Gaziantep’te başını almış giden arsa rantçılığına ve kentin adeta yağmalanmasına Mimarlar Odası yaptığı tarihi uyarıyla “DURDURUN BU FIRSATÇILIĞI” diyerek tarihte eşine ender rastlanan bir çıkışta bulundu.Kentin geleceği hakkında endişe duyan Mimarlar Odası Gaziantep Şubesi 12. Dönem Yönetim Kurulu, “Gazianteplilere açık mektup” başlığı altında kentin imar yönünden gelişmesi ve geleceği hakkında endişeleri olduğunu belirterek, kamuoyuna ve yetkililere uyarıda bulundu. Mimarlar Odasının son dönemlerde şehrimizde arsa rantçılığına yönelik rahatsızlıkların aşırı boyuta ulaşması yönünde ciddi bir sorumluluk üstlenerek, yetkili kurumların harekete geçmesi ve sorumluluk alması gerektiği yönündeki uyarısı büyük takdir topladı.BELEDİYELER ARSA OFİSİ GİBİ ÇALIŞMAMALIGaziantep'teki imar konularına ticari bakmanın kentin geleceğini baltalayacağı görüşünü savunan Mimarlar Odası yönetimi, yaptıkları itirazlar karşısında eleştirildiklerini ancak kendileri için önemli tek şeyin kentin geleceği olduğunu belirtti. Oda yönetimi, "Belediyelerimiz arsa ofisi gibi çalışmamalıdır. Uygulama planları uygulanabilir ölçekte olmalıdır. Öncelikle uygulama alanlarının alt yapıları yapılmalı, belediye hizmetleri götürülebilmelidir. İleride mağduriyetler doğmaması için vatandaşları, ihtiyaç fazlası planlar yapıldığından dolayı, dikkatli olmaları konusunda uyarıyoruz" derken, vatandaşların arsa alırken dikkatli olmaları konusunda uyarıda bulundukları anlaşıldı.İŞTE TARİHİ MEKTUPGaziantep Valisi, Gaziantep Milletvekilleri, Belediye Başkanları, Meclis Üyeleri ve Gaziantep Kamuoyuna açık MektupGÖREVİMİZİ YERİNE GETİRİYORUZ"Mimarlar Odası Gaziantep Şubesi Yönetim Kurulu olarak kentimizde başta kentleşme sorunları olmak üzere her konuda çözüme katkı, hatayı önleme ve bilimsel aydınlanma adına çalışmalar yapmaktayız. Bizlerin kimsenin çalışmalarına engel olmak gibi bir amacı olamaz ve olmamalıdır. Siyasi ve rant hesabı olmayan, duyarlı bireyler olarak, bizleri yetiştiren ve ekmek yediğimiz Gaziantep’e, yaşayanlarına, geçmişimize ve gelecek nesillere kendimizi borçlu hissederek, daha yaşanır bir Gaziantep için görevimizi yerine getirdiğimiz inancındayız. Bu kentte yaşayan duyarlı insanlar olarak, yanlışların önüne geçmek ve kamuoyunu sorunlar ve çözüm yollarıyla ilgili bilgilendirmek için görüşlerimizi paylaşmaktayız, açıklamalarımızı değerlendiren yöneticilerimize ve basınımıza da şükranlarımızı sunuyoruz. Yöneticilerimiz, görüşlerimizi aykırı fikir olarak değil, doğruyu bulmak için gösterilen bir çaba olarak ele almalıdırlar"TAVRIMIZIN NEDENİ ?"Gaziantep’te son günlerde gündemde imar tadilatları ve yeni imar alanları için itiraz ve uyarılarımızla ilgili yer alıyoruz, belediyelere itirazlarda bulunuyoruz, davalar açıyoruz. Bu tavrımızın nedenlerini, paylaşma gereği duyduğumuz için bu açıklamayı yapıyoruz. Bugün olduğu gibi Mimarlar Odası geçmişte de E.Kaya Turgay, Ömer Arpacıoğlu ve Celal Doğan dönemlerinde daha güzel, daha yaşanır bir Gaziantep için mücadele vermiştir.