Çevresindekiler tarafından "Veysel berber" diye seslenilen Yusufoğlu, hem zanaati hem de sohbetiyle kentin sevilen esnafı arasında yer alıyor. Mesleğini ilk günkü şevkle yapan, elinden usturasını, tarak ve makasını da düşürmeyen Yusufoğlu'nun müşterileri ise hiç değişmiyor. 50 yıldır elinden bırakmadığı makas ve tarakla müşterilerinin saçlarına şekil veren Yusufoğlu, ilerlemiş yaşına rağmen mesleğine olan sevgisini diri tutuyor.
Bir koltuk, bir tarak ve makasla berber olabilirsin
Mesleğini severek yaptığını ve bu işi ömrü yettiğince sürdürmek istediğini belirten Yusufoğlu, "Beni ‘berber Veysel olarak bilirler. Ben küçükken berberliğe başladım. O dönemler geçim sıkıntısı vardı. Berber dükkanı kolay kuruluyordu. Bana ‘bir koltuk, bir tarak ve makasla berber olabilirsin' dediler ve ben de bu mesleğe başladım. O dönem paramız yoktu. Babam işçiydi. Çocukken başladığım mesleğime halen devam ediyorum" dedi.
Severek yapıyorum
Müşterilerinin tıraş oldukları esnada kendisiyle dertleştiğini belirten berber, "İnsanlarla uğraşmak zor. Zanaat yapmak güzeldir. Müşteriyi tıraş edersin, tıraşı bittikten sonra kalkar gider. Tıraş olan tüm müşterilerim aynı zamanda benimle dertleşiyor. Benim derdimi soran kimse yok. Herkes derdini bana anlatır. Ben de doktor gibi kendilerini yönlendiriyorum. Berberliğin incelikleri yoktur. İnsanları eğlendir, dertlerini dinle ve tıraşını et gitsin" diye konuştu. Mesleğini severek yaptığını ve mesleği sayesinde 4 çocuk büyüttüğünü belirten Yusufoğlu, sağlığı ve ömrü el verdiği müddetçe mesleğini sürdüreceğini de sözlerine ekleyerek, "Benim sabit müşterilerim var. Yaşları 50'nin üzerindekiler özellikle bende tıraş olur" diye konuştu.