İki kırmızı-siyahlı takımdan ev sahibi olanın golleri Avrupalı bir golcüden geldi: Cenk Tosun? ?Takıma uyum süreci? mavrasını tiye alan, ?Alaman? mamasıyla büyüdüğü top sürüşünden ve gol vuruşlarından belli olan, Fernando Torres ve Zlatan İbrahimovic hayranı olduğunu söyleyen, 23 numaralı bu yeni yetme delikanlının attığı gollerle güzel günlere olan özlemimizi giderebileceğimize inanmaya başladık.

En büyük hayalinin Real Madrid´de forma giymek olduğunu söyleyen Cenk Tosun, Cezasahası.net sitesinin yorumunda söylendiği üzere: ?Almanların ?Geheimtip? dedikleri yani ?sessiz ama derinden gelen yetenek önerisi? diye tercüme edilebilecek türden bir futbolcu.?

Maça dönersek?

Bursaspor maçındaki ?ileri futbol?un damağımızda bıraktığı tatla maraton tribünündeki yerimizi aldığımızda, sarı kart cezalısı sağ bek Elyasa?nın yerinde sol kanatta görmeye alıştığımız Şenol Can?ın varlığı dışında bir değişiklik yoktu.

Kırmızı-siyahlı misafir takımın orta alanda ev sahibinin oyununu bozma uğraşına Murat Ceylan ve gittikçe takıma ısınan Hürriyet ile cevap vermeye çalışan Gaziantepspor, bu defa çok iyi yaptığı ?oyunbozanlık?ı istenilen düzeyde gerçekleştiremedi maç boyunca? Özellikle ikinci yarıda takımın, tabelanın verdiği 2-0?lık rahatlıktan da olsa gerek, oyundan koptuğu, pas hatası yüzdesinin tavan yaptığı bölümler izledik.

Nitekim meşin yuvarlağın intikamından da kıl payı kurtardık kendimizi... Popov?un penaltısı, devamında direkte patlayan şutu, 85?te gelen Ümit Karan golü ve uzatmalarla birlikte stres dolu 9 dakikada takım ve oyun disiplininden kopmanın cezası olarak üç dört farklı bitirebileceğimiz maç, bir anda 2-2 de bitebilirdi.

Bir takımın ?tırmanışa geçtiği dönem?de içine düşebileceği en büyük hata da bu olsa gerek? Bu noktada Eskişehirspor maçının ikinci yarısı, gelecek maçlar adına önemli bir uyarı olarak algılanmalı ve Tolunay Kafkas kenar yönetimi, maç öncesinde ve maç anında takıma doğrudan müdahale edip bu olası hataların önüne geçebilmelidir. Çünkü lig tarihinin en yaratıcı kadrolarından birine sahip olan bugünkü Gaziantepspor için kupa maçı rövanşı öncesinde en çok dikkat etmemiz gereken nokta oyun disiplini?

Ulusal medyadan Gaziantepspor?a dair iki notla bitirelim bu haftayı:

Radikal gazetesinden Tanıl Bora?nın 23 Şubat tarihli ?Ah Şu Kırılma Anları? başlıklı yazısındaki Bursaspor maçı sonrası yorumu: ?Ligin ikinci devresinin klasmanında 2. sırayı tutan Antepspor, muzaffer bir oyun oynadı. Devre arasında nokta transferin âlâsını yaptılar: İki ayaklı delici forvet (21 yaş altı kategorilerde 26 defa Almanya forması giydi) Cenk Tosun, Barak tikitakasına nizam veren Wagner, sırık hamalı Hürriyet? Bu katkılar bilhassa Popov?un içindeki cevheri meydana çıkarmış görünüyor. Antepspor ve Fenerbahçe, şu aralar memleketin en zinde takımları??

Ve yine Radikal gazetesinden ?şapka inkılâbının modern zaman destekçisi? Bağış Erten?in 25 Şubat tarihli ?Antepspor?um Benim? Yeniden!? başlıklı yazısında geçmiş dönem Kamil Ocak tribünlerine dair güzel anekdotlar ve bugünkü takımla ilgili yorumları okumak mümkün?

