonra başvuracak etkili ve inandırıcı hukuk yolları çalışmazken böyle bir kararın tüm ülkedeki baroları etkileyecek şekilde verilmesi; modern toplumlarda demokrasinin tezahürü olan seçim olgusuna karşı; alelacele ve hukuk tekniğinden yoksun, idari tasarruf mahiyetindeki müdahale demokrasiye ve demokratik kurumların iradelerine hakarettir. Olası bir yürütmeyi durdurma kararının genel kurulun yapılma ihtimali geçtikten sonra verilecek olması fayda getirmeyeceğinden hak arama özgürlüğümüz kısıtlanmıştır.”SEMBOLİK TAZMİNAT TALEBİUlaş Saygıdar, seçimlerin iptaline karşı avukat Ozan Ağır aracılığıyla yaptığı başvuruda 6 bin 216 TL tazminat talep etti. Saygıdar, şunları söyledi: “Bu sembolik bir rakam olup Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkındaki Kanun’un numarasıdır. Bu suretle Anayasa Mahkemesi üzerindeki tüm tartışmalara rağmen insan hak ve hürriyetlerine dair konularda Anayasa Mahkemesine güvenmek ve tüm şartları zorlamak anlamında bir mesaj içeriyor.” HABER MERKEZİ