I. Bölüm: 12 Eylül bir yaradır?
 
Evet, 12 Eylül bir yaradır? Bu toplumun beyninde, bağrında açılmış otuz yıldır hiç durmadan kanayan bir yara? Ve bir çocuk masumiyetiyle ?öpünce geçer?den öte kirli bir yara? Acısını da ancak çeken bilir?
 
Zamanında, 12 Eylülcülerin yol verdiği ve bugün siyaset meydanlarında mikrofon tutanların bilemeyeceği, anlayamayacağı kadar derin bir yara?
 
İşkence, idam, hapishane ve sürgünlerle derinleştirilmiş bir yara? Mücadele edilerek kazanılmış bütün ekonomik, demokratik hak ve özgürlüklerin bağrında açılmış derin bir yara?
 
12 Eylül Türkiye?nin batısındakilere politikleştiği, hak aradığı, özgürlük istediği için verilmiş büyük bir gözdağı ve ceza? ?Sizin iradeniz yok, düşünceniz yok, kararlarınız, seçimleriniz, talepleriniz olamaz.? diyerek ?Sizin adınıza ben düşünürüm, ben yaparım.? demek?
 
12 Eylül Türkiye?nin doğusundakilere ise (Kürtlere) ?Mademki bunca kıyıma karşı hâlâ Türk ol(a)madınız, o zaman ben de sizin canınızı okurum.? demek... Diyarbakır Cezaevi?nde olup bitenlerin de anlamı bu zaten?
 
Peki, Cumhuriyet tarihine kara/kanlı bir leke olarak geçecek 12 Eylül darbesinin muktedirlerinden hesap sormadan, TBMM?nin yeni çalışma döneminde yapılması muhtemel ?yeni anayasa?nın içeriğine dair ümitvar olmak ne kadar mümkün?... Sizce bu şişeden cin çıkar mı?..
 
II. Bölüm: ?Yeni Anayasa? Tartışmaları:
 
Türkiye toplumunun ?özünde- Cumhuriyet kurulduğundan beri özlemini çektiği/ihtiyacı olan ?yeni anayasa? bu ülkedeki bütün farklı inanç, düşünce ve kimlik ile cinsiyet, cinsel yönelim sahiplerinin eşit ve demokratik bir yaşam sürme talebini, barış özlemini içermediği sürece bir anlam ifade etmez.
 
Memleket delikanlıları birbirini öldürmeye devan ederken, memleketin en öldürücü sorununun çözümüne dair (Kürt sorunu) 30 yıllık ezberi bozacak en ufak bir düzenleme yer almazsa oradan demokrasi çıkar mı?
 
Belki hatırlarsınız? 12 Eylül referandum sürecinde görüşlerini açıklayan 80 küsur yaşındaki edebiyat çınarı Adalet Ağaoğlu?na yumurta, boya vb. atanların, kendisi minik ama yüreği büyük bir serçe olan Sezen Aksu?ya isminin üzerinden yakıştırmalar yaparak politik mizah yaptığını zannedenlerin, Arda Turan?ı açıklamalarından dolayı neredeyse ?vatan haini? ilan edeceklerin olduğu bir ortamdan/meclis profilinden demokrasi çıkar mı?
 
12 Eylül?ün mirası olan seçim barajıyla ?demokratik temsili? her daim tartışma konusu olan bir parlamentodan demokrasi çıkar mı?
 
Bir ülkede ?habire- yasadışı kayıtlar bir biçimde internet sitelerine servis ediliyorsa oradan demokrasi çıkar mı?
 
İktidar partisinin mitinglerinde memleketin hâkimleri, savcıları kararlarından dolayı, ana muhalefet partisinin lideri mezhebinden dolayı yuhalanıyorsa oradan demokrasi çıkar mı?
 
Seçim döneminde meydanlarda 12 Eylül?le hesaplaştığını söyleyenlerin bir yandan da cuntanın yarattığı zulme 30 yıl sonra değil de o gün tepki koyanları kapsayan ?genel af? talebine çemkirmeleri söz konusuysa ?tutarlılık ve samimiyet? problemi ortaya çıkar ki oradan da demokrasi çıkar mı sizce?..
 
İrlandalı rock grubu U2?nun solisti Bono?nun dediği gibi: ?İktidarların gücü, eleştirileri kabul edebilmesiyle ölçülür.? Lakin memleket hava sahasında hem iktidarın hem de muhalefetin eleştiriden ne anladığını geçen yıl bu zamanlar yaşadığımız 12 Eylül referandum sürecinde ve 12 Haziran seçimlerinin mitinglerinde gördükten sonra ?demokratik bir anayasa? adına umutlanmak hala mümkün mü?..