Not: ?miel?, Fransızca ve İspanyolcada ?bal? demek. Kaynak: http://mutlakgolpozisyonu.blogspot.com/


***


Ya Özüne Ya Sözüne

Gaziantepspor ile Eskişehirspor için bu maç çok önemliydi çünkü Gaziantepspor büyük hedefler peşinde Eskişehirspor da sahasında yenilginin rövanşını alacak, kendi adına çıkışını sürdürmekti..
İşte burda Eskişehir büyük yanılgı içine düştü çıkışını sürdürme ayrı konu hedef koyma ayrı konu çünkü Gaziantepspor iki ayrı hedef koymuş biri kupa birisi UEFA birisine bir adım ötekisine üç adım kaldı..
Hedefine bu kadar yaklaşmışken Gaziantepspor dan puan istemek biraz abes olurdu sahada Gaziantepspor puan için ter döküyor..
Eskişehirspor da işi sertliğe döküyordu.. Serdar ın aşırı hırsı Ümit Karan ın yedek kalması kendisini okadar asabi yapmış ki her hareketi fauldu..
Buna rağmen yine de sag duyulu futbolcuların çokluğu maçın cok zevkli, çok çekişmeli geçmesini sağladı..
Gaziantepspor maçın başında bulduğu golle Eskişehir'in aşırı hırsını düşürdü, Eskişehir ister istemez geriye cekildi.. Gaziantepspor da onlara ayak uydurmaya kalkınca maç orta saha mücadelesine döndü.. Buna rağmen Gaziantepspor ara paslarla rakibi iyice bunalttı, buda Eskişehirspor un oyundan düşmesini sağladı.. Top bir o kalede bir bu kalede derken ikinci golün gelmesi Gaziantepspor'u rahavete sürükledi.
Eskisehirspor da bundan yararlanmaya kalkınca kalemizde tehlikeli olmaya başladılar ki o sırada penaltı kazanmamız maçın tam kopma noktasına geldiği andı.
Popov un penaltıyı atamayışı Eskişehir'in tekrar dirilmesini sağladı.
İvan'ın hatası Eskişehir'in golünün gelmesi bu maçın sonlarına doğru strese girmemize sebeb oldu ama ne olursa olsun futbol adına güzel oldu.. Orta sahada zaman zaman pas hataları oldu isede Gaziantepspor üç puan aldı ve Hedefine biraz daha yaklaştı. Ben herşeye rağmen maçın her anının heyecan dolu gectiğine sevindim..
Her iki takım da kazanmak için oynadıklarına şahit oldum.. Futbol dan en az kendi adıma zevk aldım Takım içinde şu an maçı çıplak gözle izleyince her futbolcu kardeşimin elinden geleni yaptığına, hiç birinin birinden üstün tarafı yoktu..
Onun icin hepsini kutlarım. Yazının başlığında ya özüne ya sözüne dedim.. Çünkü Gaziantepspor artık yavaş yavaş eski Özüne dönüyor..
Gaziantepli taraftarlara sesleniyorum, bu takım ın sahasın da bir tane boş yer kalmamalı.. Daha neyi bekliyorsonuz takım şu anda bırakın Gaziantep'i Türkiye de herkesin kalbine taht kurdu.. Bu fırsatı kaçırmayın.. Son pişmanlık fayda etmez. Ya sözüne gelince Kızıl kardeşleri kutlamak lazım verdikleri sözleri yerine getirdikleri için. Artık verme yok alma var çünkü istiyorlar, neyi kupa yı UEFA'yı o halde bize düşen görev ne olursa olsun Gaziantepspor un ve yönetimin yanında olmalıyız, onbeş bin kişilik stadın bize yetmediğini herkese duyurmalıyız .. Çünkü Gaziantepspor ve Gaziantep'in yıllardır arzu ettiği özlemine cok yaklaştı. Her zaman yönetimi suçlama yerine biraz da kendi kendimize çeki düzen vermeliyiz.. Sayın Celal Dogan ne dedi takım sampiyonluğa oynarken Kadıköy de yedi kişi var' dedi haklı değil mi?
Artik Gaziantepspor hem Özüne hem Sözüne dönüyor.