Gazişehir, TFF 1. Ligin 2.yarısında sergilediği olağanüstü performansla Süper Lig yolunda çok önemli virajları geride bıraktı. 2.yarıdaki 11 maçtan 9 galibiyetle 27 puan çıkaran temsilcimiz, bu yarının lideri oldu ve ligde play off potasına girdi. Şimdi ise ilk 2'ye girip direkt olarak 'süper lig vizesi alma' hedefine odaklandı. Bu 6 haftada ortaya konulacak karakter, bir şehrin futbol kaderini de belirlemiş olacak hiç şüphesiz.

Bu noktada 2 istatistiğin önemli parametre olduğu net şekilde göze çarpıyor. Birincisi puan ortalamaları ve güç dengesi. Avrupanın 5 büyük liginin ve Türkiye Spor Toto Ligi'nin ilk 6 sırasındaki takımların puan ortalamaları, bu ülkelerin 2. liglerinin ilk 6'sının ortalamasından yüksek. Örneğin; İngiltere Premier Liginde 2,07 olan puan ortalaması Championship'te 1,86'ya düşüyor. La Liga'nın 2,01'lik ortalamasına karşılık İspanya 2.liginin ilk 6 takımı maç başına 1,70 puan alabilmiş. Bu durum Almanya'da 1,82'ye 1,59, İtalya'da 2,13'e 1,71 ve Fransa'da ise 1,97'ye 1,87 şeklinde hep 1.liglerde daha fazla. Yani 2. Liglerde deyim yerindeyse her takım her takımı yeniyor. Yeri gelmişken Türkiye'deki durumun da 1,84 Spor Toto Ligi ve 1,75 1.Lig olarak aynı şekilde seyrettiğini belirteyim. Dolayısıyla mevcut durum Gazişehir'in liderle arasındaki 6 puanlık farkı eritebileceğini gösteriyor.

İkinci parametre daha önemlisi. Gazişehir'in bu 6 maçlık periyottaki maçlarının zorluk derecesi. İşte dananın kuyruğu burada kopacak. Ligin ilk yarısında bu 6 maçtan sadece 1 galibiyet çıkarabilen Gazişehir, 3 kez berabere kalıp, 2 maçtan da yenik ayrıldı ve 6 puan alabildi. Bir başka ifadeyle 12 puan kaybetti. Ama o takımın bu takım olmadığını hepimiz biliyoruz. Deplasmanda da olsa Ankaragücü ve Rize maçlarında yenilmeyecek bir kadroya sahip olan temsilcimiz diğer maçlarını aldığı takdirde hedefine ulaşacaktır. Bu serideki ilk karşılaşma olan Adana Demirspor maçında tribün desteğinin de önemli olduğunun altını çizelim. Şehir şampiyonluk istiyorsa gerekli itici gücü taraftar olacaktır.