Vilayet karşısındaki ofisimizden çıkıp, mitingin yapılacağı alana gidip dönme adımı 6 bin 514 olarak yansıdı telefonuma... Tramvaydan inenler, değişik yollardan yaya olarak miting alanına 'kendi gelenlerle' birlikte yol aldık... Değişik sohbetlere şahitlik ettiğimiz, miting alanının uzaklığının şikayetlerine kulak kabarttığımız, yürüyüş yolumuzda kadınlı, erkekli, çoluklu çocuklu, yaşlısı genci alana ulaştık. Bir karmaşa vardı miting alanında. Önce dışarıyı turladık... Sonra da yavaştan kendimizi miting alanına attık. İki ayrı noktada yapılan çanta ve üst aramasında sonra zorla alınan ve gazeteci olduğumuzu belirtmemize rağmen kalemlerimize el koyan polislerin ardından miting alanını turladık. Evet bahsedildiği gibi burası Demokrasi Meydanı'ndan büyük bir alan. Belki genişlik olarak birazcık dar olabilir ama uzunluk yönünde kesinlikle büyük. Partililere, polislere hatta orada gözlem yaptığını düşündüğümüz insanlara sorduk. 'Hangisi büyük' diye. Aldığımız cevaplar hemen hemen aynıydı. Bu alan demokrasi meydanından daha büyük... GÜLEN YÜZLER Toplama ve taşıma dışında kendiliğinden gelen vatandaşlarla yoğunlaşan Ekrem İmamoğlu mitingindeki gülen yüzler, ağızlardan dökülen türküler vardı. Eline bayrağını alanların alanı doldurduğu miting alanında kaç kişi vardı diye soracak olursanız net bir rakam veremem. Ama gerçekten kalabalıktı. Böyle bir mitinge kıyaslama yapmak pek doğru bir yaklaşım tarzı olmaz diye düşünüyorum. Ancak kalabalık beni şaşırttı diyebilirim.İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu ve eşine gösterilen sevgi dikkatimi çeken ayrıntılardandı. İmamoğlu, her ilçeyi tek tek zikretti, yorum yaptı. Gaziantep'i iyi okumuş, dersine iyi çalışmış. "Ben bugün 6317 şehidin olduğu şehirdeyim. Ben direnişin şehrindeyim. Ben bugün asla ve asla baskıya boyun eğmeyen şehrindeyim" diye seslendiği Gaziantep'te analara, gençlere tek tek seslendi. Afişleri okudu, yorum yaptı. Altı çizilecek önemli mesajlar verdi. Değişim dedi. Güven dedi. Hak dedi. Hukuk dedi. Adalet dedi... İmamoğlu'nun sesi kısılmıştı. Ama yorgun gözükmüyordu. 14 Mayıs seçiminin ilk mitingini yapan İmamoğlu herkesin kafasında soru işareti bırakarak kentten ayrıldı.