Göreve geldiği günden bu yana bir çok projeyi hayata geçiren, Şahinbey Kaymakamı Selami Aydın, Türkiye’de bir ilke imza atarak bardakta çorba projesi başlattı.

Aydın, obezitenin önüne geçilmesi amacıyla başlattığı projeyle ilgili bilgi verirken, Gaziantepli hanımları da hafiften eleştirdi ve “nedense Gaziantepli hanımlar evlerde çorba pişirmiyor”dedi. Türkiye’nin her tarafında yaygın olan çorba kültürünün, Gaziantep’te yaygın olmadığını belirten Selami Aydın, “Sıkıntı şu, restoranlarda da çorba pişmiyor ama en tehlikelisi evlerde çorba pişmiyor. Antep’in hanımları evde çorba pişirmiyorlar. İşin kolayına kaçıp kebap söylüyorlar. Bu ciddi bir sıkıntıdır” dedi.

UFUK VERİYORUZ

Geçmişte özel İdare genel sekreterliği, belediyecilik tecrübesi de bulunan Şahinbey Kaymakamı Selami Aydın, Gazetemiz Yönetim Kurulu Başkanı Ökkeş Özekşi’yi ziyaret ederek bilgi alışverişinde bulundu, yaptığı projeleri paylaştı. Böylesine yoğun bir ilçede bir kaymakamın, üst düzey yöneticilerin her konuyla ayrıntılı olarak ilgilenmelerinin mümkün olmadığını belirten Aydın, “Bize düşen şöyle bir rol var, ufuk vereceksiniz, kadroyu geniş tutacaksınız” dedi.

ÇOCUK BİR HAMURDUR

Önem verdiği projelerinden birinin Okuma Alışkanlığı Projesi olduğunu söyleyen Kaymakam Aydın, “Bu proje yetişkinlere yönelik bir proje. Bizim temel sorunumuz şu. Hep nasihat ediyoruz, hep ahkam kesiyoruz ama hiçbir şey yapmıyoruz. Hep başkası adım atsın istiyoruz. Çocuğa oku diyen yetişkinler kendileri birşey yapmıyor. Ben toplumun yetişkinler kısmıyla daha fazla ilgilenilmesi gerektiğine inanıyorum. Şu anda okuma alışkanlığı edindirme projesi yetişkinlere yönelik bir proje. Bir şekilde yetişkinlerle ilgili birşeyler yapabilirsek çocuk zaten kendiliğinden bu şekli alır. Çocuk bir hamurdur içinde bulunduğu ortam ise bir kaptır. Çocuk o kaba göre şekil alır. Bakış açısı önemli. Olaya kısa süreli bakmayın. Bu toplumun mimari öğretmenlerdir” diye konuştu.

EĞİTİMDE NİYE BAŞARISIZIZ?

Gaziantep’te eğitimde sıkıntı olduğunu, bunun iyice araştırılması gerektiğini bunun için de elini taşın altına koyduğunu dile getiren Aydın şunları söyledi:”Gaziantep eğitimde niye bu kadar geri? Burası zeki insanlar diyarı. Sanayi ve ticarette dünyaya meydan okuyor. Sıkıntının nedenini araştırmak lazım. Bunun için bir çalışma yapıp öğrenci, veli, öğretmen idareci, fabrikatörler ve işçilere sormak lazım. Göç ve kolay iş gücü öne sürülüyor. Peki patronlar ne diyor, işçiler ne diyor. Sağlam bir rapor hazırlayalım istedik. Projeyi yapıyoruz, bir ekip görevlendindik, anket soruları hazırlanıyor. Okan Üniversitesi ile yapmayı düşünüyoruz” dedi.

