En son yazımızda başımızdan geçen kötü bir olayı paylaşmış idik.

Gitti bizim telefon, ne polisten ne alışveriş merkezinden arayıp soran yok.(öğlen üzeri mağazadan bir yetkili aradı!)

Şahinbey Emniyet Müdürlüğünde görevli arkadaşların gayret göstereceğini düşünüyor, hırsızı bulacaklarına inanıyorum. Kötü haberi hayra yoruyor bekliyoruz.

Şimdi şahsım adına olumlu bir gelişmeden bahsetmiştim onu paylaşmak istiyorum. 2001 yılından beri Kamu çalışanı olarak görev yapıyorum.

İşe girdiğimden bu yana samimiyetine inanıp güvendiğim arkadaşlarımın davetleri ile iş kolumuzda faaliyet gösteren Kamu- Sen'e bağlı Türk Ulaşım Sendikasına üye oldum.

Tabi üye olmadan önce misyonları nedir, faaliyetleri ve kazanımları nelerdir araştırdım, Kendi bakış açımla sendika arasında bir çok farklılık olmasına rağmen ciddi bir benzerlik olduğunu gördüm, boşta kalmaktansa bir sivil toplum örgütüne destek olmak gerektiği düşüncesiyle uzun yıllar üye olarak kaldım.

Zamanla üst yönetimini tanıdıkça, çalışma ve faaliyetlerine şahit oldukça iyiki buradayım dedim, öyle içselleştirdik ki olayı oranın bir üyesinden çok oranın sahibi gibi olduk, bu aidiyet duygusu ve sevgi bizi iki dönem şube yöneticisi olarak görev alamay itti.

Sendikacılığın sendikacının sorgulandığı özellikle işçi sendikalarında yaşanan olumsuz örnekler, bu işi yapanların sorgulanır hale gelmesini sağlamıştı.

Daha yeni yasallaşan sendikal haklar ve değişen siyasi konjöktör bizim işimizi zorlaştırsada, mücadele azmimizden, isteğimizden birşey götüremedi.

Bizim ilk üyeliğimiz esnasında SARI SENDİKACILIK diye bir söylem vardı. Diğer sendikalar Türkiye Kamu-Sen'i bu isimle yaftalayıp kendilerine pirim yapmaya çalışıyordu. Sarı sendikacılık hükümete, devlete bağımlılı sendikacılık demekti. Kamu-Sen'e bu rolü biçenlerin kimlerle işbirliği içinde olduklarına zamanla şahit olduk, bize sarı sendika yaftası vuranlar bir bir kendi gemilerini terk edip hormonlu bir yapı içine kapak atmayı marifet saydılar.

Şükür biz ne gemimizden ne üşüncelerimizden nede sendikal duruşumuzdan taviz vermedik.

Yıllar geçti samimiyetle muhabbetle bu işi yapan Şube Başkanımız Sn. Adem AKKUŞ ve diğer arkadaşlarımızında destek ve teşvikiyle ŞUBE BAŞKANLIĞINA seçildik. Kendisine ve yönetim kademelerinde şimdiye kadar görev alan tüm arkdaşlara teşekkür ediyorum.

Bölgemizde Gaziantep, Hatay, K.Maraş, Ş.Urfa, Adıyaman ve Mardin illerini içine alan bölgedeki Demiryolları ve Havalimanlarında çalışan arkadaşlarımızın hak arama mücadelesinde yanında olacağız.

Bu süreçte bana ve yeni yönetimimize destek olan başta Genel Başkanımız Sn. Nazmi GÜZEL, Genel Başkan yardımcılarımız Muittin TOPAL, Z.Gürol TOKER, M.Ali ULUSOY VE Cihat KORAY, Fatih KIRICI, Mustafa SÖNMEZ,

Sadettin MERCAN, Ö.Faruk DİNÇER, Mahmut SEVER, Ökkeş KARA, Mehmet Çalışkan, Elif FIRAT, Mehtap SAKAR, Mehmet ORUÇ,İrfan DAVARCI,Hakan Çifçi, Mehmet ACER, Hakan ACAR, Hasan BALKAN, Yavuz BAHADIR, Ömer ÖZMEN, Murat YÜCEDAĞ ve Türk Ulaşım SEN'in değerli Şube Başkanları olmak üzere ismini sayamadığım çok değerli arkadaşlarıma TEŞEKKÜR EDİYORUM.

Onlarla birlikte irtifa kaybeden sendikal harekete bir ivme kazandıracağımız düşüncesindeyiz. İnşallah bize duyulan güveni, sendikamızın sendikal ahlakına ve misyonuna uygun bir şekilde devam ettireceğiz.

Gaziantep'te KAMU-SEN ve Türk Ulaşım-Sen olarak üyelerimizin, arkadaşlarımızın sorunlarına, ülkemizin karşı karşıya olduğu tehditlere karşı var gücümüzle mücadele edeceğiz. Rabbim utandırmasın...