Türkiye'de son zamanlarda ilginç, dikkatçekici, karışık bir süreç yaşanıyor. Hemde laik demokratik hukuk devleti ile hesaplaşma pahasına sonu belirsiz ama ucu karanlık bir noktaya doğru hızla ilerliyoruz..
Hukukçuların bile tarifini yapamadıkları bir uygulama ve yöntem ile gözaltına alınan Cumhuriyet Gazetesi İmtiyaz Sahibi basının duayini İlhan Selçuk 40 saatlik gözaltından sonra serbest bırakıldı. Bu çok tartışılacak, çok konuşulacak bir gözaltıydı. Belkide gözdağı...
21 Mart sabahı basının duayeni, hayatını laik demokratik cumhuriyetin değerlerini korumaya adayan, neredeyse cumhuriyet ile yaşıt Cumhuriyet Gazetesi imtiyaz sahibi yazar İlhan Selçuk, sabah 04.30'da polis tarafından apar topar gözaltına alındı. Hemde iddinamesi hazır olmayan ama adı Ergenakon konulan bir davadan, diğer adıyla bir çete olayından dolayı..
İlhan Selçuk, 84 yaşında kalp rahatsızlığı olan, ilaçlar ile sağlığını kontrol altına almaya çalışan, yaşamı gazete ile evi arasında sınırlı, 15 yıldırda cangüvenliği nedeniyle devletin görevlendirdiği polis tarafından korunan bir isim..
İşte bu ulu çınar 21 Mart sahabı tamda Nevroz ateşinin yanacağı sabah erken saate aynı zamanda aralarında bilim adımı, siyasetçi ve bazı yayın kuruluşu yetkilisi 11 kişiyle birlikte ayrı ayrı evlerinde apor topar polis tarfından gözaltına alındılar. Bu şık olmayan yöntem ile gözaltına alınma olayı hukukçuları hayrete düşürdü hatta sert eleştirilere neden oldu..
Her yönü ile uygunsuz ve antidemekrotik olan uygulamaya yönelik tepkiler, öfkeler, sert eleştiriler üzerine savcı “Ben polise o saatte alın demedim” diyerek farklı bir gerçeği ortaya çıkardı. O zaman bu uygulama Deniz Baykal'ın yine geçtiğimiz günlerde yaptığı bir konuşmasında “AKP kendi derin devletini oluşturuyor” iddiası nı mı doğruluyor..
İlhan Selçuk aynı zamanda mizah kültürü de zengin olan bir yazar, onun için kimi yazarlarında belirttiği gibi bu gözaltı kendisi için belkide 84 yaş süprizi oldu. Ne dersiniz..
İlhan Ağabey büyük üstad daha önce butür gözaltılara çok tanık oldu, yani çok yaşadı ama yine bildiklerini söylemekten geri durmayan kişiliğede sahip. İlhan Selçuk, işkenceyi kabul etmeyen yani yapılanları işkence olarak algılamayan bir kişilikte. Hatta geçmiş zamanlarda yaşadığı gözaltılarda polise, “çocuklar görevinizi iyi yapın” şeklinde rahatatıcı ifadeler kullandığı da olmuş. İşte size yurtsever bir İlhan Selçuk kılasiği..
Evet tüm bunlar Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın iktidar partisi AKP hakkında kapatma davası açması ile başlayan yeni bir sürecin uzuntası gibiydi.. Dava açılmayan, iddianamesi hazır olmayan, neler ile suçlandıkları bilinmeyen ancak devam eden Ergenekon çetesine yeni isimlerin bulaştırılarak ortamın iyice
bulandırılması şık değildi..
Tek amacı, laik demokratik cumhuriyeti aydınlık yarınlara taşımanın çabası ve mücadalesi içerisinde olan Atatürk'ün değerlerini koruyan, yaşatan, insanları sindirmek, susturmak, gözdağı vermek, köşeye sıkştırmak yada başka emellerin hıncını, rövanşını almak gibi birşey oldu sanki..
Hangi AB ülkesinde böyle bir gözaltı var? O zaman bu gözaltı olmaktan çıkıp gözdağı gibi bir şey değil mi?
Aynı anlayış sosyal hukuk devletinede acımasız saldırıya geçmiş durumda.
Türkiye halkı bu cumhuriyeti sokakta bulmadı nice kanlar dökülerek, şehitler verilerek elde edilen, laik demokratik cumhuriyeti önemli bir kazanımdır.
Dikkatlerde kaçmayan bir diğer önemli nokta 84 yaşında devletin polisi tarfından korunan İlhan Salçuk'un gece saat 04.30 evinde aldıran anlayış, AKP'ye yönelik kapatma davası ile birlikte saldırının odağı olan yargıya yönelik acımasız, haksız, yersiz, asılsız, zan altına bırakan kimi diktatör zihniyetlilelirin, eleştiri, suçlama ve saldırıları karşısında sesiz kalmasına ne dersiniz. Cumhuriyetin savcılarının suskun kalmasının bir anlamı olabilir mi..
Anamuhalefet partisi süreç ile ilgili önemli noktalara dikkat çekiyor. Ama Başbakan Erdoğan'ın dünyasında daha farklı konular, daha farklı vazgeçilmezleri var. Başbakan telaşlı ve huzursuz, çoğu kesimi suçlayarak suni gündemler ile günü sakinleştirme uğraşında..
Türkiye gergin ve hızla teokratik, otoriter bir siyasal rejime doğru sürükleniyor.
Umarım bu düşüncem beni yanıltır..