ÖĞRETMEN VE İMAMLAR GÖREVİNİ YAPSA SORUN ÇÖZÜLÜR

Gaziantep’in eğitimde sıkıntısını çözerse kabuğunu acayip derecede kıracağını söyleyen Aydın, eğitim konusunda iki meslek grubuna önemli sorumluluklar düştüğünü ifade ederek şöyle konuştu:”Gaziantep, eğitimdeki sıkıntılarını çözer, doğru bakış açısını yakalayabilirse

beş Antep daha olur. Burası Ortaoğu’nun üretim merkezi, 7 milyar dolar ihracatı var. Eğer eğitim sorununu çözersek kabuğunu acayip derecede kırar. İnsanlar zeki ama bunu kullanamıyorlar. Bunlara eğilmek gerekiyor. Bu toplumun sorumlusu öğretmen ve imamlardır. Bu iki meslek grubu işini tam yapsın memlekette hiçbir sorun kalmaz. Öğretmen ve imamlar düzgün çalışsın, kendilerinden beklenenin yüzde 50’sini versin hiçbir sorunumuz kalmaz. Eğitimi iyi olan ülkelerin teknolojileri, dünya gücü olmaları çok ileri seviyelerde. Biz sanayi olarak güçleniyoruz ama bilgi gücüyle takviye edilmediği için iki ileri bir geri Osmanlı mehter yürüyüşü gibi.”

BENİM PROJEM

Bütün okullarda çorba pişirilmesi için önemli bir projeyi hayata geçirdiğini, bunun Türkiye’de ilk olduğunu belirten Aydın, “Bardakta çorba önemli projelerimden bir tanesi. Bütün okullarda başlattım. Kantinlerde çorba pişme zorunluluğu getirdik. Türkiye’de sadece bizde var. Benim projem. Eğer dikkate alınmazsa bundan 10 yıl sonra Türkiye’nin aşağı yukarı yüzde 50’ye yakını obez olabilir. Şu anda yüzde 36’larda. Çocuklar çorba yerine kızartmalarla, ekmek arası dürümlerle besleniyorlar. Bu projeden önce kantinlerde çorba hiç pişmiyordu. Böyle bir şey olmaz” dedi.

AMAÇ YÜZDE 50’YE ÇIKARMAK

Okullarda önce üç kişi, on kişi çorba içerken 1500 kişilik bir okulda bu sayının 100’ü geçtiğini ifade eden Aydın, “1500 kişilik bir okulda az ama. Amaç yüzde 50’ye çıkarmak. Büyük bardak 1 lira, küçük bardak 50 kuruş. Mercimek, sebze, talebe göre kıvamı akışkan bir çorba olsun da farketmez” dedi.

ANTEPLi HANIMLAR

KOLAYI SEÇİYOR

Çorbanın Türkiye’nin her tarafında yaygın olmasına rağmen Gaziantep’te pek yaygın olmadığını ifade eden Aydın, “Sıkıntı şu, restoranlarda da çorba pişmiyor ama en tehlikelisi evlerde çorba pişmiyor. Antep’in hanımları evde çorba pişirmiyorlar. İşin kolayına kaçıp kebap söylüyorlar. Bu ciddi bir sıkıntıdır. Benim projem bunun da çözümüne katkıda bulunacaktır. Karadeniz’de çorbasız yemek olmaz. Bazı yerlerde çorba bedava. Kantinde öğrenciler ne yiyorlarsa, onların fiyatını artırın, çorbayı da eşantiyon verin diyorum. Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur. Vucüt sağlığına yönelik bardakta çorba akıl ve ruh sağlığına yönelikte okuma alışkanlığı edindirme projemiz var” diye konuştu.

KÖYLÜ ÇOK MEMNUN

Aydın, Sağlıklı Yaşam İçin Yürümek projesi ile köyler arası yürüyüş başlattığını, bu yürüyüşe ilçe müdürleri il müdürlerinin yanısıra köylülerin de katıldığını belirtti. Aydın, “Ben vazgeçsem vatandaşlar vazgeçmez. Tam 18 hafta oldu. Köylü çok memnun” dedi. Meral KINACILAR