Yaşadığımız acıları çok hızlı bir şekilde unutan bir milletiz.Unuttukça,unutulan her acının üzerine bir acının daha eklendiğinin farkında olsak da,ne yapalım Türk milleti böyle diyoruz kendi kendimize….

Bu zamana kadar neleri unutmuşuz,haydi hep birlikte hatırlayalım…

17 Ağustos 1999’da yaşanan büyük depremde 17.480 kişi vefat etti,binlerce çocuk babasız,annesiz kaldı…

17 Mayıs 2010 Zonguldak’ta grizu patlaması, 30 madenci şehit oldu.

29 Aralık 2011 Şırnak Uludere’de yanlışlıkla terörist sanılan 35 kaçakçı vatandaş,insansız hava araçları tarafından üzerilerine bomba yağdırılmak suretiyle öldürüldü.

20 Ağustos 2012,Ramazan bayramının 2.günü Gaziantep Karşıyaka’da terör örgütü tarafından,bomba yüklü bir aracın patlatılmasıyla 10 canımızı toprağa gümdük.

Almina Melisa Aker kardeşimizi hatırladınız mı?

O sadece 1 yaşındaydı, hiçbir şeyden haberi yoktu, masumdu, tek suçu anne ve babasıyla olay saatinde orada bulunmaktı…

5 Eylül 2012 Afyon’da cephanelik patlaması, 25 asker şehit oldu.

11 Mayıs 2013 Anneler Günü’nde Hatay Reyhanlı’da ardı ardına patlayan iki bomba 52 canımızı bizden alıp götürdü.

Yukarıda saydığım birkaç örnek, geçmişte yaşadığımız ve hatırlamakta güçlük çektiğimiz acı olaylardı.Yaşanılan olaylarda kimlerin,ne için öldüklerine baktığımızda hangi zümreden,hangi ırktan olursa olsun,onların da bu ülkenin birer evladı olduklarını unuttuk. Türk milleti olarak bizler yaşadığımız acılardan ders almayı bilmiyoruz,unuttuğumuzda acılarımızı yeniden yaşamayız, nasıl olsa bir daha yaşanmaz o acılar diyoruz belki de…

Geçtiğimiz hafta bugün saat 15.10’da Manisa Soma’da meydana gelen maden patlamasında 301 canımızı kaybettik.Onlar şehit oldular, belki de bizlerin ulaşamayacağı o yüksek mertebeye eriştiler. Onlar ahrete göçtüler,arkalarında acılı ana babaları,eşleri,çocukları ve onları hiç tanımasalar da,onlar için üzülen, kahrolan 77 milyon kişi bıraktılar…

1800’lü Yıllarla günümüzü kıyaslayan bir başbakanımız var, hiçbir ihmalimiz yok, her şey kanuna uygundu diyen maden yöneticilerimiz var.

Ortada birçok ihmal iddiaları var.

Her ne olursa olsun,kim suçluysa bunların bir an evvel bulunup, cezasını en ağır şekilde çekmesi için çalışmalar yapılmalıdır.

O suçlular isterse en ağır cezayı çeksinler, müebbet alsalar, hatta idam edilsinler, babasız kalan bir yavrunun gözyaşlarını dindirmeye asla yetmeyecek,giden 301 can geri dönmeyecek…

Yazacak çok şey olmasına rağmen, inanın kalem oynatacak mecal bulamıyorum…

Acımız çok ama çok büyük…

Milletçe acılıyız, kederliyiz.Ama her defasında aradan birkaç ay geçtikten sonra tüm acılarımızı unutuveriyoruz.Şunu unutmayalım ki,unuttuğumuz her acı olay gelecekteki bir acılı olayın davetiyesidir.Bu ülkede yıllardır maden patlamaları oldu,hepsinde üzüldük,birkaç gün sonra unutuverdik.

Bizler unuttukça o sorumsuz yöneticiler bunu fırsat olarak değerlendirecek, yine bildiklerini okuyacaklar….

Unutursun,biliyorum,yine unutacaksın Türk Milleti…

Ne olur yalvarıyorum sizlere, unutmayalım,unutturmayalım…

Ne Soma’yı unutulalım ne de diğerlerini,unutmak kaybettiğimiz canlara ihanettir…