İmar konuları Belediye Meclislerinin gündeminin büyük bölümünü oluşturmaktadır. Plan tadilatları bir zorunluluk olmadıkça planın bütünlüğünü bozacağı için yapılmamalıdır. Plan tadilatları, bilimsel, nesnel ve teknik gerekçelere dayandırılmadan ve kamu yararına bir sorun çözücü niteliği yok ise yapılmamalıdır"İMAR TADİLATLARI"Plan bütünlüğünü bozan, yeni bir Mimari tasarım yapmak yerine, tip proje sığabilsin diye yada sırf rant elde etmek amacıyla plan tadilatları yapılmamalıdır. Bu tür uygulamalar kanun ve yönetmelik ile planlama ilkelerine de aykırıdır. Yapılan plan ve plan tadilatları, üst ölçekli plan kararları ile uyumsuz; meri plan bütünlüğünü bozucu, şehircilik- planlama ilkelerine ve kamu yararına aykırı, yakın çevresine ve kente olumsuz etki yapacak uygulamalar olmamalıdır"1/1000'LİK UYGULAMALAR"Kentimizde, 1/1000 uygulama imar planı yapılmış; Burç Bölgesi 400 hektar, Sefaşehir 500 hektar, Kızılhisar – Serince 1200 hektar, Oğuzeli ve civarı 200 hektar, Aktoprak-Ağaçlı 1350 hektar, İbrahimli 2. Bölge 650 hektar, Beylerbeyi-Basra 2000 hektar, Akkent 700 hektar, Bağlarbaşı-Hipodrom 500 hektar, Kilis Yolu 3000 hektar, Yeşilkent 150 hektar, Yeşilvadi 700 hektar, ayrıca Gevenli- Tülek Höyüğü, Mavi Kent, Karataş-Şahintepe, Su Yolu Bölgesi ve kentsel dönüşüm alanları ile birlikte mevcut nüfusa ek olarak yaklaşık 2.500.000 kişilik konut alanı rezervi bulunmaktadır"UYGULAMA PLANLARI NAZIM PLANA AYKIRI"Planlı alanlarda mevcut Gaziantep nüfusu ile birlikte 4.300.000 kişilik nüfus projeksiyonu ortaya çıkmaktadır. Bu durum üst ölçekli plana aykırılık oluşturmaktadır. Şöyle ki; 1/25.000’lik Nazım Plan Gaziantep için 2030 yılında 3 milyon nüfus projeksiyonuna sahiptir. Bu durumda 1/25000 ölçekli plan revize edilmeden yeni alanlar planlanmamalıdır. Bir Kent’in belediye meclislerinin gündeminin neredeyse tamamına yakınını imar tadilatları oluşturuyorsa ; o kentin üst ölçek planının yeniden yapılması gerekir. Burada bir yanlış var. Değerli yöneticilerimiz bu yanlışı lütfen durdurun. Yarın mecliste 3000 hektarlık alan için yapılan yeni bir plan görüşülecektir, konuyu yukarıdaki değerlendirmeler ışığında bir kez daha düşünün. Belediyelerimiz arsa ofisi gibi çalışmamalıdırUygulama planları uygulanabilir ölçekte olmalıdır."TELAFİSİ İMKANSIZ SORUNLAR İÇİN UYARIYORUZ"Öncelikle uygulama alanlarının alt yapıları yapılmalı, belediye hizmetleri götürülebilmelidir. Kentimizde pek çok bölgede belediyelerimize alt yapı bedelleri vatandaşlar tarafından ödenen ve alt yapısı götürülemeyen ruhsatı ve iskanı alınmış projeler bulunmaktadır. Kent, rantsal hesaplara göre değil, plan kararları doğrultusunda gelişmelidir. Üst ölçek planda düşük yoğunluk önerilen bölgelerden tadilatlarla, sosyal altyapı donatıları dengesi bozularak yüksek yoğunluklu yapılar üretilmektedir. Yeni planlar ve tadilatlarla kamusal ve kişisel rantlar ortaya çıkmaktadır. İmar rantı elde edip kamuya harcamak gerekçesiyle dahi plan bütünlüğü bozulmamalıdır. Planın bütünlüğü, sosyal alt yapı donatılarında değişim ve azalmalar düşünüldüğünde; uzun vadede kamu yararı değil, kentin geleceğinin ipotek altına alınması gerçeği göz ardı edilmemelidir.Bizler konunun uzmanı olarak, ileride mağduriyetler doğmaması için kamuoyunu, bu planlarla ve bu planlama anlayışıyla Kentimizin yarın nasıl bir hale geleceğini gören mimarlar olarak telafisi imkansız sorunlar konusunda yetkilileri uyarıyoruz. Bu Kenti bizler kadar sevdiğine inandığımız siz yöneticilerimizi ve seçilmişlerimizi; birlikte kentimizin geleceğine sahip çıkmaya ve yanlışların önüne geçmeye davet ediyoruz"