Antepfıstığı Araştırma Enstitüsü Müdürü Dr. Nevzat Aslan, 2014 yılında Tarım, Gıda ve Hayvancılık Bakanlığında yapılan toplantıda Antep fıstığıyla ilgili eylem planı oluşturulduğunu hatırlattı.
TABAKALI ÖRNEKLEME
Bu çerçevede Antep fıstığının rekoltesinin daha düzenli şekilde tahmininin yapılmasıyla ilgili karar alındığını dile getiren Aslan, bu kararın hemen ardından Antep fıstığı üretiminin yapıldığı illerin incelemeye alındığını kaydetti. Bu kapsamda Antep fıstığı üretiminde söz sahibi olan 6 il ve 45 ilçede oluşturulan komisyonlar aracılığıyla "tabakalı örnekleme" metoduyla tahminlerin alınmaya başladığını aktaran Aslan, ticaret borsaları, ziraat odaları gibi bu alandaki paydaşların görüşlerini de alarak hesaplamaların yapıldığını vurguladı.
BAŞARILI ÇALIŞMALAR YAPILDI
İki yıldır başarılı şekilde yürütülen çalışmalar sonucunda gerçeğe yakın tahminlerin açıklandığını belirten Aslan, "2017 yılına ilişkin toplantıyı da geçtiğimiz günlerde Şanlıurfa'da yaptık. 45 ilçede, sahada yapılan incelemeler doğrultusunda hesaplamalar yapılıyor. İllerden aldığımız veriler üzerinde çalışarak Türkiye toplamını çıkarmaya çalışıyoruz." dedi.
DEĞİŞKENLİK VAR
Türkiye genelinde geçen yıl 170 bin ton rekolte elde edildiğini ifade eden Aslan, şöyle konuştu:
"Fıstık kuru şartlarda yetiştiriliyor ve genetik yapısı nedeniyle bir yıl yüksek verim, ertesi yıl az verim elde edilebiliyor. Bu konu halk arasında 'var yılı ve yok yılı' diye de adlandırılıyor. Antep fıstığında ve zeytinde bu olayı daha belirgin görebiliyoruz. Son 2 yıldır Antep fıstığı iyi ürün verdi. O yüzden bu yıl olağan şekilde verim az olabilir. Zaten Antep fıstığının uzun yıllardaki dağılımına baktığımızda, grafik aşağı ve yukarı yönlü değişkenlik gösterebiliyor."
GERÇEĞE YAKIN TAHMİNLER
Yapılan çalışmalar neticesinde gerçeğe yakın rekolte tahmini yapılabildiğine işaret eden Aslan, "Fiyatlarda ciddi dalgalanmalar olduğu zaman ihracatçı ve sanayici etkilenebiliyor, tüketici mağdur olabiliyor. Bunları önlemek istiyoruz. Gerçeğe en yakın rekolteyi tespit edip sektördeki fiyat bazlı zararları minimuma çekmeye çalışıyoruz. Bir anlamda sektörün geleceğini aydınlatıp, olası spekülasyonların önüne geçiyoruz." ifadelerini kullandı.
